KOMİSYON KONUŞMASI

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, öncelikle, İbrahim Bey'e şöyle bir şey söylemek istiyorum; Garo Bey'in eleştirilerine İbrahim Bey'in verdiği cevabı savunma mahiyetinde kesinlikle saymayarak şunu ifade edeyim: Bugüne kadar muhalefet olarak bizim sayısız haklı önerimiz oldu, hiçbirini dinlemediniz, dikkate almadınız ancak sonradan bizim haklı olduğumuz birçok yerde ortaya çıktı ve ona göre düzenlemeler yapmak zorunda kaldığınızı da burada hatırlatmak istiyorum İbrahim Bey. Dolayısıyla da muhalefet olarak bizlerin önerilerini de dikkate almanızda fayda var.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - İlerleyen zaman içerisinde birtakım şeyler bir bakıyorsunuz ki ihtiyaç hâline gelmiş.

CAVİT ARI (Antalya) - İhtiyaç hâline gelmiş değil, başta onu biz zaten önermiş oluyoruz, o sırada, siz fark etmiyorsunuz onu.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Örnek ver, örnek.

CAVİT ARI (Antalya) - Şimdi, konumuzla ilgili konuşursak, değerli arkadaşlar, bakın, özellikle Sayın Kabaoğlu Hocamız çok detaylı bir şekilde ifadede bulundu bu düzenleme hakkında. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ilan edilen bir OHAL süreci ve sonrasında da 2018 yılında 7145 sayılı Kanun'la getirilen düzenlemeler... Tabii ki bu 15 Temmuz sonrasındaki ihtiyaç olan OHAL sürecini o dönemin koşulları içerisinde olması gereken olarak sayabiliriz. Ancak iktidar -aradan beş seneye yaklaşan bir süre oldu- bu konularda demek ki yeterli performansı sağlayamadı, sergileyemedi, hâlâ böyle bir düzenlemeye ihtiyacı var diye düşünebiliriz. Birinci konu bu.

İkinci konu: Uygulamada görüyoruz ki iktidarın özellikle belli kanallardan muhalif seslere de gözdağı vermek için kullandığı bazı uygulamalarda bu düzenlemelerden yararlandığına da tanıklık etmekteyiz. Dolayısıyla, başta bir uygulama ihtiyacından başlayan bu düzenlemenin şimdi artık kanıksanmış bir hâle döndürülmesinin hukuk güvenliği açısından doğru olmadığını düşünüyoruz. Bu ülkede en çok ihtiyacımız olan şey hukuka olan güven ve hukuk güvenliğidir, adaletin herkese eşit tecelli etmesidir. Bugün, bir hukuk uygulamasından veya iktidarın bir uygulamasından eğer vatandaş kendisine bir haksızlık yapıldığını, ayrımcılık yapıldığını düşünüyorsa bu iktidarın yanlı uygulamalarının artık halk nezdinde kabul görmüş olmasından kaynaklanmaktadır. İktidarın kendine yakın kişilere farklı uygulamaları ancak muhalefette olan kişilere de yine daha sert bir şekilde hukuksuz uygulamaları çok sayıda uyguladığını bugün çok rahatlıkla görebilmekteyiz. Bu da toplum vicdanını yaraladığı gibi, toplumda büyük bir huzursuzluğa yol açacaktır.

Değerli arkadaşlar, bakın, bu düzenleme genel anlamda, hukuk güvenliği açısından artık bir anlamda tartışma yaratır bir hâle dönüşmüştür. Bunun yerine zaten gerekli önlemler ve uygulamalar yapılabilecek genel hükümlerimiz var yani bu düzenlemeye bir ihtiyaç olmadığı, sabahki bölümde de söylediğimiz gibi Anayasa aykırılıkların olduğu çok açıktır, bu düzenlemeden vazgeçilmesi gerektiğini ifade etmek istiyorum.