KOMİSYON KONUŞMASI

HABİBE ÖÇAL (Kahramanmaraş) - Başkanım teşekkür ediyorum.

Ama sözlerime başlamadan önce gerçekten çok büyük bir teşekkürü Nurten Hanım'a yapmak istiyorum. Neden? Ömrü yollarda geçen bir kadın olarak Temiz Tuvalet Kampanyanızdan dolayı...

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Buna bir alkış var.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Kesinlikle, valla alkış gerçekten.

(Alkışlar)

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Komisyonumuzda ilk alkışlanan kişisiniz ona göre.

HABİBE ÖÇAL (Kahramanmaraş) - İnanın, bir kadının ancak bu kadar ruhuna merhem olabilirdiniz.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Kesinlikle öyle.

TOBB KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU BAŞKANI NURTEN ÖZTÜRK - Çok teşekkür ederim.

HABİBE ÖÇAL (Kahramanmaraş) - Çok ciddi bir ihtiyaçtı biz kadınlar olarak, özellikle kadınlar olarak. Bu noktada size çok teşekkür ediyorum bu Temiz Tuvalet Kampanyanızdan dolayı.

Yine, bir teşekkür Kız Kardeşim Projenizden dolayı çünkü bunların hepsi somut çıktıları olan projeler. Bizim aslında iş dünyasından özelikle talebimiz bu, somut çıktıları olan projelerin olması. Yani bunun topluma yaygınlaştırılması mümkün olan projeler. Özellikle işverenler olarak, patronlar olarak bu kadına yönelik şiddet konusunda da biz çıktısı olan uygulamalarla karşımıza gelmenizi isteriz.

Yine, bir sendikacı olarak söylüyorum: Bizim kadınlar olarak en çok sahada karşılaştığımız özel sektörde... Az önce Başkanım da söyledi, biz kamuda kadınlara yönelik eşit iş eşit ücret veya analık haklarının kullanımına yönelik çok ciddi bir sıkıntı yaşamazken en büyük sıkıntı özel sektörde; kadınların analık haklarını kullanma noktasında ciddi mağduriyetler oluşturuluyor, buna dikkat çekmek isterim.

Benim TÜSİAD'a bir sorum var. Burada Sabancı Üniversitesiyle gerçekleştirdiğiniz bir çalışmadan bahsettiniz. Yakın ilişkide şiddetin beyaz yakalı kadın çalışanlara ve işletmeye etkisi konulu bir araştırma raporundan bahsettiniz ve buradaki veriler de açıkçası can sıkıcı veriler. Nihayetinde bu kadınların hepsi üst düzey yönetici niteliğinde kadınlar, bu şiddete maruz kalanlar ve hâliyle de bu şiddeti uygulayanlar da beyaz yakalı erkekler. Sizin işverenler olarak bu beyaz yakalı üyelerinize karşı, şiddet uygulayan üyelerinize karşı bir yaptırımınız var mı? Yani bunu üyelikten çıkarma veya kendi bünyenizdeki örgütsel yapınız içerisinde bir cezalandırma, bir müeyyide uygulama; bir sistem geliştirebildiniz mi? Bu önemli bir unsur. Bunu sorgulamak lazım, bu her şeyden önce insan hakkına giren bir mesele. Şimdi, devleti eleştirmek çok kolay ama gerçekten insanın önce kendini eleştirmesi gerektiği kanaatindeyim. Kendinizden olmayanı, var olmayan bir şeyi herhâlde kamudan beklemenin de doğru olmadığına inanıyorum. Bunu belirtmek isterim.

Bir sorum daha vardı ama Başkanım, sonra aklıma gelince...

Dediğim gibi özellikle Nurten Hanım çok ama çok teşekkür ediyoruz size.