| Komisyon Adı | : | (10 / 4413, 4430, 4431, 4432, 4433, 4434, 4435, 4436, 4437, 4438) Esas Numaralı Meclis Araştırma Komisyonu |
| Konu | : | İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İzzet Öztürk'ün, video konferans sistemi aracılığıyla, Marmara Denizi'ndeki müsilajın muhtemel sebepleri ve kontrol önerileri hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 06 .10.2021 |
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hocam, sunum için teşekkürler.
Rica etsem, Marmara'nın akıntı rejimlerini gösteren slaytı gösterebilir misiniz tekrar.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Tabii ki efendim.
Bu mu efendim?
RIDVAN TURAN (Mersin) - Evet, evet o.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Buyurun efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Şimdi Hocam, bu "Marmara Denizi ve Türk Boğazlar Sisteminin Bütçesi ile Su Dolaşımı"nı gösteriyor, üste de öyle yazılmış.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Evet efendim, doğrudur.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Şimdi, burada Ergene derin deşarj yapılan yerde su akıntısının olmadığını görüyoruz.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Yüzeyde Sayın Milletvekilim bu, yüzey akıntıları. Bu yüzeyden Karadeniz'e doğru giden su ama orada bir çevrinti var, doğru, o körfezde bir çevrinti var efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hocam, yüzeyden; az önce göstermiştiniz yalnız.
Şimdi bu, Ergene Nehri'nin atıklarının derin deşarjla basılmasının hatalı olduğunu gösteren bir veri ve zannediyorum ki...
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Hayır, göstermez Sayın Vekilim. Şöyle arz edeyim: Ergene deşarjında, bu derin deşarjda yani eksi 47 metreden deşarj ediliyor atık su -çok iyi hatırladığım kadarıyla- ve bu eksi 25 metreyi geçmeyecek şekilde dipten İstanbul Boğazı istikametinde taşınıyor ve yüzeye çıkamıyor efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Peki, o zaman devam edeyim Hocam. Atığın yüzde 80'inin Karadeniz'e gittiğine ilişkin söylediklerinizi -yaptığınız çalışmalarla- bizimle paylaşırsanız, hangi bilimsel verilere dayanıyor ve nedir? Biz Komisyon olarak bunu görmekten çok mutluluk duyarız.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Memnuniyetle efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Eğer paylaşabilirseniz şimdi, yok paylaşamazsanız Komisyonumuza iletirseniz... Çünkü bu konuda biz de çok fazla literatür takibi yaptık, buradaki veriler nelerdir? Hangi bilimsel çalışmalar neticesinde yüzde 80'inin Karadeniz'in yaşamın olmadığı kısmına gittiğini gerçekten çok merak ediyoruz.
Hocam bir diğer soru: Şimdi, kirlilik yükünden bahsederken ağırlıklı olarak besleyici tuzlardan yani azot ve fosfordan bahsettiniz ama örneğin, biliyoruz ki Ergene derin deşarj sayesinde bunların dışında klorlu pestisitler, organik kalay bileşikleri, ftalatlar, poliklorlu bileşikler, dioksin benzerleri, ağır metaller, mikroplastikler de denize deşarj ediliyor. Dolayısıyla, Marmara üzerine konuşacaksak, evet, azot ve fosforun, önemli olduğu açık ama denizi kirleten bu kirleticilerden de bahsetmek gerekmiyor mu? Eğer gerekiyorsa burada Ergene derin deşarjının çok elementer bir vazifesinin olduğunu, çok fonksiyon gördüğünü de herhâlde tespit etmek lazım. Zira bölgedeki sanayi tesisleri bu atıkları ihtiva edecek her türlü endüstriyel kolu içeriyor, bunu özellikle sormak istiyorum.
Sonuncu sorum da şu: Dip suyundaki oksijenin litrede 2 miligram düzeyine çıkartılmasından bahsettiniz ama Atıksu Deşarj Yönetmeliği'nde bildiğim kadarıyla zaten 5 miligram/litrenin altındaki suya deşarjın yapılmaması gerektiği, bu konuda bir yönetmelik var. Hâl böyleyken yani derin deşarjı hâlâ savunabiliyor olmak Marmara'yı tamamen öldüren bir faktör olmayacak mı?
Teşekkür ederim.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Teşekkür ederim Sayın Vekilim.
Şimdi su taşınımıyla ilgili Boğaz üzerindeki yazılarımızı, kaynaklarımızı Komisyonumuza arz edelim, size o şekilde ulaşır mı efendim?
RIDVAN TURAN (Mersin) -Tabii tabii ulaşır.
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Komisyonumuza arz edeceğiz efendim.
Onun dışında Ergene derin deşarjıyla ilgili olarak, tabii, Ergene deşarjı öncesinde de ileri biyolojik arıtma ve hatta sonunda kimyasal arıtma var. Dolayısıyla, buradaki deşarj edilen atık suda -yani iyi bildiğim üzere- toplam azotu 15 miligram/litreye indirmemiz gerekiyor, toplam fosfor en az 2 miligram/litreye iniyor, KOİ değeri de 125 miligram/litreye iniyor. Eğer burada bir toksisite şeyi varsa -ki bu belirlenebilir toksisite deneyleriyle- kimyasal arıtma olacak çıkışında, toksisite bir etki varsa. Ayrıca biyolojik arıtmanın son aşamasında kimyasal desteklemesi yapılmak suretiyle bu toksisiteyi oluşturan unsurların giderilmesi öngörülüyor.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hocam bir araya girebilir miyim mümkünse?
