KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Evet, Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Değerli arkadaşlar, ben, öncelikle köy korucusu veya geçici köy korucusu, sonradan adı kanunda "güvenlik korucusu" olarak tanımlanan korucularımıza, şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bütün, mevcut görevde olan korucularımıza da devletimiz, milletimiz adına şükranlarımı sunmak istiyorum.

Onların hak sorunları var mı? Var. Mağduriyetleri var mı? Var. Bunun, insanca yaşamın gerektirdiği şekilde ortadan kaldırılması da en temel temennimiz. Fakat şunu da belirtmek istiyorum: Yani burada -hukuki- kanun ve uygulamadaki bir sakatlık üzerinden konuşacağım. Bakın, Köy Kanunu 18 Mart 1924 tarihinde çıkmış, 442 sayılı Kanun. Köy Kanunu'nun ilgili maddelerinde -ki hemen söyleyeyim; bu sekizinci faslı köy korucuları ve göreceği işlerle ilgili bir bölümdür, sekizinci bölüm- madde 68 ile 82'nci maddeler arası bu güvenlik korucularıyla ilgili düzenlemeyi getirmiştir. Bugün, 2019 yılı sonu itibarıyla, ülkemizde 26 ilde toplam 54 bin güvenlik korucusu bulunuyor -biraz artmış olabilir- 2019 sonu itibarıyla.

Şimdi, bakın, Köy Kanunu'nda köy tanımı vardır. Kanunun adı zaten Köy Kanunu ve köy tüzel kişiliğine, köye dair der ki mesela: "Köy sınırı içinde herkesin ırzını, canını ve malını korumak için köy korucuları bulundurulur." Sonra devam ediyorum -68'inci maddesi bu- 74'üncü maddesinin bir fıkrası -şimdi sayamayacağım hangi fıkrası- şunu söylüyor: "Güvenlik korucularının görev alanı, görevli oldukları köyün hudutları içinde kalan alandır." Yani kanun bu ve biz bu kanunda bir değişiklik yapıyoruz; güzel, yapalım, haklarını fazlasıyla verelim ama sıkıntı şurada: Köy tüzel kişiliği olmayan illerimizdeki güvenlik korucuları ne olacak? Bunlar nasıl maaş alıyorlar? Kanuna uygunsuz bir durum yok mudur ortada? Yani bu köy korucuları ya da güvenlik korucularının durumunu... Yasa dışı bir durum, defakto bir durum, bir realite var ortada. Kanun "Köy hudutlar içerisinde görev yapar." diyor. Geçici olarak, İçişleri Bakanlığının talebi doğrultusunda diğer illerde geçici süreyle ki "Harcırahları da ödenerek görev yapar ama tekrar köylerine geri döner." diyor. Yani biz büyükşehir... Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde bir tane köy var mı değerli arkadaşlar, bir tane köy var mı? Yok, hepsi mahalle. Büyükşehir değil mi? Malatya, Gaziantep, sayabiliriz daha. Büyükşehir olan, bu 26 il içerisinde büyükşehir olan illerin hiçbirisinde köy yok. Biz Köy Kanunu'nda köy tanımıyla ilgili tanımlanmış hudutlar içerisindeki güvenlik korucularına düzenleme getiriyoruz. Diyarbakır ilindeki güvenlik korucularımız kapsam dışında mı bu düzenlemede? Ben teklifi veren arkadaşıma sormak istiyorum, kapsamın dışında mı, içinde mi? İçindeyse burada bir kanunsuzluk yok mu?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Notlarımızı alalım, topluca cevap verelim lütfen.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Yani tabii ki cevap vermekten ziyade bu konuda yaptığım eleştiri, olumlu bir katkı sunmaya çalışıyorum, varsa ve hatta burada belki de bir memuriyet, bir statü... Ben Sayın Kalaycı'ya katılıyorum, bir statü sorunu var ve bir mevzuat sorunu var.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Ayrı bir kanun yapalım.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Gerekiyorsa ayrı bir mevzuatta, bunu derli toplu bir mevzuatta, maaş ve özlük hakları da içerisinde yer alacak şekilde düzenlenir. Ama bu yapılan düzenleme güvenlik korucularının hukuki haklarını sağlayan bir düzenleme değil ve mevcut defakto bir durum, fiiliyattaki bir durum var ki o da kanunsuz bir durumdur, bunu belirtmek istedim.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Tekrar, güvenlik korucularımıza Allah güç, kuvvet versin diyorum, onlara desteğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Sağ olun.