| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ve 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ile Sayıştay tezkereleri a)Cumhurbaşkanlığı b)Millî İstihbarat Teşkilatı c)Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği ç)Diyanet İşleri Başkanlığı d) Devlet Arşivleri Başkanlığı e)Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı f)Strateji ve Bütçe Başkanlığı g)İletişim Başkanlığı ğ)Savunma Sanayii Başkanlığı h)Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ı)Yatırım Ofisi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 26 .11.2021 |
ERHAN USTA (Samsun) - Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Tasarruflu kullanacağım.
Şimdi, bu 5'inci ve 6'ncı maddeler aslında önemli maddeler, maalesef bu maddeler de istismar edilen maddeler. Bakın, 5018 sayılı Kanun çıkarıldığında gerçekten, bu ödenekler arası, tertipler arası aktarma, kurumlar arası aktarma, ilave ödenek konuları son derece sıkı sıkıya bağlanmıştı fakat sonradan hem kanun değiştirildi hem de bütçe kanunlarıyla buralar çok ciddi esnetildi. Aslında, şu anda baktığımızda hakikaten 5018 sayılı Kanun'un bu anlamda yani buradaki maddeler bağlamında yapmamızın hiçbir anlamı kalmadı. Bakın, bu uygulamalar başladıktan sonra da mali disiplinden ciddi şekilde taviz verildiğini de rakamlardan görebilirsiniz.
Şimdi, ben işte, 90'lı yılları hatırlıyorum; 90'lı yıllarda enflasyon dönemi... Tabii, bütçe rakamları tutmuyor, enflasyon hızlı geliyor, ek ödenek ihtiyaçları oluyor. Her defasında, şu Türkiye Büyük Millet Meclisine gelinir ve ek ödenek kanunu çıkarılır; o kanun çerçevesinde ilave bir harcama ihtiyacı olursa, öyle harcanırdı. Şimdi, biz, AK PARTİ hükûmetleri döneminde, yasal bir zorunluluk olmasına rağmen bu uygulama kalktı; böyle bir şey yok yani hukuk dışına çıkan bir işlem yapıyoruz.
Şimdi, mesela, 2020 yılı değil mi? Normal şartlarda şu Parlamentonun şunu söylemesi lazım: "Kardeşim, bütçe yapma hakkı benim hakkımdır. Siz benim hakkıma 2020 yılında 95 milyar lira tecavüz etmişsiniz. Ben bu kesin hesabı geçirmiyorum." demesi lazım arkadaşlarımızın çünkü 95 milyar lira ilave harcama var. Bu, Sayıştayın sabitlediği bir rakamdır ama bu Parlamentoya herhangi bir -bir kuruşluk dahi- ek ödenek için gelinmedi. Şimdi, 2021 yılı bütçesinde önümüze gelen... Bakın, arkadaşlar, 2022 bütçesini getirirken malum, 2021'in de tahminlerini getiriyorlar. Biz Parlamento olarak geçen yıl Hükûmete merkezî yönetim bütçesi kapsamında 1 trilyon 346 milyar liralık yetki vermişiz, "Bunu kullanabilirsiniz." demişiz. Bugün bizim önümüze gelen tahminlerde bu, 1 trilyon 506 milyar lira yani tam 160 milyar lira, bir de gözümüzün içine baka baka "Biz sizin verdiğiniz yetkinin üzerinde 160 milyar lira kullanacağız ve bu iş için, izin için size de gelmeyeceğiz kardeşim." diye söylüyor yürütme organı bize.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Tek seferde istiyor.
ERHAN USTA (Samsun) - Efendim?
"Her seferinde..." "Tek seferde..." ne?
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - Yani sizin verdiğiniz yetki çerçevesindedir kullandığımız şeyler.
ERHAN USTA (Samsun) - Kardeşim, şimdi şunu söylemeye çalışıyorum, yanlış mı anlatıyorum kendimi Orhan Bey? Yani bu olabilir, idarenin ihtiyacı olabilir, önceliği değişmiştir, arızi bir durum ortaya çıkmıştır; arıziler için zaten yedek ödenek var yani 8-10 milyar liraya kadar olanı idare edebiliyor ama 160 milyar lira ya... Verdiğimiz ödeneğin yüzde 14'üne falan geliyor; o kadar üzerinde bir ilave harcama yapılıyor, "Yapacağım." diyor ve bunun için Parlamentoya gelinmiyor. E, bütçe hakkı Parlamentonundur. Hadi, oralarını da geçtim, bu, ciddi bir mali disiplinsizlik yaratıyor. Bakın, demokrasisini beğenmediğimiz -onu söylemeye çalışıyorum- 90'lı yıllarda bir kuruş üzerinde harcanamazdı. Harcama ihtiyacı olduğunda buraya gelirdi çünkü... Ben uzman olarak o işlerle uğraştım yani şurada, bizim arkadaşların o yaptığı işleri o zaman da biz yapıyorduk. Her defasında bu Parlamentoya gelinirdi, ihtiyaç olduğunda alınırdı yetkisi; ondan sonra idare gider harcamasını yapardı. Bakın, böyle bir şey kalktı. Açık hüküm var ya -şurada bakın- 5018 sayılı Kanun diyor ki: "Kamu idareleri bütçelerinde yer alan ödeneklerin üzerinde harcama yapamaz. Toplam harcamayı da geçemez."
