| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 17 .03.2015 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Ben bu tasarıda en önemli maddenin 10'uncu madde olduğunu söylemiştim. Anlaşılan o ki Hükûmet, siyasi ömrünün son döneminde, bu tasarının Genel Kuruldan geçirilip geçirilmeme ihtimalinin de tartışıldığı bir dönemde bu yüce Komisyon üyelerini ciddi bir baskı altında tutarak bunu buradan geçirtmek istiyor. Sekiz yıldır bu komisyonda çok iyi işler yaptığımızı gören, buna şahit olan, hasbelkader elinden gelen katkıyı da vermek için önemli çabalar sarf etmiş birisi olarak söylüyorum ki şu andaki tutumunuz ve Hükûmetin bu konudaki ısrarlı davranışı, bir Komisyonu yok sayan, torba yasaya ayrı bir düzenleme teklifi götürerek, Konya Milletvekili Kerim Özkul adında bir milletvekilinin kanun teklifine bu maddeyi koydurup, Başkanlık buraya da bunu sevk etmiş olmasına rağmen, bir, bunu konuşturmadan, Komisyondan kaçırarak torba yasaya koyduran bir hükûmet; iki, 3 elektrik dağıtım şirketini kurtarma çabasına girmiş bir hükûmet anlayışının acaba bu şirketlerle bir bağlantısı mı var sorusunu sormaya bizi zorladığını düşünüyorum. Bu kadar ısrarın sonunda acaba kimin hangi şirketle, nasıl bir organik, inorganik, sosyal ya da kültürel bağı var, ben bu soruyu sormadan geçemeyeceğim. Çünkü vicdanımı rahatlatmak için mutlaka bunun arkasında ne olduğunu öğrenmek zorundayım ve görmek zorundayım. Bu ısrarın başka sebebi olamaz. Bu şirketler satılırken eğer siz doğru bilgi vermeyerek ihaleye çıktınız, Hükûmet olarak bu ihaleyi yapıp A kişisine sattıysanız, daha sonra sizin verilerinizin gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle bu şirketler gelip Hükûmete baskı yaptılarsa bunu yeniden 77 milyon insanımıza yayarak birilerini kurtarma çabasına giren bir anlayışın "Acaba bir bağlantı mı var?" sorusunu sormaya zorladığını düşünüyorum. Kimseye şöyle bir bağlantısı var demiyorum ama bu soruyu da sormadan geçemeyeceğimi ifade etmek istiyorum. Çünkü bu ısrarın tek bir sebebi olabilir, ya organik ya ekonomik ya sosyal ya kültürel bir bağı var. PKK terör örgütünün resmen vatandaşı tehdit ederek "Bu devlet bizim devletimiz değil, buna para vermeyin." dediğini zikreden bir Bakanın, bu düşünceye karşılık, bizden daha fazla direnip tam tersi bir tavır almasını beklerken, aynı yolda Hükûmetin bu tasarıyı geçirmeye çalışması, bizi, maalesef, bu tasarının gerek Komisyondan gerekse Genel Kuruldan geçmemesi için İç Tüzük'ten kaynaklanan hangi hakkımız varsa, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak onu kullanmaya zorlayacaktır.
Komisyondaki arkadaşlarımın bazılarıyla dört yıla yakın, bazılarıyla sekiz yıla yakın süredir birlikte çalıştık. Bu Komisyonda hiçbir arkadaşımın böyle bir ilişkisi olabileceğine zerre kadar ihtimal vermiyorum ama Hükûmetin içerisinde bu şirketlerle ekonomik bağı olan var mı? Sosyal, siyasal, kültürel ya da başka bir bağı olan var mı? Bunun da takipçisi olacağız. Genel Kurul gündemine geldiği zaman, özellikle Sayın Bakanın olduğu bir oturumda -olursa- bunun cevabını kendisinden isteyeceğim. Sayın Bakanın, tüketici aleyhine, milletin aleyhine, devletin aleyhine olan böyle bir tasarıyı bu kadar ısrarcı bir şekilde, direterek buradan geçirmeye çalışmasını başka türlü yorumlamam mümkün değildir. Bundan sonraki önergelerde de hiç konuşmamıza gerek yok, diğer maddelerde zaten bir şey kalmadı. 13 maddelik bir tasarıdır.
Ben grubumu bu konuyla ilgili bilgilendirip Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak -elimizden ne geliyorsa- bu tasarının kanunlaşmaması için tüm çabayı sarf edeceğimizi buradan da duyurmak istiyorum.
Size de teşekkür ediyorum.