KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Değerli Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Saygıdeğer Bakanım, şahsınızda bütün heyete saygı sunuyorum.

Evet, ölümlü dünya... İmran ağabeyle yaklaşık yedi yıldır beraber çalıştık. Gördüğüm kadarıyla Mecliste muhalefet milletvekilleri de dâhil, Grup Başkan Vekilleri ona hep saygıyla yaklaştılar, hep hakkını teslim ettiler. Mühim olan, aramızdan ayrıldıktan sonra yüreğimizde bir iz bırakabilmesidir; o bıraktı, öyle gitti. Keşke hepimiz o kıvamda olsak, ona göre hareket etsek. Burada da tavrımız buna göre olmalı. Ara ara sinirlerimiz çok gergin hâle geliyor, bunu yapmamak lazım.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Başkanım, Komisyona bir beş dakika ara verilmesi çok daha iyi olmaz mı duygusal açıdan? Şu anda Meclisin bir vefatı var.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ben tamamlayayım, şey yaparız.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Rica ediyorum, bu Komisyonu ben yönetiyorum; siz "Başkan olacağım." diyorsanız, buyurun gelin oturun siz yönetin yani lütfen.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben iyi niyetle söylüyorum yani üzücü bir haber üzerine birdenbire tekrar Komisyonun teknik konulara dönmesi...

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ben konuşayım, sonra şey yaparız.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çalışmaya devam edeceğiz, biz görevimizi yapmaya devam edeceğiz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Her şeyi yanlış anlamayın ya!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Değerli Bakanım, Sayın Cumhurbaşkanımız her konuşmasında, her vesileyle bir şeyin altını çiziyor: Biz oy peşinde koşan bir kadro değiliz; bunun için yatırım yapmıyoruz, bunun için hizmet yapmıyoruz, icraat yapmıyoruz; bizim bütün yöneldiğimiz Cenab-ı Hakk'ın rızasıdır, insanların "Allah razı olsun." nidasıdır, bunun için yürüyoruz biz ve sizin Bakanlığınız bugüne kadar, şu on dokuz yıllık serencamda insanların en çok "Allah razı olsun." nidalarını yönelttiği Bakanlık olmuştur.

Katkınız büyük, bütün ekibiniz öyle, siz öyle; Bakan Yardımcılarımız, vazife alan kim varsa, burada olan, olmayan herkese minnettarız biz. Elbette ki insanlarımız taleplerini dillendirecekler. Burada bir arkadaşımız ara ara gelip yapıyor ve yüreğimizde de özel bir yer buluyor. Kim bu? CHP'li Elâzığ Milletvekili Gürsel Erol. Size önce teşekkür etti, yaptıklarınıza teşekkür etti, ardından bir talepte bulundu. Bu o kadar mübarek bir tavır ki o kadar güzel bir tavır ki bereket yöneltiyor bu.

Dolayısıyla, bu hâl üzere olmak, sırrı çözmek demek, kozmik sırrı çözmek demek, bereketin size gelmesini sağlamak demek. Ben görüyorum, burada tabii ki arkadaşlarımız var, hem bizim içimizde hem muhalefette bu kıvamda olanlar var ama zihnini bütün bütün yokluğa teksif etmiş "yok" kavramıyla düşünenler maalesef çoğunlukta; öyle olunca da burada gergin bir hava oluşuyor. Buna gerek yok, kendimizi ara ara karşı tarafın da yerine koymak durumundayız.

Ben biliyorum ki Değerli Bakanım, siz çok yoğun mesai sarf ediyorsunuz ekibinizle beraber. Bu kanun yapma süreçlerinde ekibinizle birlikte oluyoruz, oradaki hâli görüyorum. Dolayısıyla da size dönük biraz daha müşfik yaklaşmak gerekir diye arkadaşlarımıza altını çizerek söylüyorum.

Elbette ki şimdi, Sayın Kuşoğlu bana bakıyor, biz burada size dönük tenkitler getireceğiz, yapılan bütçeye dönük taleplerimizi dile getireceğiz; tabii ki bunlar yapılacak ama yaparken bir ölçü üzere olmak lazım. Onu da zaten Sayın Kuşoğlu buraya yansıtıyor; o tavır çok saygın bir tavır, böyle olmak lazım.

Bakın, ben hep söylüyorum: Arkadaşlar, talebimiz olacak. İşte, ben şimdi söyleyeceğim: Dallıkavak'ta güzel çalışmalar yapılıyor şu anda Değerli Bakanım; Allah sizden razı olsun. Ovit'i fonksiyonel kılacak bir tünel burası. Ama onun yanında Kırık'la ilgili talebimiz var; çalışılsın orası da, oraya dönük de mutlaka bir müzaheret talebimiz var.

Efendim, bizim Narman, Tortum tarafında Kireçli Tüneli var. Bunun yatırım programının içerisine alınmasını talep ediyoruz. Arkadaşım, bunu niye söylüyorum ben? Bakın, biz de milleti temsil ediyoruz, Bakanlığımıza yöneliyoruz, talepte bulunuyoruz. Böyle olduğu zaman elbette ki Bakanlık imkânları ölçüsünde bize onlar da yöneliyor. "Efendim, iktidar milletvekillerinin talebidir, öyleyse karşılık verelim, muhalefete kulak tıkayalım." Böyle bir şey olabilir mi? Biz ülkemizin her zerresine hizmet yapmışız, her noktasına.

