DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Sayın Başkanım, ben aynı zamanda Dijital Mecralar Komisyonu üyesiyim, o yüzden geneli üzerinde söz almayacağım, şu anda bu bulguyla birlikte tamamlayacağım. Oraya geçip, toplantıyı bitirip tekrar döneceğim, bunu baştan ifade etmiş olayım.

2018 yılının aslında en önemli bulgularından bir tanesi, hatalı kurlarla döviz satım işlemlerine yer verilmiş olması bulgusu. Sayıştay raporunda yazdığı üzere 31/8/2018 tarihinde cuma günü piyasalar kapandıktan sonra 22:01 ve 23:06 saati aralığında Halkbankın dijital kanallarında gerek bilgilendirme amaçlı gerekse döviz alım satım işlemlerinde kullanılmak üzere hatalı olarak yayınlanan döviz kurları nedeniyle kısa bir süre için bankanın döviz kurlarının olması gereken döviz kurlarından daha düşük seviyelerde yayınlanması sonucu toplam 1.647 banka müşterisine 2.561 adet döviz ve altın satış işlemi gerçekleştirilmiş olup söz konusu işlemler nedeniyle piyasa rayici değerleri toplam 30 milyon 903 bin 9,68 TL döviz ve altının 18 milyon 805 bin 734,02 TL'ye satışının yapıldığı, bu suretle de toplam 12 milyon 97 bin 275,66 TL tutarında Halkbankın zararının oluştuğu ifade ediliyor.

Şimdi, burada özellikle bu olayı takip eden iki günün cumartesi, pazar olmasının ve aynı zamanda da akşam saatleri olmasının, dolayısıyla bu işlemlerin, transferlerin tamamlanamaması ve daha sonra da bir geri çekme işlemiyle birlikte kamu zararının yani banka zararının oluşmadığı yönünde de kurumun yanıtı var. Yalnız, tabii, bazen felaketlerin habercileri vardır, bazı olaylar öyledir. Bankacılık sistemi açısından da aslında bu konu biraz öyle, depremin artçı sarsıntısı gibi. Bütün Türkiye'deki bankacılık sektörüne çok büyük bir mesaj niteliğinde bir olay bu çünkü dijital alanda özellikle buna dijital dolandırıcılık diyebiliriz, manipülasyon diyebiliriz, bankanın itibarını çok ciddi anlamda zedeleyen, soru işaretleri yaratan sonuçlar doğurabilir diyebiliriz. Bu nedenle her ne kadar kurum yanıtında bir zarar oluşmadığını, bunun telafi edildiğini söylese de burada mutlaka bir soruşturma yapılması gerekiyor yani bankanın kendi içinde bu olaya neden olan kök nedenleri ortaya koyan bir rapor varsa ve bu raporun paylaşılmasında bir sakınca yoksa bu raporu sizden istiyoruz teknik olarak. Yeri gelmişken, ben de Dijital Mecralar Komisyonu üyesiyim aynı zamanda, dolayısıyla bu dijital dünya gerçekten çok önemli. Bu konuda diğer bankalarda böyle bir yanlışlığın bugüne kadar -sanırım bir de Vakıf Katılımda oldu- olmaması ama Halkbankta olmasının nedeni nedir, bu kıyaslamayla da bunu anlamak istiyorum.

Diğer taraftan, önümüzdeki günlerde kripto parayla ilgili belki bankacılık sistemi ve kripto para süreçlerinin birbirine entegrasyonu gerçekleşecek, belki bu yıl, belki önümüzdeki yıllar ama bir zaman bunun olması muhtemel görünüyor. Halkbank olarak bu doğrultuda bir çalışma yapıyor musunuz? Yani kripto para, Bitcoin gibi konularda entegre olmak veya Türk ekonomi sistemine bu tip uygulamaların girmesine yönelik Halkbank bir çalışma yapıyor mu? Bunu da ayrıca önemli buluyorum.