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Ergene'deki deşarjı da bu şekilde Marmara alt tabakasına verilen yükün kabul edilebilir bir veriye çekilmesi sağlanıyor. Tabii, bu asla arıtıma...
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hocam kolektörlerle...
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Yani iyi çalışmayan, özellikle besi maddesi gidermeyen ve Ergene'yi çok kötü duruma sokan 300'ün üzerindeki o dağınık endüstri tesisleri de 4 veya 5 tane merkezî büyük tesise alınmak suretiyle kaliteli, güvenilir ve sürekli bir arıtma ve onun sonrasında da çok daha kabul edilebilir düzeyde bir atık su deşarjının yapılması öngörülüyor.
Bir de tabii Ergene'ye yapılan deşarjlarda tuzluluk sorunumuz vardı. Tuzluluk çok yüksek orada endüstriyel proseslerden dolayı ve bu tuzluluğu gidermenin, renkle beraber son derece gayriekonomik olduğu gözüktü. Onların neticesinde, bu derin deşarjda kastedilen amaçlardan bir tanesi de tuzluluğu ve rengi. Bu denizin dip tabakasındaki yüksek miktarda seyrelme ve taşınımla gidermek, ilave bir arıtmaya gerek olmadan gidermek ama onun için de 4.5 kilometrelik uzun ve pahalı bir derin deşarj yapıldı ve bu suyun asla üst tabakaya çıkması arzu edilmiyor ve tasarım ona göre yapıldı. Öyle bir proje kurgusu vardı, bunu sizlere arz etmek istedim.
Onun dışında da 2 miligram, litre konusu yani çözülmüş oksijen kronik olarak Marmara'nın alt tabakasında düşük. Yani 4 miligram/litrenin üzerinde, bayağı önceki yani yüz yıl önceki dönemlerde bile dip tabakasında çözülmüş oksijenin olmadığını biliyoruz. 2 miligram/litre orta vadedeki hedefimiz. 2 miligram/litreye yükseltmek, orada ciddi bir iyileşme anlamına gerçekten gelecek ama bunu 3 miligram/litreye çıkartabilmek sadece bize bağlı değil, bütün Karadeniz havzası ülkeleriyle çok iyi bir uluslararası iş birliğine gidilerek, onlarda da benzer ileri arıtma tedbirlerini hayata geçirmek gerekiyor efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Hocam, Ergene'de ileri biyolojik arıtma, sonrasında da bir kimyasal arıtma öngörüldüğünü söylediğiniz. Geçen sene deneme çalışmaları sırasında vananın patlamasıyla tarım alanlarına yayılan su, açıkça arıtılmamış bir suydu ama o bir yana yani mikst özellik içeren atık suyu yani içerisinde ağır metallerden işte organik kirleticilere kadar pek çok şeyin olduğu bir suyu arıtmanın yöntemi nedir? Örneğin biz bunları ileri biyolojikten geçireceğiz, bu su ileri biyolojiye girdiğinde oradaki bakteriyel kültür kültürleri yok edecek öncelikle. Hadi oradan aldık, bir de hangi teknoloji içerisinde bin bir çeşit kimyasalı olan şeyi arıtabilir? Yani şu daha doğru değil midir: Bunları biz niye aratıyoruz ki bunları, o atıkları kim oluşturuyorsa, hangi firma oluşturuyorsa suyu belli bir kaliteye ulaştırmak ve hatta mümkün olduğu ölçüde yeniden kullanmakla onlar mükellefler. Bu daha doğru bir yöntem değil mi Hocam?
PROF. DR. İZZET ÖZTÜRK - Şimdi, Sayın Vekilim bu mümkün. Bu su, hakikaten arıtmadan sonra kaliteli su. Biz bunu teklif ettik yani "Bu suyu Marmara'ya deşarj etmek yerine, kuyulardan su çekeceğinize prosese uygun bir ilave bir membran sistemi koyun, bunu yine kullanın." önerisinde bulunduk. Bu tabii, oradaki OSB'lerin değerlendirmesi konusu ama ellerinde çok iyi derece arıtılmış kaliteli bir su var ve bu suyu Marmara'ya deşarj ediyoruz. Bu suyun en az yarısı bir kademe daha bir membran arıtması konarak çok rahatlıkla endüstriyel proseslerde -sizin de işaret ettiğiniz gibi- geri kullanılabilir ama bu suyun toksisitesi çok düşük, zaten toksik olursa biz bunu biyolojik olarak arıtamayız Sayın Vekilim ve biyolojik olarak gerçekten iyi arıtılıyor ve Çerkezköy Arıtma Tesisi, özellikle buna şahidiz, oradaki performanstan daha kötü bir performansı burada da beklemiyoruz ve ekstradan de gerekmesi hâlinde bir kimyasal arıtma da çıkışlarda var efendim.
RIDVAN TURAN (Mersin) - Teşekkür ederim.