KOMİSYON KONUŞMASI

SEVDA ERDAN KILIÇ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Bakan, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Adalet Bakanlığı ve diğer kurumların bütçelerinin ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum fakat Adalet Bakanlığına ayrılan bütçenin genel bütçe kanun teklifi içindeki payının yüzde 1,76 olmasını da kabul etmek gerçekten mümkün değil. Adalet mülkün temeliyken, ekonomi, dış politikadan tutun da hemen hemen her şey adalet sistemine bağlıyken bu kadar küçük bir yer alması hakikaten çarpık bir bakış açısını yansıtıyor bize göre.

Sayın Bakanım, geçtiğimiz günlerde İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerine çok güzel bir konuşma yaptınız, hepimiz takdir ettik. Onlara "Demokrasinin en büyük kazanımı muhalefettir." dediniz, "Statükoya teslim olmayın, gerekirse köprüyü geçmeyin; köprüyü geçip onurunuzu zedelemeyin." gibi çok doğru ifadelerde bulundunuz. Gerçi, bugüne kadar hep temiz bir dil kullandınız, bu yüzden çok teşekkür ediyoruz; sabahki konuşmanız da öyleydi, hakikaten güzel konuşmalar yapıyorsunuz ama Sayın Bakan, maalesef son on dokuz yıldır ülkemizde hukukun uygulanması pek böyle anlattığınız gibi olmadı.

Sayın Bakanım, hâkim ve savcıların bağımsızlık ve tarafsızlıklarının dayanağı özlük hakları ve mesleki güvencelerinden kaynaklanıyor. Ancak ülkemizde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı maalesef kâğıt üzerinde kaldı. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı için hâkim ve savcılar ile yargı çalışanlarının özlük haklarının muhakkak güçlendirilmesi gereklidir. Eğer yargı mensupları ay sonunu düşünürlerse sağlıklı kararlar alamazlar. Malum, ülkemizin ekonomik durumu da ortada.

Ayrıca, adliyelerde de çok yoğun ve yıpratıcı bir çalışma var. Kamu kurumlarında çalışan personelin yaptığı işin niteliği ve önemi, iş yoğunluğu, iş gereklerinin meydana getirdiği psikolojik travmalar ve yıpranmalar var. Mesai sonrası dinlenme saatlerinde de çalışmalar yapılması gerekiyor. Adalet Bakanlığına bağlı olarak çalışan personelin diğer kurumlara göre ruhen ve fiziken daha fazla yıprandığı gerçekten net ve ortada. O yüzden, muhakkak iyileştirilmesi gerekiyor.

Yıpranma payıyla ilgili Bakanlığın bir çalışması var mı?

Malum, 3600 ek gösterge ülkemizin gündeminde. Adliye çalışanlarıyla ilgili böyle bir çalışma yapıyor musunuz?

Ayrıca, temmuz ayında "Yıl sonunda bin hâkim ve savcı alınacak." demiştiniz. Şu ana kadar bir çalışma yapıldı mı? Kaç kişi alındı şu güne kadar?

Ayrıca, cezaevi personelinin de çok sorunu var Sayın Bakanım. Hep personelin üniforması konuşulur ya da kurum içi sorunlar ama cezaevi personelinin asıl sorunları biraz da görmezden geliniyor. Onların özlük haklarından tutun da lojmanına, sivil personelin kıyafet yardımından taban aylığındaki iyileştirmeye kadar birçok ihtiyacı var. Örneğin benim ilimdeki Aliağa Ceza İnfaz Kurumunda 2 bin personel çalışıyor fakat lojman 500 hanelik ve lojmanlarda da beş yılda bir sıra geliyormuş. Ciddi bir sorun ki tek maaşla geçinmeye çalışan bu ülkenin bu şartlarında cezaevi personeli çok yüksek kiraları da ödemekte zorlanıyor. Bu yüzden cezaevi personelinin de taleplerini buradan size iletmiş olayım.

Ayrıca, ülkemizin kanayan yarası biliyorsunuz kadın cinayetleri. Kadına karşı şiddet ve bu konuda kadına şiddetin ayrı bir suç olarak tanımlanması, indirim sebeplerinin uygulanmaması ve ısrarlı takibin ayrı bir suç olarak tanımlanmasına ilişkin Bakanlığınızın bir çalışması var mı?

Son sözüm, Rabia Naz Vatan, Burak Oğraş, Volkan Beyhan, Ali Emir, Mehmet Doğan Köksal gibi şüpheli çocuk ölümlerine dair çocuklarımızın katilleri ne zaman cezalandırılacak ve acılı ailelerin, tüm kamuoyunun yüreğine bir nebze de olsa adalet ve vicdanlar açısından ne zaman su serpilecek diyor, tekrar bütçenin hayırlı olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum, emeklerinize sağlık.