Diğer taraftan, tabii, Yönetim Kurulunda yer alan pek çok üyenin burada olmadığını görüyoruz. Bunlardan biri Sayın Meltem Taylan Aydın, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı; Sayın Maksut Serim, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı; Sayın Ebubekir Şahin, RTÜK Başkanı; Sayın Mevlüt Uysal, İstanbul eski Belediye Başkanı. Şimdi, biz Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetim yapıyoruz KİT Komisyonu olarak. Halkbank çok önemli bir banka, bunu ifade ettik, ediyorum, hatta o kadar önemli buluyoruz ki bugün Amerika'daki davanın Türk ekonomisine verebileceği zarardan hareketle, devlette devamlılık esasına da dayanarak, banka yöneticilerini şu anda burada da bir zor durumda bırakmamak için bu konuya da çok fazla sizi zorlamadan ancak ülke olarak aşmamız gereken bu noktaya da tabii tarihte bir not düşerek önem gösteriyoruz. Ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetim yapan KİT Komisyonu burada görevini yaparken Halkbankın, böyle önemli bir bankanın karar aşamalarının tümünde yer alan bu Yönetim Kurulu üyelerinin bugün toplantıya katılmamış olmasını ben kabul etmiyorum. O nedenle de onların mazeret dilekçelerini isteyeceğim ama ben kendim de bir araştırma yaptım yani bu mazeret konusu biraz lastikli bir konu yani Türkiye Büyük Millet Meclisindeki bu Halkbank denetimine katılmamaya gerekçe olacak mazeretin çok önemli bir mazeret olması lazım. "Yani benim Türkiye'nin bir başka şehrinde bir programım vardı, o yüzden gelemiyorum." Bu, mazeret değil, o zaman hiçbir milletvekili de gelmesin, milletvekillerinin de başka başka illerde başka başka programları var ama biz hepimiz buraya geliyoruz. O nedenle Cumhurbaşkanlığının günlük programına girdim ne var diye, Cumhurbaşkanı başdanışmanları gelmediğine göre, lütfetmediklerine göre. Saat on birde milletvekilleri toplantısı var AK PARTİ Genel Merkezinde, altını çiziyorum, milletvekilleri toplantısı var ve AK PARTİ'nin görevli olan milletvekilleri burada, şu anda Komisyonda ama Cumhurbaşkanı başdanışmanları gelmemiş Halkbankın yönetiminde olanlar. Acaba dedim başka bir programları daha var mı? Saat beşte de Tataristan Cumhurbaşkanı Rüstem Minnihanov'u kabulü var Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde.

Dolayısıyla, ben size çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Bir kamu bankası olarak Halkbank tüm vatandaşlarımızın bankası. Mutlaka KOBİ'lere bugüne kadar verdiğiniz destekten daha fazlasını vermenizi talep ediyorum. KOBİ'lerin daha fazlasına ihtiyacı var, o nedenle de bir soru olarak dağıttığınız kredilerin yüzdesel olarak ve aynı zamanda da TL, dolar, avro karşılığı olarak ne kadarını KOBİ'lere aktardınız 2014 yılından 2021 yılında geldiğimiz bugünlere kadar, onu sormak istiyorum. Ümit ediyorum, Halkbankın çalışmalarında itibarını her zaman yukarılarda tutacak şekilde, bunu ön plana alacak şekilde çalışmalarınızı sürdürürsünüz ancak yönetim kurulu üyelerinin ağırlıklı olarak Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olduğu da görülüyor, bankacılığın dışındaki kalan kısım itibarıyla. Bu da bir kamu bankasını her ne kadar...

TAMER DAĞLI (Adana) - Sataşma var Sayın Başkan.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Evet, sataşma var. Mülkiyeli bir Başkan olarak.

TAMER DAĞLI (Adana) - Sen Mülkiyeli, ben Mülkiyeli ne olacak şimdi?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bir dakika ama tamam.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Kemal Bey de Mülkiyeli.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Şimdi, bu konu hazır açılmışken...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - CHP'liler nerede?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bir dakika...

Sayın Başkanım, bu arada şöyle söyleyeyim: Şimdi, bizim Komisyon Başkanımız Mustafa Savaş da....

KEMAL ÇELİK (Antalya) - CHP nerede? Mazeret verme bana.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, her şeyden alınmayın, Allah aşkına!

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Kemal Bey.

Yok, yok öyle bir şey.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Aman yani alınacak bir şey buluyorsunuz.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Kemal Bey, Kemal Bey... Espri yaptı.

ORHAN SÜMER (Adana) - Kemal Bey'de Emniyet kökenlilik var ya, her şeyi soruşturuyor hemen.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Tamam anladım, siz Emniyet Genel Müdürlüğü yaptınız. Emniyet Genel Müdürünün PTT Yönetim Kurulunda ne işi var?

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Yavuzyılmaz, devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben şunu söyleyeyim. Son cümlemi tamamlayayım Başkan, gideyim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Sayın Yavuzyılmaz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Komisyon Başkanımız aynı zamanda Halkbankta uzun yıllar Genel Müdür Yardımcılığı yapmış bir Başkan. Bugün de KİT Komisyonu Başkanı olarak da burada kendisi. Çok emeği geçmiş Halkbanka bir bürokrat ve aynı zamanda da milletvekili ve kamu bankaları konusuna da oldukça hâkim. O nedenle şöyle diyelim: Ben TTK konusunda, Türkiye Taşkömürü Kurumu konusunda her zaman siz değerli milletvekilleri ve Başkanımın desteğini aldım.

Sağ olun, hep arkasında durdunuz, destek oldunuz ayağa kaldırmak için. Onun için teşekkür ediyorum. O nedenle ben de Halkbank denetiminde Komisyon Başkanımızın da oradaki emeğine de çok değer vererek, kurumu çalışmalarında başarılar dileyerek selamlıyorum.

Peki, teşekkür ederim.