UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli bürokratlar; baştan söyleyeyim, bütçemiz şimdiden hayırlı olsun.

Sanayide çok çalışıp az kazanıyorsak, gelirimiz azken borcumuz çoğalıyorsa, dövizdeki her dalgalanma sabahları maliyeti arttırıyorsa, yüksek teknolojili mal üretemiyoruz demektir. Türkiye tek adam sisteminin yani devleti aile şirketine çevirmenin maliyetini kredi risk primi ve dış borcu yüksek şoklara karşı kırılgan ve parası değersiz bir ülke olarak ödemektedir. İmalat sanayisinde dünyadaki ihracat payımız sadece binde 88, yüzde 1 bile değildir, bu şartlarda büyümemizi Almanya'nın bizi kıskanmasıyla, ABD'nin çelme takmasıyla açıklamak tabii ki akla ziyandır. İmalat sanayisinde ihracatımızın kilo başına değeri 2005'te dahi 1,36 dolar iken, 2019'da bu değer 1,13 dolara düşmüştür. Üstelik özellikle tek adam yönetiminde hızla eriyen Türk lirası ve görece ucuzlayan iş gücüne rağmen ülkemiz hukuk ve itibar kaybı yoluyla yatırımdan hızla uzaklaştırılmıştır. Almanya'nın bizi kıskandığı palavraları altında dünya ihracat pastasından aldığımız pay maalesef binde 88''de kalmaktadır. Dünya 4.Sanayi Devrimi'nde yeni üretim devriminin eşiğindeyken biz yeni bir tasarımdan uzağız ama yeni çıkan iPhone'lara, gramına 96 lira ödeyeceğiz, 23 bin liralık bir telefondan bahsediyorum, 238 gram ama kendi sektörlerimizde 10 doların üzerine çıkabildiğimiz sadece 4 sektörümüz vardır.

Sayın Bakan, size Eskişehir'den -tabii burada hep söylendi biliyorsunuz- organize sanayi bölgelerinin sıkıntılarını aktarmak isterim. Bir taslak çıktı biliyorsunuz ortaya "OSB kanun taslağı" diye, bu OSB kanun taslağına çok büyük tepkiler var. Öncelikle açıklanan bu yeni taslak, paraya sıkışan saraya sanayicinin boğazına çökerek yeni kaynak yaratma talebinden başka bir şey değildir. Kendi yapısını oturtmuş, sağlıklı işleyen OSB'lerin farklı sorunları çözüm bekliyor ama saray rejimi kalkmış tüm OSB'lerin müteşebbis heyetlerine vali, kaymakam başkan atıyor. Sanayicinin kendi kendisini yönettiği, kendi kararlarını alıp uyguladığı OSB'lerde genel kurulların işlevsiz hâle getirilmesi ve yetkilerin Bakanın ağzının içine bakan bir vali başkanlığındaki müteşebbis heyete aktarılmasını sanayiciler istemiyor.

Ayrıca burada OSB'lerin mal varlıklarının doğrudan Sanayi Bakanlığına bağlanması gibi bir uygulamayı da sanayiciler asla kabul etmiyor. Müteşebbis heyetlerinde yine atamasının, yönetimlerine müdahalenin Bakanlık tarafından yapılmasının OSB'lerin özerkliğine büyük darbe vuracağı söylenmekte. Yer tahsislerinin Bakanlığın onayına tabi olacak olması da yine OSB yöneticilerinin, oradaki sanayicilerin kabul etmediği bir husus, bunu sizinle paylaşmak isterim.

Bilimden, AR-GE'den bahsediyoruz, geçen yıl da bunu konuşmuştuk, ben yine söyleyeyim, bu yıla girerken ilk 500'de bizim sadece bir üniversitemiz vardı, o da Hacettepe Üniversitesiydi. Dünyadaki ilk 500 üniversite sıralamasında, anımsarsanız hedefleriniz vardı, 2021'de 2 tane sokulacaktı, sonrasında ilk 100'e sokulacaktı üniversiteler Türkiye'de. Bırakın hedeflere yaklaşmayı, uzaklaşıyoruz. Önümüzdeki günlerde açıklanacak istatistiklerde yine bu yıl ilk 500'de üniversitemizin olmayacağı görülecektir.

Sayın Bakan, sunumunuzda TÜRASAŞ'tan bahsediyorsunuz. Biliyorsunuz, Eskişehir'de TÜLOMSAŞ'ımız vardı, TÜLOMSAŞ'ı fabrikaya indirdiniz, Bölge Müdürlüğü yaptınız, orada İstanbul Büyükşehir Belediyesinden koltuksuz kalan bürokratlar için koltuk buldunuz ama Eskişehir'imizdeki TÜLOMSAŞ alt yüklenicileriyle birlikte Eskişehir sanayisine yıllık 100 milyon liralık iş potansiyeli sağlamaktaydı, maalesef bu siparişler artık alınamamakta. Sunumunuzda bahsettiğiniz lokomotif, beş yıllık bir proje, zaten gecikmiş bir proje, ondan bahsediyorsunuz ama dizel, dizel elektrik, hibrit lokomotifin ne olacağı yok. Önümde birkaç gün önce açıklanmış yıllık program var, Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, burada TÜRASAŞ'tan bahsediyorsunuz ama içinde yeni hiçbir şey yok, olan aynı şeyi tekrar ediyorsunuz. Burada TÜLOMSAŞ'a yazık edilmiştir, yazık edilmektedir. Fabrika çalışmıyor, dışarıdan işler verilmiyor, bu da... Biliyorsunuz, AK PARTİ Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'la birlikte Eskişehir'e geldiniz, işte sizin gelişinizden sonra DEMİRYOL-İŞ Sendikasının açıklaması: "Biz millî üretim görecek miyiz Eskişehir?" diye söylüyorlar. TÜLOMSAŞ'IN bu kadar etkisiz hâle getirilmesi Eskişehir'e büyük ihanettir.

Yine, Eskişehir'e bir başka ihanet de F-35 Projesi'nden, iktidarın yanlış politikaları...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çakırözer süreniz...

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Bitiriyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu konuyu tamamlayıp bitirin lütfen.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Hemen.

Türkiye'nin F-35 Projesi'nden iktidarın yanlış politikaları sonucu ve Amerika'nın haksız, hukuksuz kararları sonucu dışarıda bırakılması en fazla Eskişehir'imizi vurmuştur; yıllık 500 milyon dolarlık bir zararı vardır TEI'nın alt yüklenicilerinin, daha birçok savunma sanayisi firmasının. Onlara yönelik bir yardım paketinin, yeni siparişlerin önünün açılması mutlak bir zorunluluktur. Bu konuda da hem Eskişehir hem de Türkiye savunma sanayisi sizden adım beklemektedir.

Teşekkür ediyorum, hayırlı olsun diyorum.