GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Hoş geldiniz. Ben de sunumlarınız için teşekkür etmek istiyorum. Aslında çok fazla konuşacağım konu vardı sizinle bugün ama maalesef zamanımız nedeniyle hızlıca soracağım. Şöyle: Akit TV, 12/5/2020 tarihli yayınında "Doktor Görüşü" programında 13-16 yaşındaki kız çocukları için "süper kadın" ifadesini kullanarak suça teşvik etmiştir. Ben de bizzat RTÜK'e bu konuda bir başvuruda bulundum, herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığını sormak istiyorum.

Yine, bazı televizyon programlarında DNA testlerinin havada uçuştuğunu üzülerek ve şaşkınlıkla gözlemliyoruz. Bu programlarla ilgili herhangi bir yaptırım yapıldı mı, bunu sormak istiyorum.

Benim daha önce hazırladığım, hatta size de ilettiğim dizilerin şiddet karnesi iki rapor hâlinde. Özellikle dün Sayın Başkan da ifade etti, 2018 yılında "Sen Anlat Karadeniz" dizisine bir kereye mahsus bir ceza verilmiş ama ben 2019'da iki farklı analiz yaptım ve mesela, izlediğim yayında şöyle bir görüntü vardı: Baba elindeki kızgın demiri kızına veriyor "Annenin eline bastır." diye, kız reddedince "Bastırmazsan iki eline bastırırım." diyor ve kız annesinin eline o kızgın demiri bastırıyor. Dolayısıyla, burada, aslında bilinçaltında "Acılara dayanın yoksa daha ağırıyla karşılaşabilirsiniz." gibi bir mesaj var. Mesela, 2019'da herhangi bir işlem yapıldı mı bu diziyle ilgili, onu merak ediyorum. Çünkü hemen hemen her bölümünde benzer sahnelerle karşılaştık. Cezai müeyyidelerden bahsetmiştiniz, bunların kaçı uyarı, kaçı para cezası, kaçı kapatma kararı, yayın durdurma ve kanallara göre hazırsa elinizde bir istatistik var mı? 2020 yılında kaç yayın durdurma kararı aldınız? Bu kararların kaçı kadına yönelik şiddet ve az önce saydığınız benzer maddelerle ilgili? Yine 2021 yılının ilk beş ayı için de aynı soruyu sormak istiyorum ve son olarak da ben şunu bir öneri olarak -daha sonra, yine gerçi Komisyon sonunda bu önerilerimizi dile getireceğiz ama- kadına yönelik şiddetle ilgili yapılan haberlerde acaba küçük bir yer kadınların şiddete uğradığında başvuracakları bir adres, bir telefon, kurum ya da kuruluş da yayınlanabilir mi? Yani en azından o yayınları gören kadınlar, kendi de benzer bir şiddete maruz kalıyorsa, oradan bunlara kolayca ulaşım sağlayabilir mi, böyle bir şey yapılabilir mi?

Teşekkür ederim Sayın Başkan.