| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğünün (TRT) 2017 ve 2018 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 08 .06.2021 |
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ha, o anlamda... Sorularla ilgili bir kısa şey vardı. Tamam, yani o noktada tabii ki, tüm AK PARTİ'liler de MHP'liler de CHP'liler de buradaki tüm Komisyon üyeleri soru soruyorlar. Yani o zaman ben onu yanlış anladım, onu geçiyorum hemen.
Efendim, şimdi, tabii "Denetlemek." demek, suçlamak anlamına da gelmiyor. Yani sonuçta, hepimiz burada, bir hukuk üzerine varız; milletvekilleri olarak, Sayıştay olarak, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, denetimi yapılan kurumun yöneticileri olarak. Dolayısıyla, burada denetleme esas ve usullerine baktığımızda, aslında Sayıştay üzerinden bu denetimler gidiyor. Sayıştay, kurumlarda sürekli 7/24 görev yapan o denetim grubu ve başında da bir grup başkanıyla bu çalışmaları sürdürüyor. Yasa, burada KİT Komisyonuna gelecek raporların Sayıştay tarafından hazırlanarak, belirli prosedürlerden geçirilerek buraya getirilmesi hususunda görevlendirmiş. Dolayısıyla, bunun bir prosedürü, bir denetim şekli, usulü var. Buna itiraz edebiliriz, bu usulü, esası uygun bulmayabiliriz, değiştirilmesini isteyebiliriz ama benim bildiğim şudur: Değişti; eğer farklı bir uygulama varsa Sayıştay temsilcisi arkadaşlarımız bu konuda bilgi versinler. Yani bu istenilen bilgiler "hangi film kaça yapıldı, nereye ne harcandı, yönetim kurulu kararları" hepsi Sayıştaya düzenli olarak verilir ve bu bilgiler akar. Sayıştayın ulaşamadığı bir yönetim kurulu kararının olması mümkün değil, yani istediği yönetim kurulu kararını hemen yönetim kurulu toplantısının arkasından zaten kendisine gönderirler, alırlar ve istedikleri bilgileri de kurumda istediği birimden, hatta Genel Müdüre bile sormadan -Genel Müdürün haberi bile olmaz- bu bilgiler alınır, bakılır. Sonuçta, sorun gördükleri alan ve konuları raporlarına dâhil ederler, onlar da bir filtrelemeyle buraya kadar gelir. Eğer hiçbir sorun yoksa Sayıştayın ortaya koyduğu, buraya raporlanmasını istediği konular yoksa da yoktur.
Bizim, tabii ki, bir milletvekili olarak milletin hakkını, hukukunu, kaynağını, sermayesini, parasını, savunanlar olarak sorular sorma hakkımız var, o bilgileri de sonuçta isteriz. Ben, bunu daha önce de benzer şekillerde söyledim. Müsaade buyurursanız Atila Bey hakikaten bu konularda ciddi tecrübe sahibi oldu, özellikle, KİT denetim konularında ama bazen bu tarafın da biraz, böyle "haksızlık" demeyeyim ama o da kendi içinden geldiğini... Yani milletin parası, kaynağı, o yönde düşündüğünden hiç şüphemiz yok, yani bu konulardaki anlayışlarını da biliyoruz. Ancak şunu da bilelim ki: Kurumların öyle bir şeyi saklama gibi ne lüksleri ne de böyle bir girişimleri... Olabilir belki ona bir şey diyemiyorum, onu bilemem ben, ama öyle bir lükslerinin, öyle bir haklarının olduğunu düşünmüyorum. Sayıştayın da zaten ona izin vermesi mümkün değil. Bunların hepsi mutlaka denetimden geçiyor ve bize o şekilde raporlanıyor. Aksi takdirde, yani TRT gibi veya diğer KİT'lerin faaliyet hacimlerine, işlem hacimlerine baktığımızda bunların hepsinin buraya gelmesi, her şeyin burada dökülmesi söz konusu olsa zaten biz denetim işlevini yerine getiremez bir duruma düşeriz. Yani onun haricinde eğer Sayıştayın bu konuda "Bu bilgilere biz de ulaşamıyoruz, biz bu bilgilere bakmıyoruz, bakmamız mümkün değil, bize izin verilmiyor." deniyorsa o zaman prosedürle ilgili KİT Komisyonu olarak...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Vekilim, Türkiye'de Sayıştayın denetim alanına kaç kamu idaresi giriyor, biliyor musunuz?
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Efendim, ben şey yapmıyorum yani bir şeye itiraz anlamında demiyorum yani ben prosedürü, denetimin daha verimli...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Söyleyeyim, 3.372 kamu idaresi giriyor.
OTURUM BAŞKANI NEVZAT ŞATIROĞLU - Lütfen karşılıklı yapmayalım Sayın Vekilim, rica ediyorum.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Her yıl kaçını Sayıştay denetliyor biliyor musunuz? Sadece 476'sını, yüzde 14'nü. Yüzde 86'sı zaten denetimsiz.
