KOMİSYON KONUŞMASI

ERHAN USTA (Samsun) - Ben onların üzerinde durmam.

Ya, Mehmet Muş'un -size söyleyeyim- benim açımdan bir önemi yok. On iki buçuk yıl sizin Hükûmetiniz döneminde, yirmi altı buçuk yıl alnımın teriyle... Herkes bilir ki Erhan Usta bürokraside bir markadır. Dik durmuştur, asla... Bak, Cevdet Yılmaz'a sor, ben genel müdür olduğumda uzmandı Cevdet Bey, tamam mı?

Yani, böyle şeyler yapmayın Allah aşkına. Yani yazıktır, ayıptır, kendinizi sorgularsınız, kendinizi sorgularsınız.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Burada ne demek istiyorsunuz Erhan Bey? "Genel müdürken uzmandı." derken ne demek istiyorsunuz biraz açar mısınız?

ERHAN USTA (Samsun) - Ben genel müdürdüm diyorum işte.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamam, ne demek bu yani? Bunu...

ERHAN USTA (Samsun) - İlk terfi edenlerdenim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ben de Bakanken sizi müsteşar yardımcısı atadım.

ERHAN USTA (Samsun) - Elbette.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bunu mu söyleyeyim burada yani. Bu doğru bir şey mi?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bunlar ne ya, ayıp ya, herkese ayıp.

ERHAN USTA (Samsun) - O zaten bilinen bir şey. Biz size hep "Sayın Bakanım" dedik, hiç ona yüksünmedik. Dönem arkadaşımız "Sayın Bakanım" dedik. Anlatabildim mi?

Bakın, "Utanıyorsunuz herhâlde." dediğimden çıkan tartışmaya bakın. Bakın, buradaki bütün bürokratların da vicdanına söyledim, kimsenin bir şey söylemesine gerek yok. "Utanıyorsunuz herhâlde, bakmıyorsunuz." dedim, grafik gösteriyorum Ekrem Bey, on sekiz dakika hiç bakmadı, ya hiç olmazsa...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Arkadaşlar, bu tartışmadan ben utanıyorum. Yerin dibine girdim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bu tartışmadan ben utanıyorum, yeter ya.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, bir oturur musunuz lütfen, rica ediyorum. Söz verdim, kendini savunuyor, sizin savunmanıza ihtiyacı yok Erhan Bey'in, kendini savunuyor. Oturun lütfen, lütfen...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kendimi savunmuyorum, sizi savunuyorum, Parlamentoyu savunuyorum. Utandım, utandım, ayıp ya.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hiç de öyle bir şey yapmıyorsunuz. Buradaki düzeni bozuyorsunuz sadece Erhan Bey'in sizin avukatlığınıza ihtiyacı yok, kendisi savunabilir.

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, canım, Mehmet Bey'in söylediği yanlış bir şey yok. Allah Allah! Benim lafımın ortasında tutup laf verip bana saldırtıyorsun, ondan sonra Mehmet Bey'in Parlamentonun hukukunu korumak için söylediği lafa da "Erhan Bey'e söz verdim, siz savunma..."

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Parlamentonun hukuku böyle korunmaz, kusura bakmayın.

ERHAN USTA (Samsun) - Neyse biz konumuza gelelim. Anlaşılsa da anlaşılmasa da biz konumuza gelelim. Bakın, bu ticaret hadlerini gösteriyor.