| Komisyon Adı | : | (10 / 77, 372, 491, 534, 693, 817, 868, 992, 1004, 1018, 1150, 1170, 1221, 1305, 1434, 1518, 1806, 1815, 1943, 2009, 2139, 2206, 2391, 2909, 2929, 3031, 3032, 3382, 3558, 3575, 3581, 3583, 3647, 3677, 3682, 3690, 3708, 3740, 3769, 3798, 3817, 3831, 3840) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Şeref Kalaycı'nın, iklim değişikliğinin Türkiye'nin enerji kaynakları, madenler ve iklime etkileri hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 15 .06.2021 |
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Bakan Yardımcısı, değerli hazırun; herkese selamlar saygılar.
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Mümkünse kısa sorular soralım, değerlendirmeleri zaten yaptık. Bakın iki saate yaklaştı.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sayın Başkanım, takdir edersiniz hani çok az konuşurum.
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Biliyorum, tamam, sen çok az konuşuyorsun, sen çok konuş.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Tamam.
CİHAN PEKTAŞ (Gümüşhane) - Hüseyin Bey etkili sorular sorar.
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Evet.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Tabii yani en nihayetinde politik olarak eleştirilerimiz de oluyor birçok noktada ama Komisyona hitaben özellikle o noktada durmaya çalışıyoruz çünkü şunun da farkında olmamız...
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Siz kısa ve öz konuşuyorsunuz, istediğiniz kadar konuşun.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Şunu da söyleyeyim öyleyse müsaadenizle: Çünkü yıllarca bu ülkede doğayla ilgili ağzını açana "yatırım düşmanı" denildiği için aslında bugün birçok sorunu da yaşıyoruz diye düşünüyoruz. Çünkü bugün talan edilmiş ormanların, çürütülmüş denizlerin, betona boğulmuş kentlerin bile ortaya çıkmasının bir sebebi de yine aslında belki de az muhalefet ya da muhalefetin önünün engellenmesiyle ilgili de olabilir.
Şimdi, Sayın Bakan Yardımcımızın sunumunda biraz, iklimin ne kadar hızlı değiştirildiğini anlattığını aslında ben görüyorum. Bu sebeple de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına sanki iklimi değiştirme bakanlığı dersek herhâlde yeridir diye düşünüyorum çünkü kömürle ilgili özellikle -daha önce de defaatle dile getirdik- Çevre Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında farklı söylemler oluyor. Mesela, Sayın Bakan Yardımcım, kömürün tamamını yakabilir miyiz? Bu mevcut potansiyelimizin, kömür madenimizin tamamını yakabilir miyiz? Ne yapmak gerekir? Çünkü sunumda da kömüre o kadar atıf yapılıyor ki biraz bu Yeşilçam'da bir sahne var hepimizin bildiği, Sezercik Öksüzler filmi vardır "Vereceğim parasını, alacağım Fıstık'ı, vuracağım kırbacı." meselesine dönüşüyor artık bu kömür meselesi. Çünkü Şırnak'ta bir termik santral var, hani bugün solunum hastalıkları, erken düşük, neredeyse çocuk yaşta kalp krizleri neredeyse o kadar arttı ki doğada yarattığı tahribatla birlikte, tarımda sebze ve meyvelerimizi o kadar etkiledi ki bunun artık ne kadar zararlı olduğunun herhâlde her yurttaş artık farkında ama ısrarla bu kömürün kullanılmasının bu kadar istenilmesini, bu kadar ısrar edilmesi açıkçası bizleri endişelendiriyor.
Şimdi, 12'nci slaytta "Toplam 38,5 milyon hektar alana petrol arama ruhsatı verildiği..." yazıyor, bu doğru mu? Bir de doğru ise 385 kilometrekare alanı petrol şirketlerine arama ruhsatıyla açmış oluyorsunuz; bu ülkede sadece petrol şirketleri mi yaşayacak? Bu durum ortaya çıkıyor. Bununla birlikte 790 bin kilometrekare için de işletme ruhsatı verilmiş yani Van Gölü'nün 2 katı. Sunumda yine neden hiç maden denetleme sonuç bilgisi yok Sayın Bakan Yardımcım? Çünkü madenlerin hâli ortada, siz kendiniz de dile getirdiniz. Ancak binlerce denetlemeye rağmen sorun ortadan kalkmıyor, bunun sebebi ne?
Yine, slayt 18'de "orman alanlarının binde 3'ünü altın madenlerine açtığınızı" söylüyorsunuz, yaklaşık 65.833 hektara tekabül ediyor. Jale Vekilimiz de bahsetti, Beyşehir Gölü kadar orman alanını kopartıp altın şirketlerine verildiği gözüküyor, bu anlama geliyor.
Yine, maden alanları için arama ve işletme için ayrılan alanlar bilgisi neden yok? Sunumda bulamadık.
Yine, 42'nci slaytta "devlet hakkı olarak 1 milyar 670 milyon TL alındığı" söyleniyor, siz bunu açarak da anlattınız. Bu kadar para için gerçekten bu kadar doğa tahribatına değer mi? Bunu merak ediyorum. Bir de burası bir araştırma Komisyonu, burada konuyu bilenler olarak ilgili bilgileri vermeniz çok iyi olacak. Burada madenlerin maden gruplarına göre ne kadar yıllık üretimi yapıldığı ve bunun karşılığında yıllık ruhsatlı maden sahası alanını ve bundan devlete yapılan ödemeleri 1990'dan itibaren alabilir miyiz? Çünkü bu durum ileride rapor için de alt başlık oluşturacaktır.
Yine, slayt 34'te iklimi değiştiren işleri sunmuşsunuz. Verdiğiniz her örnek iklimi değiştirmek değil mi aslında? Etkileri aslında net bir şekilde karşımızda da duruyor.
Yine, soru olarak, Komisyona, yıllık olarak yakılan kömür, petrol ve gazın hem ithal hem yerli üretim olarak miktarlarını ve bundan kaynaklı emisyon değişimini sunmanız gerekmez miydi? Buna ilişkin de herhangi bir şey bulamadık. Bunları sağlarsanız çok memnun oluruz. Yine, bir soru daha. Ayrıca bu 3 yakıta ödenen ithalat faturasını, verilen teşvikleri ve alım garantilerini yıllık olarak alabilir miyiz? Bu veriler mevcut mu sizde?
Slayt 43'te, altın üretimi için -aslında Jale Vekilim de söyledi- sadece daha net anlaşılabilmesi için şu şekilde anlatayım: 2019 üzerinden yazmıştım, çok bir fark yok, 4 ton fark var. 2019'da 38 ton altın çıkarılmış, kilogramı 50 bin dolar desek 1,75 milyar dolar altın geliri oluyor. Bütün madenlerden 1,6 milyar TL devlet hakkı, sadece altın şirketleri içinse 1,75 milyar dolar gelir elde edilen bir durum ortaya çıkıyor. Bize sadece doğa tahribatı ve yoksulluk kalmış olmuyor mu? Çünkü mukayese ettiğimizde neredeyse böyle bir durum ortaya çıkıyor.
Yine, bununla birlikte, sayfa 23'te ÇED'ler verilmişti. Sonra zaten sunum şeyleri değiştirilince biraz rakamlar değişmiş. Olumsuz verilenleri de verebilme imkânınız var mı, olumsuz ÇED raporu verilen raporlar için? Çünkü önceki yılların bilgilerinin de paylaşılması yine ileride rapor için elimizi güçlendirecektir ve altlık için iyi olacaktır diye düşünüyorum.
Teşekkür ediyorum.