KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, biz ne kadar konuşursak konuşalım bu maddeyi bu şekilde geçireceksiniz sanıyorum ama biz yine de tarihe not düşelim. Geçen yıl bu yasa çıkarken eleştirilerimizi ortaya koymuştuk ama dinlemediniz. Orhan Bey de çok alıngan, ne desek "Yabancı kartellere hizmet ediyorsunuz." desek şimdi kızacak yani ama öyle oluyor, sonuçları bu şekilde oluyor.

Bakın, 1990'lı yıllarda bizim 400 binin üzerinde tütün üreticimiz vardı. 400 binin üzerinde. Aileleriyle bunu çarpın, ortalama 2 milyon insan buradan ekmek yiyordu, yalnızca üretici, artı bunun satıcısı falan diğerlerine baksak yani en az 4 milyon insan doğrudan ve dolaylı olarak bundan ekmek yiyordu. Arkadaşlar şimdi düşmüş 50 bin üreticiye, bakın 50 binin altında, fiilî kayıtlı olanlar da var da çoğu üretmiyor. Yani şimdi, aradaki 400 bin farka baktığımızda, ne oldu bu insanlar ya, ne oldu bu insanlar? Ya ben soruyorum Manisa'daki tütün üreticisi ne oldu?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Milletvekili oldu.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ha sen üreticiydin bak, milletvekili oldun. Nereye göç ettin?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Hiçbir yere göçmedim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Topraktan koptun, hayır, toprağından koptun, üretimden koptu, milletvekili oldun, neyse.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Zeytine döndüm.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 400 bin üreticiye ne oldu arkadaşlar?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Başka şey ekmeye başladılar.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Toprağından koptu, üretimden koptu, üretimden koptu arkadaşlar. Ne oldu? Şehre göç etti, şehre göç etti arkadaşlar bunların çoğunluğu ve kent yoksulları hâline dönüştüler, kent yoksulları hâline dönüştüler.

Değerli arkadaşlar, siz şimdi Anayasa'mızın maddesine bakın, biz sosyal bir hukuk devletiyiz ya, sosyal devletiz yani biz her şeye kâr zarar mantığıyla bakamayız. "Efendim, devlet vergi alır, gerisi ne olursa olur." diye bakamayız. Yani sonuç olarak, yurttaşlarımızın huzuru, refahı bizlerin sorumluluğunda. "Yabancı karteller gelsinler, bütün piyasayı yönetsinler, kârlarını da alıp gitsinler, biz de vergimize bakalım." diyemeyiz arkadaşlar, biz sosyal bir devletiz. Bu mantıkla baktığınız için zincir marketler her yere girdiler, bakkallar iflas ediyorlar. Eğer öyle bakıyorsanız "Amazon" gelsin bütün pazarı işgal etsin veya "Trendyol" Çin'den gelsin, Amerika'dan "Amazon" gelsin; hepimiz onların müşterisi olalım, bütün bakkallar kapansın, herkes oradan alışveriş yapsın, acaba gelişmiş bir ülke mi olacağız, acaba toplumumuzun kişi başına millî geliri bu çerçevede artacak mı azalacak mı buna bakalım? Yapmamız gereken böyle uyduruk yasalarla -kusura bakmasın Orhan Bey- oyalanmak değil, tütün meselesini başlı başına ele alıp nasıl gerçekten yerli ve millî bir tütün piyasası oluşturabileceğimizi düşünmemiz lazım değerli arkadaşlar. Nasıl oluşturabiliriz? Ya, bizim ülkemizde tütün üretiliyordu, benim babam yerli tütün içiyordu, Maltepe sigarası içerdi, ondan da hayatını kaybetti zaten ama değerli arkadaşlar, şu anda 1 tane yerli markamız yok ya tütünde, sigarada 1 tane yerli markamız yok. İçilen sigaranın içindeki tütünün de büyük oranı, yüzde 90'ın üzerindeki oranı yabancı tütünden oluşuyor. Ya, bunda bir sorun görmüyor musunuz Allah'ınızı severseniz? "Milyarlarca dolarlık yabancı tütün ithal etmişiz, cari açık problemimiz var." diyoruz, yerli tütüncümüz üretim yapamıyor.

Yerli tütün üreticisinin yaş ortalaması kaç biliyor musunuz? 58 arkadaşlar. Beş yıl sonra tütün üreticisi bile bulamayacaksınız. Genç kuşaklar tütün üreticisi olmak istemiyorlar zaten çünkü bu bir bilgi birikimidir. Anadolu'nun tarihinde uzun süredir, çok uzun sürede tütün ekiliyordu. Babadan oğula, kuşaktan kuşağa geleneksel bir tütün üretimi vardı, şimdi siz bu geleneği yok ediyorsunuz, belki beş yıl sonra tütün üreticisi bile bulamayacağız. Bu açıdan, başlı başına sorun üreten bu tip yasalarla bu meseleyi çözemeyiz değerli arkadaşlar. Yapılması gereken, tütün meselesini, nasıl gerçek anlamda -siz sözde bırakıyorsunuz ama özde olarak söylüyorum- yerli ve milli yapabiliriz, buna bakmalıyız değerli arkadaşlar.

Sayın Başkan, geçen yıl da aynı uyarıyı yapmıştık yani bu altı ay, sekiz ay yeterli değil bu kooperatiflerin kurulması anlamında ve güçlenmesi anlamında. Şimdi diyorsunuz ki: "Beş ay daha uzatalım." Bu beş ayın da asla yeterli olduğunu düşünmüyoruz. Koskoca, devasa tütün kartellerinin karşısında yani 2 tane dünya devi şirketin karşısına tütün üreticisini koymak doğru değil değerli arkadaşlar. Bu açıdan, yapılması gereken, bu maddeyi yapabiliyorsak -hani engellilerle ilgili maddede üç yıl ertelediniz- üç yıl erteleyin, bu yasa zaten bence kadük duruma getirilsin, daha sonra bu üç yıl içinde de biz bu tütün piyasasını gerçek anlamda regüle edecek ve yerli bir hâle getirecek yasal düzenlemeleri burada yapalım.

Teşekkür ederim.