Şimdi, Necdet Bey, eskiyle kıyas ettiğinizde, ehlivicdan olarak elinizi vicdanınıza koyup ifade ettiğiniz zaman eskiden makûs talih içerisine giren Batman ile şimdiki Batman bir mi? "Makûs talihini değiştireceğiz." derlerdi eskiden; bizim Erzurum için de bu söylenirdi, bizim o bölge için de. İşte, Bingöl Milletvekilimiz, Değerli Başkanımız, oralar için hep bu söylenirdi. Şimdi, batı ile buraların zerre kadar farkı kalmadı, hizmetler gani bir hâlde. Kim yaptı? Biz yaptık, bu kadrolar yaptı. Yeter mi? Yetmez, noksanlarımız var. Tabii ki talep edeceğiz arkadaşlar, bunları elbette ki isteyeceğiz işte şimdi istediğimiz gibi.

Ve arkadaşlar, şunu yapmak lazım, her vesile söylüyoruz biz: Yapılana dönük müspet bir bakış açısı koyma. İzmir Milletvekili Yaşar kardeşim, biraz önce Cemal Bey bana söyledi; İZBAN diye bir şirket üzerinden İzmir'de yapılan çalışmalar var, Bakanlığımız yapmış. Selçuk ile Bergama arasında banliyö treni, bütünüyle Bakanlığımız ihdas ediyor ama Büyükşehir Belediyesini yüzde 50 ortak yapıyor. Böyle bir yaklaşımımız var. "Efendim, İzmir Belediyesi CHP'nin, öyleyse onu dışlayalım." gibi bir tarzımız hiç olmadı ki bizim. Olmadığı için Cenab-ı Hakk'ın inayetine mazhar oluyoruz, onun için milletimizin desteğiyle kuşanıyoruz.

Değerli arkadaşlarım, özellikle ara ara söylüyorum, ben biliyorum ki kulak tırmalayıcı da oluyor ama bir kardeş olarak söylüyorum, kardeşane bir tespit ve teklif. Nedir o? Bizim yöneldiğimiz şekle bir bakın -"taklit" dediğimde şimdi Garo kızacak ama- onu takip edin. Onu takip ettiğinizde samimi söylüyorum ki güzel bir hâl çıkacak inşallah.

Ben, Ulaştırma Bakanlığı bağlamında yapılan tenkitleri talepler noktasında düşünüyorum ama "Yapılanlar kötüdür." diyen bir milletvekili varsa onun da kötü niyetli olduğunu burada kayda geçiyorum.

Güzel Bakanım, burada, tabii, hep sizden bahsettik. Bilgi Teknolojileri Kurumumuz var -çok nitelikli bir kardeşimiz bu işin başında- orada da çok ciddi çalışmalar yapılıyor. Mesela, İçişleri Bakanlığıyla özellikle bu dijital imzayla ilgili özel bir çalışma yapılmış. Bundan sonra nüfus cüzdanları o imzayı da havi olacak. Öyle miydi Başkanım? Her alanda güzel işler yapıyoruz. Bakanlığınızın farklı kurumlarında da bunlar yapılıyor. Bundan dolayı da minnettarlığımız var.

Şimdi, Durmuş Yılmaz Beyefendi "Biz tabii ki teşekkür ederiz ama minnet duymayız." gibi bir şey söyledi. Eyvallah, ben ona katılıyorum. Bu kurum yani şu an Ulaştırma Bakanlığı ve bağlı kurumları millete hizmet için vazife yapıyor. Bir minnettarlık filan anlamında değil ama hak teslimi anlamında Cenab-ı Hakk'ın inayetine mazhar olabilme anlamında teşekkür etmek lazım; bunu söylüyoruz biz. Yani Durmuş Yılmaz Bey öyle söyledi ya, biz hiçbir zaman "Minnet duyun." filan, hayır... Biz milletimize medyunuşükranız; tam tersi, milletimize ne yapsak azdır diyoruz. Sevgili Bakanım da bunu söylüyor, sunumunda da bunu havi kayıtlar vardı "Noksanları izale edeceğiz." dedi. Dolayısıyla da bu hâli devam ettireceğiz Güzel Bakanım. Yani kıvamınızı biliyorum, niteliğinizi biliyorum, yüreğinizin temizliğini ben biliyorum. Bütün ekibiniz öyle; işte Enver Bey öyle, Selim Bey'le biz zaten beraber çalıştık, Fatih Bey çıktı. Arkadaşlarımızın hepsine ama hepsine çok teşekkür ediyoruz.

Güzel Bakanım, bizim Erzurum'a dönük müzaheretinizi hususen talep ediyoruz. Bu Narman-Oltu arasındaki Kireçli Tüneli çok çok önemli, yatırım programı içerisine alınırsa Değerli Bakanım, ona da ayrıca medyunuşükran kalırız.

Bütçemiz hayır uğur getirsin inşallah.

Teşekkür ediyorum.