| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu'nun, Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit'in Dışişleri Bakanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .11.2021 |
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlar, ben Dışişleri Bakanlığıyla ilgili bu toplantıda konuşmayı düşünmüyordum fakat konuşma öyle bir yere geldi ki, tartışmalar öyle bir yere geldi ki birkaç cümle söylemek ihtiyacı hissediyorum.
Değerli arkadaşlar, bu devlet hepimizin devleti, bu devlet sadece sizin devletiniz değil, hepimizin devleti. Dolayısıyla da bu devletin, hepimize ait olan devletin yaptığı yanlışları da söylemek zorundayız ve şunu iddia edemezsiniz: Adını ne koyarsanız koyun, gerekçesi ne olursa olsun, dünyada özellikle dış politikayla ilgili konuştuğumuza göre, nesnelliği yok varsayarak siyaset kurgulayamayız.
Değerli arkadaşlar, biliyorum, bütün farklı partilerin, farklı ideolojilerin farklı hassasiyetleri var, bunun farkındayız tabii ki. Örneğin belki sizin için "yerli ve millî" ifadesi çok önemli bir ifade olabilir ama biz mesela barış ve demokrasi konusunda benzer bir hassasiyeti taşıyoruz. Bunlar esas itibarıyla Türkiye'yi Türkiye yapan farklılıklardır ve bu farklılıkları yok etmeye çalışmak doğru bir şey değildir. "İşgal" lafı bize ait bir laf değildir ayrıca, Sayın Bakan bizden çok daha iyi biliyor "işgal" lafı çeşitli vesilelerle Birleşmiş Milletlerde kullanıldı, Türkiye'nin işgal ettiğini söylediler, Çin yetkilisi söyledi, İran söyledi, Avrupa Komisyonunda da söylendi. Yani bu teknik bir terim olarak benim anladığım kadarıyla... Ben dış politikayla ilgili bir insan değilim ama dış politikada...
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Onlar işlerine geleni söyler...
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, bir dakika müsaade eder misiniz ya?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bunlara Dışişlerimiz, Dışişleri Bakanımız cevap verir değerli arkadaşlar, teknik bir mesele.
Buyurun.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Bir meşru hükûmet, bir meşru devlet veya tersten söyleyeyim, bir devletin meşruiyeti genel kabul edilirken, örneğin o devletin yetkilileri eğer başka milletlerden askerî gücü kendi ülkesine davet ederse, bu, işgal sayılmaz. Mesela, Rusya'nın Suriye'deki varlığı öyle bir varlıktır. Ama mesela, Amerika Birleşik Devletleri öyle değildir, Amerika Birleşik Devletleri orada bir işgalcidir. Dolayısıyla da Türkiye'nin, doğrusunu isterseniz, biz devletimizin bir hata yaptığını düşünüyoruz. Yani bizim Afrin'e kaymakam atamamız ne demektir Allah aşkınıza? Orada postaneden tutun eğitim kurumlarına, sağlık kurumlarına kadar varan yatırımlar yapıyoruz ve bildiğim kadarıyla Hatay Valisi koordinatör olarak orada, Afrin'deki alınan kararları yönetiyor.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kim faydalanıyor?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, müdahale etmeyelim tamamlasın hatip.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Şimdi, değerli arkadaşlar, faydalanma meselesini konuşmak için buradayız zaten. Bu Plan ve Bütçe Komisyonu, kusura bakmayın ama Plan ve Bütçe Komisyonu özel bir Komisyon ve gerçekten, burada, sorumlu arkadaşlar da var, bize durumu anlatsınlar. Mesela, Sayın Usta'nın duyarlılığına sahip olan bir iktisatçı olarak ben de diyorum ki bunun şeyi nedir? Biz orada bu harcamaları yaparken sonuçta biz bütçeden veriyoruz bu harcamaları. Dolayısıyla da değerli arkadaşlar...
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Orada yapmazsan burada yapacaksın.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İsmail Bey, müdahale etmeyelim lütfen rica ediyorum.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - İsmail, senden hiç beklemem, niçin böyle yapıyorsun ya? Sonra konuş ya, Allah Allah!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - İnsicamı bozuyorsun ya!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sonra sıra geldiğinde konuşursunuz. İsmail Bey, sırası geldiğinde sözlerinizi, fikirlerinizi ifade edersiniz. Rica ediyorum.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Değerli arkadaşlar, yani şunu kastediyorum: Eğer burası Meclisimizin en önemli komisyonlarından biriyse, ki öyledir ve en önemli gündem maddelerinden biri olan bütçeyi konuşmaktayız. Dolayısıyla da burada -ki uzmanlığı olan arkadaşlarımızla birlikte buradayız- eğer konuşacaksak gerçekleri konuşalım, doğruları konuşalım. Yani bizim ne atfettiğimiz önemli değil, biz bir şey söyleyebiliriz ama dış politika konuştuğumuza göre bu konuyla ilgili olarak bize ne atfediliyor? Dolayısıyla da sakin olalım, bunun kavga edilecek bir konu olduğu kanaatinde değilim. Çünkü gerçekten de dış politikanın hepimizin çıkarlarını, hepimizin, bütün toplumun çıkarları doğrultusunda oluşmasını isteyen bir grup milletvekiliyiz burada, Halkların Demokratik Partisiyiz. Yani bizi, sanki, devletin hassasiyetlerine, bu devletin yaptıklarına ilişkin eleştiri getirmememiz gerekir gibi bir tavır üretiyorsunuz. Kusura bakmayın ama bunu yapmayın lütfen. Çünkü hepimiz aynı şeyi düşünmek zorunda değiliz ve açıkçası, hepimiz aynı şeyi düşünsek zaten doğru bir şey yapmış olmayız. Dolayısıyla da ben diyorum ki bu ifadelerle ortaya çıkan gerginlik anlamlı bir gerginlik değildir, sakin olalım. Sayın Bakanın bizim sorularımıza vereceği cevaplar olacaktır, dolayısıyla da onları dinleyelim ve ondan sonra Bakanlığın bütçesini onaylayalım veya onaylamayalım her neyse, böyle bir noktaya gelelim.
Dolayısıyla da burada "yerli, millî" bilmem ne diyerek meselelerimizi konuşmaktan kaçınalım derim.
Teşekkür ediyorum.