KOMİSYON KONUŞMASI

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli konuklar, ben de her birinize yaptığınız sunumdan dolayı ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum.

Sizlere soruma gelmeden önce Filiz Hanım'ın o haklı söylemine ben de katılıyorum Sayın Başkan çünkü iki gün önce yazılı cevapların geleceğiyle ilgili sorumuza da "Aile Bakanlığından geldi." dediniz ama iki gün boyunca hâlâ o cevaplar da bize ulaştırılmadı, bu konuda bir eksiklik var.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, çok haksızlık ediyorsunuz.

Bakın, uzmanlarımızın sorumluluğunu da ben üzerime alıyorum. Yani inanılmaz şekilde sürekli ellerinde evraklarla 7/24 çalışıyorlar. Dün gece 03.00'te atılan mesajları göstersinler, gece 03.00'te arkadaşlarımıza mesajlar atarak şunları davet edelim, şunlara bakın diye uzmanlarımızı 7/24 çalıştırıyoruz. Mesaileri için bütün uzmanlarıma teşekkür ediyorum, ne olur saygı gösterin. Zamansızlıktan kaynaklanan bir aksama, yoksa asla bir sorun yok.

Buyurun.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Yok, ben arkadaşların emeğine saygı duyuyorum.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Biz hiç eleştiri yapmayalım mı Sayın Başkan?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Yapmayın.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Sürekli eleştiriyorsunuz siz...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Ben eleştiri yapmıyorum.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Niye her söylediğimize siz cevap veriyorsunuz?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Filiz Hanım, bana bakıyorsun ve söylüyorsun.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ama biz eleştiri hakkımızı kullanıyoruz, sözlerimizi tamamlamamıza izin vermiyorsunuz.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Sizin eleştirilerinize tabii ki cevap verecek.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ya, anında cevap vermesin diyorum.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Yarım saat sonra mı cevap versin?

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Biz öyle yapıyoruz.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Biz eleştirilerimizi yapalım, cümlemizi tamamlayamıyoruz diyorum.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Arkadaşlar, soru sordunuz, Komisyon Başkanı olarak cevap veriyor, bu kadar yani. Bunda büyütülecek ne var?

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Öznur Hanım cevap verebilir. Siz onun avukatı mısınız? Kendisi cevap verebilir ama meslektaşım olması dışında ben bir konuda da Öznur Hanım'ı tebrik etmek istiyorum...

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Ama sizden rica ediyorum, toplantı bittikten sonra kesinlikle bir yarım saat gerçekten kendi Komisyon üyelerimiz olarak kalalım. Bu Komisyon üyeleri kendi başına tek bir toplantı yapmadı, ben böyle bir usul görmedim.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, hemen söylüyorum: Pazartesi günü akşam saat altıda Komisyon üyeleriyle toplantı yapalım.

Gamze Hanım, buyurun.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Bir konuda da Sayın Başkanın hakkını teslim edeyim, Komisyonun ilk gününden itibaren ısrarla müzakere ortamının oluşmaması için çok ciddi bir çaba sarf ettiğinizi de belirtmek istiyorum.

Ben öncelikle şunu ifade edeyim: Tabii, kadın baro başkanlarının varlığından dolayı memnuniyet duyduğumu önce ifade etmek istiyorum, bizim de zaten söylemimiz özellikle temsiliyet noktasında daha çok kadının varlığı.

Kime soru sorduğumu da söyleyerek başlayacağım. Ben önce Sayın Birlik Başkanına sormak istiyorum. Mesela "İlk tokatta cezasının gelmesi lazım." diye bir ifadeniz olmuş daha önceki söylemlerinizde. Ben sizin aile ara buluculuğuyla ilgili düşüncenizi merak ediyorum.

Bir diğeri, şunu söylediniz: İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasıyla ilgili düşüncenizi beyan ettiniz, belki şerh konulması gerektiğini söylediniz. Ben bir hukukçu değilim ama bildiğim kadarıyla İstanbul Sözleşmesi'nde şerh konulacak maddeler belli, bu da daha çok mülteci sorunlarıyla ilgili. Dolayısıyla iktidarın ısrarla geri çekilme gerekçesi olan maddeyle ilgili şerh konamıyor diye biliyorum. Bu konuyla ilgili fikrinizi merak ediyorum.

Bir diğeri, kadına yönelik şiddetle mücadelede en büyük problemlerden bir tanesi veri eksikliği. Baroların da bu anlamda kadına yönelik şiddetle mücadeleye çok ciddi bir katkısı var. Ben buradan Gelincik'le ilgili Aslı Hanım'a çok teşekkür ediyorum. Gerçekten biz çoğu zaman çoğu davada takip ettiğimizde Ankara Barosunun da orada varlığını görüyoruz. Çalışmalarından dolayı ben de büyük bir mutluluk duyuyorum ve kuruluşundan bugüne emek veren herkese de teşekkür etmek istiyorum.

Barolar Birliği olarak başvuran şiddet vakalarıyla, nafaka alınamamayla ilgili bir istatistik çalışmanız var mı daha kurumsal? Bildiğim kadarıyla odalar özelinde bu çalışmalar var ama sizin koordine ettiğiniz bir çalışma var mı, bunu merak ediyorum.

