KOMİSYON KONUŞMASI

ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim.

Şimdi, tabii, bu tartışmayı aslında, ben uzatmaktan yana değilim ama...

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, şimdi, hakikaten, mesele öyle değil, bakın, şehir hastanesinde... Bunu Sağlık Bakanlığında detaylı konuştuk, rakamlarla konuştuk, 13 tane şehir hastanesi devreye girdi ve bu 13 tane şehir hastanesinin 18.253 yatak kapasitesi var. Bunun karşılığında, 52 tane irili ufaklı hastane devre dışı bırakıldı ve onların yasak kapasitesi 19.500, yani şehir hastanelerinden sonra bizim yatak kapasitemiz bin yatak düştü; bu bir. Yani "Covid'de ne yapacaktık?" diyorsunuz da, bu bir.

İkincisi, ebe, hemşire sayısı, doktor sayısı... Nihayetinde, insan tedavi edecek, binalar tedavi etmiyor. Tamam, şehir hastanelerinin otelcilik hizmeti anlamındaki, konfor anlamındaki şeyleri elbette oralarda daha iyi; onlara bir şey dediğim yok ama orada ebe, hemşire, doktor sayısında... Normal trendin dışında "Şehir hastanesi açtık." diye 1 doktor fazla alındı mı; alınmadı. "Yatak kapasitesi düştü." bile diyorum. Biz bunu Sağlık Bakanlığına söyledik, hayır, Sağlık Bakanlığı bunu...

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - Hasta kapasitesi ile yatak kapasitesi arasında fark var.

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, daha konforlu yatakta yatması...

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI FUAT OKTAY - Aynı değil onlar...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, şimdi...

Dur, ben kendimi ifade edeyim.

(Uğultular)

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır efendim, olur mu? Hayır, abi, bunun rakamını söylüyoruz ya.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu aşamada, aslında, bu ikili diyalog usulümüz yok. Görüşünüzü ifade ederseniz...

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - 52 tane hastane devre dışı bırakıldı. Bakın, ben bunun aynısını iddia ettim, Sağlık Bakanlığı bize bunun karşılığında "Yok, öyle değil." diye herhangi bir şey söylemedi.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ya, ne diyecek? Sabahtan beri konuşuyoruz zaten, siz bunu dinlemediniz ki.

ERHAN USTA (Samsun) - Abi neyi dinlemedik?

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Ekrem Bey, hesaplar doğru değil; şehir hastanelerinin maliyetleri çok yüksek.

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, 13 tane şehir hastanesi... Allah Allah!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar...

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, rakamlarla söylüyoruz; 13 tane şehir hastanesinin devreye alınmasından dolayı 18.253 kapasite oluştu... (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Söz hakkı Sayın Usta'da, lütfen...

ERHAN USTA (Samsun) - ...ancak bu şehir hastaneleri yapıldı diye 52 tane hastane devre dışı bırakıldı, bunların yatak kapasitesi 19.500. Bana bunun karşılığında... (AK PARTİ sıralarından "Öyle değil." Sesi)

ERHAN USTA (Samsun) - Yok, "Öyle değil." değil.

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamam, size de söz vereceğim.

ERHAN USTA (Samsun) - Bunun karşılığında bana rakam getirin. Dolayısıyla personel sayısında doktor, ebe, hemşire, bilmem ne sayısında sağlık...

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Erhan Bey, o binaların yaş ortalaması 49, bizim, şu andaki binaların yaş ortalaması 13.

ERHAN USTA (Samsun) - Abi, o ayrı bir şey.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - 49...

ERHAN USTA (Samsun) - Bak, ya, Ekrem Bey, niye benim dediğimi anlamıyorsunuz. Yani o bina yıkıldı mıydı? Şimdi, personel... (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, söz hakkı Erhan Bey'de. Lütfen, izin verin, fikirlerini ifade etsin.

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, bakın, şimdi, çok batak bir projeydi. Bakın, gecenin bu saatinde sert konuşmak istemiyorum. Şehir hastaneleri... Yani "kapitülasyon" sözü burada az geliyor ama gerginlik olmasın diye güzel güzel izah etmeye çalışıyoruz. Arkadaşlar, emin olun, böyle. Ya, rakamla söylüyorum ya! Ya, ödenen paralar ortada arkadaşlar, ödenen paralar ortada. Şuna itiraz eden var mı? Şehir hastaneleri için verilen paralar milyar dolar cinsinde ortada işte, bütçe dokümanlarından alınmış rakamlar, başka bir yerden söylemiyoruz ki. İbrahim Bey söylesin bize, toplam yatırım tutarı ne? Yani şu anda zaten yatırım tutarının fazlasını biz şu anda verdik diyorum. (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sükûneti sağlayalım. Bir hatibe söz verdim, rica ediyorum...

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Yani "Bundan sonra vereceklerimizin tamamı işletme maliyeti." diye bir şey söylenebilir mi? Onun da daha bir sürü yan gelirleri var. Ya, bunların hepsini çalışıp da söylüyoruz ve bana şu...

Bakın, yine, Durmuş Bey'in dediği gibi, biz projeye karşı değiliz, bu projelerin çok pahalı yapılmasına karşıyız. Arkadaşlar, aşırı pahalı bunlar; lütfen, bunlara itiraz etmeyin, aşırı pahalı bu projeler ve Covid'le bunu ilişkilendirmek kadar yanlış bir şey olamaz. Yani Covid'de ne doktor sayımız artmış ne ebe sayımız artmış ne hemşire sayımız artmış ne yatak sayımız artmış, "Bunlar olmasaydı biz Covid'de biz ne yapardık?" deyip insanların bu sıkıntılı durumundan faydalanmaya çalışmayalım. Covid bu işi meşrulaştırmaya yetmez arkadaşlar.

