KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Ben de Manisa Milletvekiliyim, Akhisarlıyım. Uğur Vekilimizle beraber aynı ilçenin 2 milletvekiliyiz. Uğur Bey tütün tarlasından çıktığını söylüyor, doğrudur; ben de esnaftım, biz de tütün parasıyla evimizi geçindirdik. Yani Akhisarlılar için tütün hakikaten de çok önemliydi geçmişte, şu anda onun yerini başka ürünler aldı. Neden çok önemliydi? Bir kere, ekstansif bir tarım ürünü yani çok az alandan yüksek gelir elde edilebiliyordu. Ne zamana kadar? 2008 yılındaki özelleştirmeye kadar. Zaten 2008 yılındaki özelleştirmede 180 bin olan üretici sayısı 2018 yılında 55 bine, 2019 yılında da 50 bine kadar düştü yani neredeyse üçte 1'in altında da bir düşüş var. Ve şöyle bir özelliği vardı, topraksız çiftçilerin de icarlama yoluyla evlerini geçindirmesine imkân sağlayan bir üründü tütün; zahmetliydi, meşakkatliydi ama getirisi yüksekti. Hatırlıyorum ben, tütün piyasası Akhisar'da açılırdı, TEKEL Akhisar'da açardı, Bakan gelir de açardı. Eğer fiyat güzelse kasketler havaya atılırdı, eğer fiyat beklentinin altındaysa kasketler yere çalınırdı ama o tütün parasıyla -bereketli bir paraydı- düğünler yapılırdı, işte, harcanırdı, ekonomiye canlılık getirirdi.

Biraz evvel denildi, Türkiye'de tütünün içindeki yerli oranın yüzde 12 olduğundan bahsedildi, şu an için geçerli olan rakam bu. Geçmişte bu rakam yüzde 43'tü, şu anda yüzde 12'ye düştü ve bunu artırmak için de geçtiğimiz günlerde bir yasal düzenleme yapıldı, beş yıl içerisinde kademeli olarak artırılacak, yüzde 30'a çıkarılacak. O gün ben bir konuşma yapmıştım, o zaman dediğim şey şuydu: "Geçmiş olsun." Yani yüzde 12'den yüzde 30'a çıkaracağız ama geçmiş olsun. Neden? Tütün üretimini nasıl artıracağız? Tütün üretecek insan kalmadı. Biraz evvel Garo Bey çok güzel özetledi esasında bakılırsa, şu anda tütün üreticisinin yaş ortalaması 58. Bizim Ege'nin köylerinde, Akhisar'ın köylerinde yaklaşık on yıldır bebeğin ağlamadığı köyler var. En genç 45 yaşında, onu da muhtar yapıyorlar zaten yani nüfus kalmamış orada. Dolayısıyla, tütünün üretimini artırmak önümüzdeki günlerde daha da zor olacak çünkü artık, tütüncüye kız bile vermiyorlar.

Biz burada hep işte, kıyma, sarma tütün üreticisinin sorunlarından bahsettik. Sayın Vekilimiz "Sözleşmeli üretimde sorun yok." dedi ama sözleşmeli üretimde de çok ciddi sorunlar var. Bir kere, sözleşmeler tek taraflı ve sözleşmenin bir nüshası çiftçimizde yok, çiftçimiz neye imza attığını bilmiyor, tamamıyla şirketin insafına terk edilmiş durumda. O şirketler de öyle bir hesap yapıyorlar ki bu adamlar ne ölsün ne de gülsün, iki arada bir derede boğaz tokluğuna çalışsın.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - İşte, kooperatif kursunlar, kendi tütünlerini kendileri üretsinler o zaman.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Biz de ona bir şey demiyoruz zaten, sözleşmeli üreticilerin de sorunları olduğundan bahsediyoruz. Yani sizin söylediğiniz gibi "Sözleşmeli üreticilerin sorunları yok." diye bir şey yok. Onlar da çok ciddi... Ne diyorum, bakın, bizim orada tütüncüye kız vermiyorlar. Eğer tütüncüyse kız vermiyor çünkü "Bu adam evine bakamaz." diye. Gelinen nokta bu. Daha söylenecek çok şey var ama arkadaşlarımız bahsetti.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çok teşekkür ediyorum.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ben şunu söylemek istiyorum son söz olarak: Bizim orada artık tütün dikecek insan bulamıyoruz biz. Adıyaman'da varsa bırakın diksin ya, bu insanlarla uğraşmayın. Bunu diken, bu işten ekmek kazanabilen insanlar varsa hâlen daha ve bu insanlar sokaklara dökülüyorlarsa bırakın bu insanlar diksin, bu insanların ekmek parasıyla oynamayın.

Teşekkür ederim.