KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Değerli Bakanımızın şahsında bütün heyete saygı sunuyorum.

Arkadaşlar, bize yol haritası oluşturan çok kıymetli öğretmenlerimize başlarken saygı sunuyorum ve rahmete uğurladıklarımıza da Cenabıhak'tan mağfiret diliyorum, rahmet diliyorum.

Bu vesileyle arkadaşlar, bir kayıt düşüyorum ki, şu yüksek mehabet ifade eden yerde 1937 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bir konuşması var. O konuşmada Erzurum için hususen hiç unutulmayacak, her dadaşın yüreğine nakşedilmiş bir ifade Atatürk Üniversitesinin kurulmasına yol açmıştır. Rahmetli Adnan Menderes'e, Rıfkı Salim Burçak'a -Millî Eğitim Bakanımız, o dönemin- burada bir daha, efendim, minnetlerimi ifade ediyorum ki öylesine özel bir yükseköğretim kurumunu Erzurum'a kazandırdı, ülkemize kazandırdı; şimdi "üniversite kuran üniversite" diye tarif görüyor ve Sayın Cumhurbaşkanımıza minnettarız ki 2'nci bir üniversiteyi, 2'nci bir devlet üniversitesini Erzurum'da açtı, Erzurum Teknik Üniversitesini. Orada da çok ciddi bir eğitim veriliyor, 6 tane fakültemiz var. Mezun öğrencilerimizi verdik ve nitelik ifade ediyor hakikaten. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza da yüreğimizi açarak teşekkür ediyoruz.

Millî eğitim... Bir defa "millî" kavramı bizi ifade ediyor; ak kadroları ifade ediyor, Cumhur İttifakı'nı ifade ediyor çünkü biz millî ve yerli anlayışı hayata yansıtan siyasi kadrolarız ve bunu her vesile söylüyoruz.

Tabii, şimdi ben konuşurken arkadaşlar, özellikle başlarken bir şey söyleyeceğim: Buradaki Komisyon üyesi arkadaşlarımız üslubumuzu, tarzımızı biliyorlar; herhangi bir karşılık verme adına söylemeyeceğim, bütün konuştuklarım not düşme adına olacak burada. Zaten Sayın Bakanımız çok ayrıntıya girdi, tafsilata girdi, YÖK Başkanımız öyle ve arkadaşlarımız da rakamları, teknik kavramları kullanarak kayıt düştüler. Ben zaman zaman sizinle aynı şeyleri düşündüğümü ifade etmek için, ara ara da düştüğünüz hataları kayda geçmek için burada konuşacağım. Dolayısıyla böyle istihzayla... Özellikle, Şenol Hanım, size söylüyorum yani maskeniz var ama maskenizden de gözüküyor hâliniz, buna gerek yok; tahammül edeceksiniz, dinleyeceksiniz.

Bakın, her şey eğitimle olmuyor, her şey diplomayla olmuyor; irfan ilmin önüne geçiyor çoğu zaman, irfan ehli olmak lazım; bu o kadar önemli ki.

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Ben de size bunu tavsiye ediyorum.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bunun için de istihza değil, buna gerek yok, bu yaklaşım doğru değil.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, kişisel diyaloğa girmeden genel konuşalım.

Buyurun.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ne demek bu ya!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Size ne oluyor? Size ne oluyor?

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ne demek "Ne oluyor?"

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yaptığı hareketleri görüyor musunuz?

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Bir kadın milletvekiline niye laf söylüyor?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ama görmediniz, bak, görmediniz yaptıklarını.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sen ne diyorsun ya, ne diyorsun! Hâline bakar mısın ya!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, tartışmayı genişletmeyelim lütfen.

Karşılıklı konuşma usulümüz yok değerli arkadaşlar.

İbrahim Bey, devam edin lütfen.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Böyle hitap edemezsiniz, "sen" diyemezsiniz!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, oradan bana müdahale edeceksiniz, sonra da bana "Bunu yapamazsın." diyeceksin. Haddini bileceksin ya! Sen...

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Siz haddinizi bileceksiniz!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Başlarken ne söyledim ya!

CAVİT ARI (Antalya) - Konuşmanı yap ya! Önüne gelene had bildiriyorsunuz!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar...

Sayın Aydemir, siz sunumunuza devam edin lütfen.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, bakın, ben bir şey söylüyorum; arkadaşlar, bakın, başlarken bir şey söyledim.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Siz haddinizi bileceksiniz!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, müsaade edin, hatibi dinleyelim. Herkes kendi fikrini söylüyor, beğenmek zorunda değiliz, birbirimizi sabırla dinleyeceğiz.

Buyurun.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Temiz bir dil kullanılsın.

CAVİT ARI (Antalya) - Önüne gelene had bildiriyor ya, Başkan.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Niye kadın vekillere sataşıyor?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, kişiselleştirmeyelim. Çok önemli bir konuyu tartışıyoruz, rica ediyorum.

Buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sen de edepli olacaksın, terbiyeli olacaksın!

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ne demek bu ya!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Kime, önüme gelene had bildirmişim ben? Terbiyeli olacaksın sen!

CAVİT ARI (Antalya) - "Haddini bil!" diyorsun ya!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tabii ki haddini bilecek, benim konuşmama müdahale etmeyecek. Ne demek ya! Ben konuşurken niye müdahale ediyor? Cihangir Bey demin orada çok haklı bir şekilde şunu söyledi: "Karışmayın, konuşacağım." dedi. Ben konuşurken kim o? Şenol Hanım'la ben konuşuyorum yani onun ifade etme kabiliyeti yok mu? Bir defa, ona hakarettir tavrı. Ayıp bir şey! Ayıp ya!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar, lütfen, yeter artık, rica ediyorum. Bakın, bu saate kadar 50'nin üzerinde arkadaşımız konuştu, hepimiz yorulduk, rica ediyorum...

CAVİT ARI (Antalya) - Saygılı ol ya!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sen saygılı olacaksın. Sana bin defa söyledim. Sen konuşurken hiç müdahale etmedim ben, hiçbir zaman.

CAVİT ARI (Antalya) - Bakın, burada...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bırak bu tavrı. Bana bu tavrını gösterme. Sen her zaman bunu yapıyorsun. Saygısız!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Cavit Bey, rica ediyorum...

CAVİT ARI (Antalya) - Kadın milletvekili arkadaşlarımıza had bildirmeye çalışıyorsun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Kadın milletvekiline değil, tavrına söylüyorum ben.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Kadın-erken, burada herkes eşit, herkes de kendisini savunabilecek durumda, kimse kimsenin adına konuşmasın.

Buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Siz kadın milletvekilini, kadını düşünüyorsanız önce teşkilatlarınızda yaşananlara dönün bakın.

CAVİT ARI (Antalya) - Sana ne ya!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bana çok şey... Kadını düşünüyorsan oraya bak önce, önce oraya bak! Saygısız!

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Siz kendinize bakın!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, rica ediyorum, bakın, bu saate kadar...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - İşine geldi mi "kadın" gelmedi mi konuşursun.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir dinleyebilir misiniz.

CAVİT ARI (Antalya) - Terbiyesizlik yapma!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Terbiyesiz sensin! Terbiyesizin en âlâsı sensin! Saygısız