GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, şöyle basit bir matematik var: Yani, şimdi, 783 şirket var, bunların ortalama 7 kişilik yönetim kurulu var, 5 bin kişi eder, 5 bin kişi. "302 kişiyi yönetim kurulu olarak atıyorum." diyor. Bir bölerseniz matematiği ortaya çıkar, her bir kişi ortalama 15 şirkete yönetim kurulu üyesi olarak veya 10 şirkete, 15 şirkete yönetim kurulu üyesi olarak atanmış demektir. Ya, böyle bir isnatta...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Demek değildir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, çok basit bir matematik var.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Öyle bir şey demek değildir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Çok basit bir matematik var diyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Matematik dediğiniz kaç...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Matematiği öyle yaparsanız doğru.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Öyle.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ama mantığını öyle yaparsanız doğru değil.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Mantık ne, matematik ne?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, gruplar var.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Matematik burada işte.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Grubun 20 tane, 30 tane şirketi var.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Mantık başka bir şey, matematik düzdür.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Orhan Bey, müdahale etmeyelim, sonra, toplu cevap verelim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, Orhan Bey, bakın, çok basit bir matematikten bahsediyorum. Ben matematikte iyiyimdir, siz de iyisinizdir, analitik zekânız olduğunu biliyorum. 783 çarpı 7 eşittir 5 binin üzerinde yapıyor, 5 binin üzerinde.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, o matematiği konuya ilişkin başka hiçbir detayı düşünmeyen insan yapar.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, bir bitireyim.

302 kişiye böldüğün zaman, sonuç olarak 15 yapıyor.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Tamam, doğru ona göre.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sorunuzu sorarsanız Sayın Paylan.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O zaman niye itiraz ediyorsunuz "Mükerrer atama yoktur, mükerrer atama yoktur." diyorsunuz?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Sizin yaptığınız bir bölme işlemi Sayın Paylan.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mükerrer ödeme olmadığı söylendi, atama değil.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - İkincisi, bakın, küçük bir şirketteki huzur hakkıyla Boydak'taki huzur hakkının aynı olduğunu bilmeyecek kadar -sonuç olarak- bu işlerden anlamayan insanlar değiliz. Yani eğer ki büyük bir şirkette yönetim kurulu üyesiyseniz orada edilen kâra, şuna buna göre büyük bir huzur hakkı alırsınız, büyük bir maaş alırsınız, küçük bir şirkete atandıysanız küçük rakamlar alırsınız.

Ben de şunu sordum kurum temsilcisinden, dedim ki: Yani Boydak gibi şirketlere, büyük şirketlere mükerrer atamalar varsa bunların 150 bin-200 bin-300 bin, hatta huzur hakkı çerçevesinde çok daha büyük rakamlara varan gelirleri oluşuyor mu? Yani bunlarla ilgili bize bir liste verebilir misiniz? Tabii ki isimlerini vermeden de olabilir. Ya "Şu kişi şu kadar şirkete atanmıştır, şu kadar gelir elde etmektedir." diye bir çerçeve sunarsanız burada kötüye kullanım var mı, yok mu ortaya çıkar değerli arkadaşlar.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sayın Paylan.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Orhan Bey, bu anlamda, biz milletin vekilleri olarak milletin kör kurşunun peşine düşmek durumundayız, buna beraber yürümeliyiz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Baş göz üstüne, baş göz üstüne ama sizin bir iddianız var, iddianız, diyorsunuz ki...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Not edelim, topluca cevap verelim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, ben sizi itham etmiyorum, ben sizi itham etmiyorum ya; siz niye kişiselleştiriyorsunuz?

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Başkan, ben de bir soru soracağım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamam, Sayın Paylan tamamlarsa size geleceğim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben sizi itham etmiyorum, bu mücadelede...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Sizin bir iddianız var, bugün Komisyon toplantısı bitmeden o listeyi sizden bekliyorum ben teklif sahibi arkadaşlarla beraber.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, ben matematikten bahsettim, bir kişi ortalama 15 kuruma atanıyor diyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, sorunuzu sordunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, o hesaplamayı ilkokul öğrencisi de yapar; ben de 302'ye böldüm, 15 çıktı işte.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Huzur hakkı olarak ne aldığının siz de peşine düşmelisiniz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Kuşoğlu...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben sizi itham etmiyorum ki.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, sorunuzu sordunuz, lütfen ama yeter artık yani lütfen.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Siz bizi itham ediyorsunuz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz yürütme misiniz, milletvekili misiniz; nesiniz?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Kanun teklifi sahipleriyiz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Kanun teklifi sahibiyseniz ben de hesabını soruyorum, siz de hesabını sormanız lazım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, sorunuzu sordunuz, teşekkür ediyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bizi kendi ortaya attığınız iddianın sahibi olarak burada oturuyormuşuz gibi diyorsunuz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Orhan Bey, lütfen, topluca cevap verin.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, siz bu yetkiyi uzatma teklifini veren kişisiniz, ben de bu yetkinin uzatılması gerekip gerekmediğini sorgusu peşindeyim, siz de bu sorgunun peşinde olun.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Kuşoğlu...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bize yaftada bulunmayın, bize iftirada bulunmayın, ne söylüyorsanız buyurun, söyleyin.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz her şeyi kişiselleştirmeyin Allah'ınızı severseniz ya. Hayret bir şey ya!