| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ve 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 18 .11.2021 |
İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.
Sayın Başkanım, Değerli Bakanım ve Bakan Yardımcılarım, saygıdeğer Komisyon üyeleri ve milletvekili arkadaşlarım, çok kıymetli bürokratlar ve basınımızın seçkin mensupları; hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Evet, gün boyu arkadaşlarımız ve Bakanımız güzel bir sunum yaptılar. Özellikle Uğur Aydemir arkadaşımız güzel bir sunum yaptı, her konuyu anlattı fakat denizcilik biraz az anlatıldığı için ben denizcilik üzerine konuşmamı yapacağım.
Hepimizin bildiği gibi, ülkemiz tarih boyu doğu ve batı arasında âdeta bir köprü konumunda olmuş, kuzeyden güneye doğru olan ticari ve ekonomik akışın da deyim yerindeyse tam ortasında bulunmuştur ve bulunmaya da devam edecektir.
Gelişmiş ülkelerin ortak özelliği, denizci kimliklerinin etkin olmasıdır. Dünyanın yüzde 71'i denizlerle kaplıdır ve tüm ülkelerin kombine ulaşımla bağlantısını temin eden en önemli unsurdur. Denizcilik sektörü uluslararası ticari taşımacılıkta en büyük paya sahip olan sektördür ve ticari faaliyetler giderek daha fazla denizlere bağımlı hâle gelmektedir.
Ülkemizin üzerinde bulunduğu özel coğrafi konumu küresel anlamda denizcilik faaliyetleri açısından avantaja çevirmek oldukça mümkündür. AK PARTİ hükûmetleri olarak bunun son derece bilincinde olduk ve göreve geldiğimiz günden itibaren bu avantajı fırsata çevirme yolunda elimizden gelen azami çabayı sarf ettik ve etmeye de devam edeceğiz.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; deniz yolu sektörünün gerek ekonomik gerekse ticari yönden faydaları saymakla bitmez. Bunlardan çok az bir kısmını özetlemek gerekirse, sunduğu taşıma maliyetleri ekonomiktir, daha az enerji tüketir, çevreyi daha az kirletir; yük ve yolcu taşımacılığının yanı sıra sunduğu diğer hizmet kollarıyla başta gemi inşa sanayi olmak üzere yeni endüstrilere kapı aralar, böylece istihdama da katkı sağlar. Bunun en bariz örneklerinden biri de denizcilik eğitimini veren 100 kurumdan yetişen yaklaşık 155.500 fiilî gemi adamıyla ülkemizin önemli istihdam yaratan alanlarından biri olmasıdır. Yetkili deniz taşımacılığı politikaları yalnızca ticari değil, kültürel zenginliğin de önünü açar, turizme de katkıda bulunur.
Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin 3 denizine 3 büyük liman yapılması denizci ülke kimliğimizi ön plana çıkarmaktadır. Bu limanlar Zonguldak'ta Filyos, İzmir Çandarlı ve Mersin konteyner limanlarıdır. Dünyanın kalbi olarak nitelendirilebilecek bir bölgede olması hasebiyle ülkemiz askerî, siyasi, ekonomik yönden güçlü bir ülke olmak durumundadır. 37'den 84'e çıkan tersane sayısı Türkiye'yi hem gemi yapımında hem de gemi sökümünde dünyanın etkin ülkelerinden biri olarak ön plana çıkarmaktadır.
Yat yapımındaki imkânlarımızın yanında, bağlama kapasitesinin artırılması da deniz turizmini geliştirmektedir. Dünyanın en kaliteli mega yatlarını inşa edebilen gemi inşa sanayimiz ulaştığı modern imkânlar sayesinde dünyada söz sahibidirler.
Ülkemiz Avrupa, Asya, Kafkasya ve Orta Doğu'yla olan eşsiz bağlantısı ve Afrika'ya komşu coğrafyasıyla kıtaların, ticaret ve enerji yollarının kültürel etkinleşmelerinin kavşağında olan bir ülkedir. Ülkemizin bu coğrafi avantajlarının en etkin şekilde kullanılması ve dünya ticaretinde büyük önem taşıyan denizciliğin geliştirilmesi ülkemizin gelişmesi ve kalkınması açısından büyük önem arz etmektedir. Bu bilinçle, son on dokuz yılda yürütülen çalışmaların temelinde denizci millet kimliğimizi ön plana çıkarmak bir strateji olarak benimsenmiştir. Bu kapsamda, denizcilik eğitim ve sertifikasyon programları yaygınlaştırılmıştır, ÖTV desteğiyle denizcilerimiz desteklenmiştir. Denetimler sıklaştırılarak Türk bayraklı gemilerin tutulma oranı azaltılmış ve beyaz listeye geçiş sağlanarak ülkemizin denizciliğiyle ilgili olumsuz algıların dağıtılması sağlanmıştır. Son on dokuz yılda yürütülen çalışmalar sayesinde tersane sayımız 37'den 84'e, sektöre yapılan ÖTV desteği 8,9 milyar TL'ye, Türk sahipli gemi filomuz 571'den 1.492'ye, limanlarımızda elleçleme yük miktarı 213 milyon tondan yaklaşık 497 milyon tona ulaşmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; ülkemiz yalnızca deniz ticaretinde değil deniz turizminde de stratejik öneme sahiptir. Bakınız, bugün Akdeniz çanağının marina kapsamında yüzde 85'ini oluşturan Fransa, İspanya ve İtalya önemlerini yitirmektedir. Bunun nedeni, bu ülkelerdeki kısıtlı yatırım alanları, Batı Akdeniz'in kirlenmesi ve işletme ücretlerinin artmasıdır. Bu da Doğu Akdeniz ülkelerini daha cazip hâle getirmektedir. Bunu ülkemiz açısından avantaja çevirmek yat limanı kapasitelerinin artırılması ve yeni yat limanlarının hizmete açılmasıyla mümkün olacaktır. Bu doğrultuda gerçekleştirilen çalışmalarla yat bağlama kapasitemiz 8.500'den 18.545'e çıkarılmıştır.