OTURUM BAŞKANI NEVZAT ŞATIROĞLU - Sayın Vekilim, buyurun devam edin.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Neyin, anlamadım efendim.?
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Türkiye'de Sayıştayın denetim alanına 3.372 kamu idaresi giriyor. Her yıl sadece yüzde 14'nü denetliyor.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) -Efendim, biz KİT'le...
Deniz Bey...
OTURUM BAŞKANI NEVZAT ŞATIROĞLU - Deniz Bey, lütfen, size de söz hakkı vereceğiz zaten ilerleyen dakikalarda.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Bu konulara itiraz edilebilir, biz kamu iktisadi teşebbüslerini konuşuyoruz. Kamu iktisadi teşebbüslerinin tamamı Sayıştay tarafından...
OTURUM BAŞKANI NEVZAT ŞATIROĞLU - Denetleniyor.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Şey değil, "random"lu da değil, yani işlem, belge bazında tek tek tek izleniyor. Her yönetim kurulunda alınan karar, yönetim kurulu kararı, hatta imzalanmadan bile Sayıştaya...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Etimadenin Sayıştay Raporu'na bakın, okuyun. Türkiye Kömür İşletmelerinin...
OTURUM BAŞKANI NEVZAT ŞATIROĞLU - Lütfen Deniz Bey, rica ediyorum. Bakın size söz hakkı vereceğim. Rica ediyorum.
Mevlüt Bey, lütfen. Devam edin Sayın Hocam.
MEVLÜT KARAYAKA (Ankara) - Ben onu demiyorum. Ben, usulsüzlükleri, yanlışlıkları söylemiyorum; ben süreci, prosedürü söylüyorum. Dolayısıyla sistem böyle çalışıyor, buna itiraz edebilirsiniz, bu başka bir şey ama burada "Soruldu, bilgi alınmıyor, hiç denetlenmiyor." olayı doğru değil, kendi prosedürü içerisinde bu denetim yapılıyor ancak bunu yeterli bulmayabilirsiniz, farklı şeyleri söyleyebilirsiniz o ayrı bir şey. İstenildiğinde de bu bilgiler veriliyor ama burada, bizim KİT Komisyonu olarak -bunu birkaç defa dile getirdim- şuna da dikkat etmemiz gerekiyor: Eğer bazı şeyler kurum yöneticileri tarafından bir sır ya da dışarı verilmemesi gereken bir konu şeklinde gerekçe ileri sürüyorlarsa bu doğrudur, yanlıştır ama şunu da söyleyeyim, daha önce ifade ettiğim için yine tekrar ediyorum: Bazı bilgilerin teyit edilmeden, kamuoyuyla doğrudan doğruya paylaşılması kurumlara da zarar verebiliyor, bu da bir realite. Bir ticaret yapıyor bu kurumlar, sonuçta bu ticari bilgiler bizim için, denetleyenler için tamam, bir sorun değil, bir sır olmaması lazım fakat bu bilgiler bir şekilde doğru ya da yanlış "Bu kurumların yöneticilerini hırpalayalım, siyaset yapalım." diye dışarıyla paylaşılıyorsa "Bu kurumlara burada fayda sağlayalım, kaynaklar boşa gitmesin." derken aslında belki de farkında olmadan ya da öyle bir kasıt olmadan büyük zararlar da verebiliyoruz. Benim anlatmaya çalıştığım budur. Ben, sadece bunu da bir sorumluluk olarak ifade etmeye çalışıyorum. Teşekkür ediyorum.
Tabii ki denetleyeceğiz, tabii ki herkes kullandığı kaynağın hesabını verecek. Bunun aksini burada kimse söyleyebilir mi? Kimse söyleyemez. KİT genel müdürlüğü yapan arkadaşlarımız var, herkes bu hesapları verdiler. Bugün de bunları soruyorlar, soracağız, hep birlikte soracağız, orada bir şeyimiz yok. Gelin, hep birlikte doğruya, güzele, götürelim, daha etkin denetim yapalım, daha iyi sonuçlar alalım, bunda bir itiraz olduğunu düşünmüyorum. Alt komisyonda ben vardım, yine, Cumhuriyet Halk Partisinden, diğer partilerden arkadaşlarımız vardı. Orada oturduk, yukarı hangi maddeler gidecek ya da gitmeyecek diye birlikte karar verdik. Sonuçta, üst Komisyona herhangi bir madde getirmedik orada, hepimiz oradaydık hepimiz konuştuk. Dolayısıyla, getirmeyi şey bulmadık.
Şimdi, buraya geldiğimizde herhangi bir maddenin olmaması bizi rahatsız etmemesi lazım. Dolayısıyla, yoksa böyle bir madde de teşekkür edip geçmemiz lazım diye de ifade etmek istiyorum.
Ben çok teşekkür ediyorum efendim.