KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Tabii, aslında şu bilgiyi de vermek lazım yani bu açıklamalarda, madde gerekçelerinde neden bahsedilmemiş onu anlayamadım. Bakın, Danıştay, 29 Temmuz 2021'de çiftçilere kesilen milyarlık vergiyi iptal etti diye bir bilgi vereceğim. 4 çiftçinin ayrı ayrı açtığı davalarda devletin verdiği gelir desteğinden yüzde 4 oranında kesilen vergiyi iptal etti Danıştay. Karara göre her yıl kanuni zorunluluk olarak çiftçiye verilmesi gereken destek, tarımsal desteklemeden alınan yaklaşık 2 milyar lira çiftçinin cebinde kalabilir. Danıştay 3. Dairesi tarafından yapılan incelemede "Çiftçilere tarım arazisi büyüklüğü dikkate alınarak, alan bazlı olarak yapılan mazot ve gübre desteği ödemesinin doğrudan gelir desteği mahiyetinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu durumda, çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemeleri üzerinden tahakkuk eden ve ödenen gelir (stopaj) vergisinde hukuka uyarlık yoktur. Bu nedenle vergi mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir." değerlendirmesini yaparak bu kararı aldı.

Dolayısıyla, burada siz de "Tarımsal desteklemelerde bu vergiyi almayacağız." diye bir madde getiriyorsunuz. Aslında bir zorunluluk maddesi, bir düzenleme getiriyorsunuz. Tabii ki sevindirici. En azından hukukun da eş zamanlı işlediğini gösteren, kimi zaman da olsa... Bu anlamda hukukun üstünlüğüne inanan birisi olarak doğru bir yolda olduğumuzu söyleyeyim. Ama şimdi tarımsal desteklemelerden vergiyi kesmekle iş bitiyor mu? Yetiyor mu? Mesela niye mazottan ÖTV vergisini kaldırmıyoruz? Çiftçinin doğrudan üretimde kullandığı mazottan ÖTV'yi niye kaldırmıyoruz?. Yatlara satılan mazottan ÖTV alınmıyor ama çiftçiye verdiğimiz, üretimde kullandığı mazottan ÖTV vergisi alınıyor. Ayrıca yani bu o kadar ciddi bir rakam ki aynı zamanda ÖTV "tarımsal destekleme" adı altında verilen desteğin, bir yıl içerisinde verilen toplam desteğin neredeyse o kadarı kadar mazottan ÖTV vergisi alınıyor ki çiftçinin bir cebine "Sana destek veriyorum." diyerek koyduğunuzu öbür cebinden vergi olarak geri almış oluyorsunuz. Mesela çiftçinin o kadar -az önce de ben geneli üzerindeki görüşmelerde de- çok borcu olduğunu ısrarla söyledim yani bunlar geneli üzerindeki konuşmamda da söyledim 3 milyon mükellef, 600 milyon vergi kaybı, 200 TL çiftçi başına düşen bir kazanca dönüşüyor bu vergi istisnası ama yani o kadar borç yükü altında olan çiftçinin, o kadar borç yükü altında olan üreticinin borcunun en azından faizi konusunda bir rahatlık getirin, borç yükü altından kurtarın çiftçiyi, üretmeye gayret etsin. Yani hukukun emrettiği bir düzenlemeyi getirerek "Çiftçiye işte böyle bir destekleme, böyle bir imkân yaratıyoruz." algısını yaratmaya çalışmanın da gerçekçi olmadığını özellikle belirtmek istiyorum.

Sayın Başkan, teşekkür ederim.