NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, aslında, tabii, konuşuyoruz da eksiklikler var mutlaka. Ben de bir dönemdir burada takip ediyorum, devam ediyorum. Burada çok çok sert tartışmalarımız oldu -ve ikinci gün aynı şekilde başladık- çok kırgınlıklar oldu, toparlamaya çalıştık. Bir kere, burada asıl haksızlık Bakanlığa yapılmıştır. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nin Millî Savunma Bakanlığı ve 80 milyar gibi bir rakamdan söz ediliyor; sanki bir fırsatmış gibi yaratılıp konuşulmaması bu Meclise yakışmıyor, bu Komisyona yakışmıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Öyle bir durum yok, ben izah edeceğim zaten.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Talebinize itirazım yok.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Niyet bu olmasa bile, bu görünen pozisyon Meclis tarihine geçmiştir, bu da sizin oturumunuzda olmuştur. Yani saat üç gibi soru-cevaba geçtik koskoca, devasa Bakanlıkta. Belki de Bakan Beye bizim sorularımız olacaktı, eleştirilerimiz olacaktı, belki de biz onu dinleyip ikna olacaktık, bundan da mahrum olduk. Yani, belki de bizim karşı çıkacağımız argümanlar olacak. Şimdi, arkadaşlarımızın söylediği, daha önce bütün arkadaşlarımız konuşmak için çaba harcıyorlardı. Eminim şimdi, grupta konuşmayan arkadaşlarımız var, son dakikaya kadar bekliyorlar "Kim son konuşacak?" diye. Arkadaşlar, kendimize dönelim, samimi bir öz eleştiri verelim. Bu ne Komisyona, ne Savunma Bakanlığına, ne Türkiye Büyük Millet Meclisi yakışan bir tablo değil.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Çünkü amaç, özellikle muhalefetin konuşması, muhalefetin eleştirilerini dile getirmesi... Bunun çözümü neydi? Ya teamüller var. Her şey usul olabilir, usule uygun olabilir, tutanaklara öyle geçebilir ama teamül açısından ve meşru olması açısından keşke muhalefet daha fazla konuşmuş olsaydı.