Bir diğer sorum da İstanbul Barosundan gelen Baro Başkanımıza. Ben ona da şunu söylemek istiyorum: Kaçırmış olabilirim, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyle ilgili sizin fikrinizi merak ediyorum hukuki açıdan ve içeriği açısından merak ediyorum. Bir de nafakayla ilgili bir öneride bulunmuşsunuz ama herhangi bir konuyla ilgili yorum yapabilmek için bence önümüzde, elimizde bir istatistik veri olması lazım. Nafakayla ilgili birçok söz söyleniyor ama kim mağdur, ne kadar bir mağduriyet var, nafakayı alamayan kadın sayısı kaç, bunlarla ilgili bir istatistik veri yok. Dolayısıyla siz bu önerinizi neye dayanarak yapıyorsunuz, bunu merak ediyorum.

Bir de Sayın Başkan, biz en başından beri belki şunu yapmalıyız... Siz de az önce Siirt Baro Başkanımıza aynı şeyi sordunuz "İstanbul Sözleşmesi'nde olup da 6284 sayılı Kanun'da olmayan neler var?" diye. Az önce de bir milletvekili arkadaşımız da bunu söyledi, bunu sordu hatta bana, "Her şey var." diyor. Evet, 6284, İstanbul Sözleşmesi'yle yüzde 100 uyumlu...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Tabii. Neden buradayız, ne yapıyoruz?

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Müsaade edin, ben bitireyim.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Niye yapıyoruz?

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - On yıl boyunca niye yapmadınız? On yıl boyunca neden eksikliğini hissetmediniz? Israrlı takip on yıldır suç değil.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Ama eksik yok...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Israrlı takip suç mu TCK'de, suç olarak tanımlanıyor mu ona cevap verin siz.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Var, söylendi. Bakın...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Mutlu Hanım...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Suç olarak tanımlı mı TCK'de, buna bir cevap verir misiniz?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Cevap vereceğim size.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Hayır, suç olarak tanımlı mı, ben bunun cevabını merak ediyorum.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Gamze Hanım, sizi dinliyoruz.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Sayın Başkan, şunu merak ediyorum: TCK'de şu an ısrarlı takip suç olarak tanımlı mı?

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Ne dendi? Adalet Bakanlığımız ne dedi?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Mutlu Hanım...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Şu an soruma cevap verin: Evet mi, hayır mı?

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK -Gamze Hanım...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - 6284'te düzenlendi.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Suç mu, TCK'de suç mu? Benim sorum çok net.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - TCK'de suç olarak düzenlenmemiş olsa bile...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Aynen, ben sorumun cevabını aldım ama ben şunu tavsiye ediyorum size: Bakın...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Biz 6284'ten bahsediyoruz.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ben şimdi size eksikliklerin ne olduğunu söyleyeceğim. Toplumsal bir sorun olmadığı, STK'lerin sürece dâhil edilmediği, denetleme mekanizmasının olmadığı, "aile içi" tanımının olmadığı...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Siz sadece altı boş siyasi söylem içindesiniz, canlı yayın yapıyorsunuz.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Sayın Başkan, müsaade eder misiniz.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Mutlu Hanım, lütfen...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Hayır, yanlış ama yanlış.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Canlı yayın yapma hakkın var. Niye?

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Sadece işiniz şov, insanlara...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Mutlu Hanım...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Hanımefendi, ben ön seçimle geldim, benim şov yapmaya ihtiyacım yok.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Biz de öyle geldik, biz de tırnaklarımızla kazıyarak geldik.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Şov ancak sizin yaptığınız, yukarıdan talimatla milletvekili olanların şova ihtiyacı var, ben ön seçimle geldim. Onun için hiç bu şovlara ihtiyacım yok, hiç merak etmeyin.

(Gürültüler)

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Bana hakaret edemezsin, ben de tırnaklarımla geldim.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Yukarıdan talimatla milletvekili olmadığım için... Ben ön seçimle geldim.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar...

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Ne demek bu, ne demek!

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Onun için şova ihtiyacı olan...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar... Mutlu Hanım...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Benim şova ihtiyacım yok, beni üye takdir ediyor, onun için şova ihtiyacım yok.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Gamze Hanım, arkadaşlar... İnanamıyorum...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ama bana müdahale etmeyin Sayın Başkan...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, sabahtan beri müdahale ediyorum, lütfen...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Sayın Başkan...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Gamze Hanım, bir saniye...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ama müdahale edeceksiniz.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK -Arkadaşlar, lütfen...

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Kimi aşağılıyorsunuz?

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ben aşağılamıyorum.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Bu nasıl bir usul ya, çok ayıp ama ya.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, böyle giderse toplantıya ara vermek zorunda kalacağım.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Arkadaşları uyarırsanız, lütfen söz alıp konuşalım.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Ben otuz senelik avukatım kardeşim tamam mı? Buraya tırnağımla geldim ben, tırnaklarımla.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Ya, nasıl gelip gelmediğiniz beni ilgilendirmiyor. Söz alıp konuşur musunuz?

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Ben seçim bilmem neleriyle değil...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Keşke ön seçimle gelseydiniz.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Arkadaşlar, Komisyonumuz kadına yönelik şiddetin araştırılması üzerine. Burada insanları şiddete maruz bırakıyorsunuz.

PAKİZE MUTLU AYDEMİR (Balıkesir) - Karşıma şöyle geçip bana hakaret edemezler Sayın Başkan.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Mutlu Hanım, lütfen...

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Sayın Başkan, yani şöyle duruşuma bile laf ediyor. Ne var bunda? Şöyle izliyorum sadece yani, bu bir üsttencilik değil.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Eleştiri değil sizin yaptığınız.

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Siz "Şov yapıyor." diyeceksiniz, ben ona cevap vermeyeceğim. Siz benim canlı yayın yapmama "Şov yapıyor." diyeceksiniz...