Türk denizciliği son dönemde uygulanan politikalarla 2023 hedeflerine hızla yaklaşmaktadır. 2004 yılında başlatılan ÖTV'siz yakıt uygulaması atılan adımlardan ilkidir. Böylece kabotaj taşımacılığı canlandırılmıştır. Bugüne kadar sektöre toplamda yaklaşık 8 milyar 900 milyon TL destek sağlanmıştır. "Denizci millet" sloganımızın bir uygulaması olarak toplumda deniz sevgisini yerleştirmek, deniz kültürünü yaygınlaştırmak için yurt genelinde amatör denizciliğe özendirici çalışmalar yapılmaktadır. 2003 yılında sahip olunan amatör denizcilik belgesi sayısı 74 bin iken 2021 yılı Kasım ayı itibarıyla bu sayı 885.284'e yükselmiştir, 2023 hedefimiz ise 1 milyondur.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım... Sayın Bakanım, 28 Temmuzda başlayan cumhuriyet tarihimizin en büyük orman yangınlarında yangının ilk günlerinden sönünceye kadar ekibinizle beraber yangın mahallinde bulundunuz. Özellikle Karayolları Genel Müdürlüğüyle beraber o yöredeki kara yolları şantiyelerinin hepsini bu yangın söndürmede seferber ettiniz. Yangın emniyet şeritleri, yolları açtınız ve özel sektördeki tüm imkânları da seferber ettiniz. Özellikle mobil verici istasyonlarıyla iletişime katkınız oldu, hava araçlarının yurt dışından hızla gelmesi için çok büyük katkılarınız oldu, bundan dolayı Antalyalı, Manavgatlı hemşehrilerim adına size teşekkür ediyorum.
Aynı zamanda, gerçekten, özellikle İç Anadolu'yu Antalya'ya, sahile bağlayan belli yollarımız var. Bahsettiğimiz gibi, Konya-Hadim-Taşkent -Kuş Yuvası yolu dediğimiz- zor bir yol. Orası da şantiye şeklinde, yatırıma alınmış, ihalesinin yapılmasıyla ilgili desteklerinizi bekliyoruz. Yine, aynı şekilde, Konya'dan Seydişehir-Alacabel yolumuz var. Burada Alacabel Tüneli 7.500 metre. Bu yolda da inşaatımız hızla devam ediyor. Burası Türkiye'nin en yoğun yollarından biri, oradaki çalışmalarınızdan dolayı da size çok teşekkür ediyoruz.
Yine, aynı şekilde, Konya-Beyşehir, Demirkapı dediğimiz, İbradı'dan geçen o yolumuz... O yolda da hızlı bir şekilde çalışılıyor, en kısa sürede bitireceğinize inancımız tam, inşallah 2022'nin sonunda o da bitecek. Yine, sahil yolumuz olarak yapılan Akdeniz sahil yolu... Malum, işte, biliyorsunuz Mersin çok zor bir yol. Şu anda herhâlde son ihalelerimiz de bitti, inşallah kısa sürede orası da yapılacak. Bu D400 yolumuz çok yoğun bir yol, bu yolla ilgili inşallah Antalya-Alanya otoyolunun ihalesi de yakın zamanda yapılır ve tamamlamış olursunuz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İbrahim Bey, toparlarsanız...
İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Evet, Kaş gerçekten dünyanın en güzel yerlerinden biri fakat ulaşım konusunda biraz sıkıntılarımız var. Bu konuda özellikle Burdur Bucak'tan gelen yol, Kızılkaya-Korkuteli-Elmalı-Akçay, Sinekçi Beli'den Kasaba-Kaş yolunun da ihale organizasyonu yapılacak, bundan dolayı çok teşekkür ederim.
Ben bu duygu ve düşüncelerle, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının 2022 yılı bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.