Şimdi, burada bir de ne istismarı yapılıyor? İşte, şu aktarma veya yedek ödenek... Tabii, doğrudan bunu yapamıyorsun, önce yedeğe çekiliyor, ondan sonra yedekten de istediğiniz yere veriyor. Az önce bir milletvekili arkadaşımız da söyledi yani 175 milyar lirayı istediğiniz yerden alıp istediğiniz yere verebiliyorsunuz. Ya, o zaman, hakikaten biz niye bir aydır uğraşıyoruz? Niye uğraşıyoruz ya? Bir günde verelim bir yetki, bir gün gelelim, oturalım; toplamını, genelini konuşalım. İdare ondan sonra istediği şekilde harcasın, etsin; ödenek aşmak gerekiyorsa aşsın, bunun için de herhangi bir şekilde kendisini sorumlu hissetmiyor ama burada suçlu olan bence idare değil. Tamam, idare, kanunun hükümlerine uymamakla, kanunu çiğnemekle suç işliyor belki ama esas onlara bu imkânı veren, bu şeylere "evet" diyen sizlersiniz değerli arkadaşlar. Şimdi dolayısıyla bunu yapmaktan vazgeçelim. Bakın, yani idareye şunu tavsiye etmek lazım: Verdiğimiz ödeneklere bağlı kalın ve bunları 5018 sayılı Kanun'un orijinal hâline döndürüp aktarmaları, şunları, bunları mümkün olduğu kadar kısıtlamak lazım. Böyle olunca ne oluyor? Mesela az önce ben diyorum ki... Harcama kalemini tek tek saydım değil mi? Değişen makro göstergelerden dolayı bu harcamalarınız artacak. İdareci önemsemiyor "Nasıl olsa ben istediğim kadar ilave ödenek yaratabiliyorum, ilave para harcayabiliyorum." diyor. Dolayısıyla hakikaten bütçe yapmanın bir anlamı yok. Kendimize de bu anlamda eziyet ediyoruz. Bunlardan vazgeçmek lazım. Bunlardan vazgeçilirse olacak olan nedir? Mali disiplin açısından bu uygun olur. Bakın, 3-4 milyon kamu görevlisiyle çalışıyoruz. Dolayısıyla yani bunların önlerine disiplinli bir bütçe koymak lazım.
Bir de Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı benim bir tavsiyem var. Yani bakın, kuruluş bütçeleri var, sıfır tabanlı bütçe yapmıyoruz maalesef. Her yıl işte belli miktarlarda hiçbir şey olmazsa deflatör kadar yani enflasyon kadar bütçe ödenekleri artırılarak giden bir şey var. Şimdi, bürokrasi şöyle uyanıklık yapar, mesela Dışişleri Bakanlığı... Bir tane olay anlatayım ben size. Şimdi Dışişleri Bakanlığının bütçe ödeneğini verirsiniz tamam mı? Bunları çok tartışırdık biz, hep engel olmaya çalıştık ama Maliye bir şekilde alırdı. Verirsin bütçe ödeneğini bir önceki yıla göre ne kadar deflatör yani enflasyon ne kadar? Yüzde 15. Bir miktarda büyütürsün, yüzde 15 artırırsın. Ondan sonra gelirler derler ki: "Efendim, bu sene Dışişleri Bakanlığı taşınacak. Dolayısıyla çok ciddi bir mefruşat giderleri var. Onun için ilave -atıyorum işte- 100 milyona ihtiyaç var. Şunlar şunlar olacak, onun için 50 milyona ihtiyaç var." Onlar baza girer, ondan sonra gelecek yıl ödenek aldıklarında o taşınmadan dolayı bir defalık olması gerekeni de baza koyar, onun üzerine tekrar deflatör kadar artış ister.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - Bütçe rakamlarına bakarsanız onu görürsünüz.
ERHAN USTA (Samsun) - Bu, emin olun, bakın, siz... Ya, ben yirmi altı yıl bu bütçeyi yaptım. Yani şu an nasıl yapıldığını bilmiyorum ama bu usulün değişmesi için bir neden yok, aynı kişiler yapıyor; aynı Hükûmet aynı kişiler yapıyor.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - İbrahim Bey aynı değil ama.
ERHAN USTA (Samsun) - Yani İbrahim Bey aynı değil tabii, İbrahim Bey başka işlerde, teşvikte çalıştı daha çok.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Usta...
ERHAN USTA (Samsun) - Ya, o zaman Allah aşkına.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - Biz hiçbir şey bilmiyoruz yani.
ERHAN USTA (Samsun) - Efendim, size hiçbir şey... Yani siz "Bu yirmi altı yıllık geleneği değiştirdim." mi diyorsunuz?
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Tasarruf sözü almıştım ama uyamadık.
ERHAN USTA (Samsun) - Tasarruf sözü... Ben tasarruf edeceğim de Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı beni tahrik ediyor.
Bir tane örnek verin Allah aşkına bize. Bakın, bunlar hep baza girer ve hep o bazın üzerine yani her yıl Dışişleri Bakanlığı taşınacakmış gibi ilave ödenek alınır. Tamam mı? Dolayısıyla benim önerim şu. O zaman bunu yaptığınız iş gibi bir defa bir sıfır tabanlı bütçe yapın. Gereksiz, önceliğini yitirmiş, bütün harcama programlarını bir gözden geçirmeniz lazım. Bakın, biz bunu hep yapalım diye önerdik. Tamam mı? O zaman da önerdik. Şimdi bütçe tek bir elde, bunu yapma imkânınız var. Yani bunu bir Strateji ve Bütçe Başkanlığı yapabilir sıfır tabanlı bir bütçe. Bütün ihtiyaçlar baştan tespit edilsin bütün harcama kalemleri. Maliyedeki arkadaşlar çok kabiliyetli, ben hepsini çok takdir ediyorum, hepsiyle çalıştık, biliyorum, hakikaten bu yapılabilir, önerim o, sıfır tabanlı bütçe yapılsın Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve göreceksiniz, birçok kalemde tasarruf edilebildiğini göreceksiniz.
Teşekkür ediyorum.