AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, geçtiğimiz günlerde "Pandemi bize sağlık ve gıdanın ne kadar önemli olduğunu öğretti." demiştiniz. Doğru söylüyorsunuz ancak ağzınızdan çıkan ile eylemleriniz birbirini tutmuyor. Öyle olsa yani tarımın ve gıda güvenliğinin önemine inanıyor olsaydınız böyle bir bütçeyle karşımıza çıkmazdınız. 2022 yılı bütçesi bir önceki yıla göre yüzde 30 artmış olmasına rağmen Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesi yalnızca yüzde 11 artmış. Tarımsal desteklemelerin genel bütçeden ve Bakanlığın bütçesinden aldığı pay yıldan yıla azalmakta. Genel bütçeden 2020 yılında yüzde 2 pay alan desteklemelerin oranı 2022 yılında yüzde 1,4'e düşmüş durumda. Geçen sene Bakanlığınızın genel bütçeden aldığı pay yüzde 3,8'miş, bu sene bu oran yüzde 3,3'e düşmüş. Hayvancıların girdi maliyetlerinin günden güne arttığı malum. Yem fiyatları ortada, süt ve et fiyatları da ortada. Girdi maliyetleri artıyor ancak tarımsal desteklemeler içinde hayvancılık desteklemelerinin payı yıldan yıla azalmakta. Bu oran 2020 yılında yüzde 35'miş, 2021 yılında yüzde 33'e düşmüş, bu sene ise yüzde 29,5'a gerilemiş. Hayvancılık desteklemeleri geçen seneye göre yüzde 4 artmış ancak yem ise yüzde 70.

Sayın Bakanım, bir beyanınız var, o da evlere şenlik, demişsiniz ki: "Çiftçi zarar etmiyor." "Çiftçi para kazanıyor." diyemiyorsunuz, "Zarar etmiyor." diyebiliyorsunuz. Oysa çiftçi, hayvancı zarar ediyor. Sayın Bakanım, çiftçi zarar etmiyor olsa neden üretimden çekiliyor? Köyler neden boşalıyor? Tarım alanları 26,5 milyon hektar alandan nasıl oluyor da 23 milyon hektara düşüyor? Çiftçi şayet zarar etmiyorsa, çiftçi borçları iktidarınızda tam 62 kat artarak 150 milyar liraya nasıl çıktı? ÇKS'ye kayıtlı çiftçi sayısı 2,7 milyon kişiden 2 milyon kişiye nasıl düştü? 700 bin çiftçi üretimi neden bıraktı? Sayın Bakan, çiftçi zarar etmiyorsa BAĞ-KUR borçlarını neden ödeyemiyor? Madem çiftçi zarar etmiyor, tarım sektöründe çalışan kişi sayısı neden günden güne azalıyor? Tarım sektöründe çalışan kişi sayısı on sekiz yılda 7 milyondan 4 milyona neden indi? Çiftçi zarar etmiyorsa şayet, Manisalı üretici neden bağlarını köklüyor, limon üreticisi neden bahçelerini köklüyor, soğan üreticisi neden mahsulünü sürüyor? Çiftçi zarar etmiyorsa, para kazanıyorsa neden icralık konumda? Sayın Bakanım, çiftçi zarar ediyor, para kazanamıyor, artan maliyetler karşısında çaresiz, tutunacak dal arıyor ancak bütçeye bakıyoruz, bu bütçe, çiftçiye "Üretme, üretirsen de bana güvenme." demekte.

Sayın Bakanım, ormanlarımıza sahip çıkamadınız, ciğerlerimiz koca yaz boyunca yandı, müdahale edemediniz; tarıma sahip çıkamadınız, çiftçiye sahip çıkamadınız, hayvancıya sahip çıkamadınız, ortalık yangın yeri; su kaynaklarımıza sahip çıkamadınız, derelerimiz kurudu, göllerimiz kurudu.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son cümlelerinizi alalım.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bütçenize bakıyoruz, inceliyoruz, görüyoruz ki derde deva olmaktan çok ama çok uzak. Anlaşılıyor ki ormanlar yanmaya, göller kurumaya, çiftçi iflas etmeye devam edecek.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sayın Bakırlıoğlu.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bu bütçenin, yapmış olduğunuz son bütçe olmasını temenni ederek saygılarımı sunuyorum.