Şimdi, Osmangazi Köprüsü meselesinde... Bakın, Sayın Oktay, geçen yıl bütçede aslında bizim iddialarımızdan bir tanesini... Bu, tutanaklarda var...

(Uğultular)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sükûneti sağlayalım.

ERHAN USTA (Samsun) - Uğur Bey, tutanaklarda da var bu. Genel Kuruldaki konuşmasında iddialarımızdan bir tanesini kendisi teyit etti. O iddia neydi? Yani yine o detaylara girmek istemiyorum da, bu Osmangazi Köprüsü'nün normal şartlarda işletme süresi on beş yıldır ama yapımında şöyle bir hüküm konuldu... Bu hüküm de ne zaman konuldu biliyor musun? İhaleden sonra konuldu, ben bunları burada anlattım. İhaleden sonda konulan hükümle, Osmangazi Köprüsü yolları yapılmaksızın, yolları olmadan üç yıl sekiz ay önce devreye alındı. Üç yıl sekiz ay içerisinde burada ödenen para 2,1 milyar dolar arkadaşlar. Sayın Oktay dedi ki: "Ya, bunun hepsi Hazineden ödenmedi." Biz, zaten işin Hazineden ödenen veya milletin ödediği tarafında değiliz; bakın, biz, oradaki o ihale kapsamında firmanın elde ettiği geliri konuşuyoruz. Bunun normal yatırım tutarı 1,2 milyar dolar. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Osmangazi Köprüsü için söylüyorum, 1,2 milyar dolar yatırım tutarı. Kalan 2,3 derken, kalanı işletme maliyetleri, ağır bakım onarım giderleri ve finansman giderleri. Bunların hepsini koyuyoruz, biz hesap adamıyız, bunların hesabının hepsi belli, uluslararası standartları belli zaten; finansmanı belli, şeyi belli.

Bakın, 2,3 milyar dolar, on sekiz yıl dokuz ay boyunca bütün maliyetlerin -dediğim gibi, finansman gideri, yatırım gideri, ağır bakım onarım gideri ve işletme giderlerinin- toplamı 2,3 milyar dolar. Ya, biz bunun 2,1 milyar dolarını ihaleden sonra yaptığımız kıyakla adamın cebine koyduk; aldı 2,1 milyar dolarını, on beş yıldan ilave verilen sürede aldı ve bakın, bu, Sayın Oktay tarafından tutanaklarla teyit edilmiştir. Söylediği şey ne? "Hepsini hazine ödemedi, o kadar hazineden ödenmedi." Biz hazineden ödenen kısmında değiliz, biz ekonomiye getirdiği toplam yüke ve müteahhidin cebine giden paraya bakıyoruz.

Toplamını da o zaman tekrar söyleyelim: Bakın, Osmangazi Köprüsü'nün toplam bütün maliyeti 2,3 milyar dolardır, garanti edilen gelir 13 milyar 15 milyon dolardır, şu andaki Amerikan enflasyon tahminlerine göre, IMF tahminlerine göre. Çünkü 35 dolarla başlayan proje, arkadaşlar, -2035 yılındaydı zannediyorum bitişi- kaç dolarla bitiyor biliyor musunuz? 62 dolarla bitiyor, 62 dolarla. 62 doları vatandaştan alıyor muyuz? Bugün aldığımız 150 lira, dolar cinsinden almış olsak 550 lira civarında para almamız lazım. Geçen araç başına, bakın... Ulaştırma Bakanı diyor ki: "Sayıyı tutturduk." Ya, tutturursunuz sayıyı tabii arkadaş, alman gereken paranın dörtte 1'ini alıyorsun, dörtte 3'ünü hazineden ödüyorsun. Hadi Hazine şu, bu, onu da geçtim ama bu yatırımcının alacağı toplam para 13 milyar dolar arkadaşlar, bütün maliyeti 2,3 milyar dolar. Ya, vicdanınıza havale ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kaç yıl oldu burayı açalı?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, ikili diyaloglarla bitiremeyiz.

ERHAN USTA (Samsun) - Dört yıl oldu.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Her geçen gün sayı artacak zaten.

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, ben ne diyorum arkadaş. Beni çıldırtma Allah aşkına ya! Ben ne diyorum, sen ne diyorsun! "Sayı tuttu." diyorum, "Sayı tutmadı." diyen yok ki ya! "Sayı tuttu." diyorum. "Sayı nasıl tuttu." diyorum!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Uğur Bey, söz talep edin, söz vereyim, siz de konuşun.

ERHAN USTA (Samsun) - Uğur Bey, lütfen ya! Yapmayın Allah aşkına! Abicim, sayı tuttu ama 150 lirayla geçiriyoruz; 550 lira, 400 lirasını cebimizden ödüyoruz. Sayı böyle tuttu ve garanti edilen toplam geliri 13 milyar dolar. (Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

Bakın, şimdi, burada, benim önümde de var rakamları. Ulaştırma Bakanı, bize bununla ilgili bir... Burada tam vermedi de işte, ben CNN Türk'e çıktığında ekran görüntüsünü aldım. Tamam mı? Kendi rakamları üzerinden de burada yapılan vurgunun boyutunu vurguladım ben. Nasıl oldu, biliyor musunuz? Bakın, burada hesap yapılıyor, her şeyin finansman gideri, bilmem neyleri konuluyor ama gelir tarafına gelince bütün hesap 35 dolar üzerinden yapılıyor. Niye 35 dolardan yapıyoruz? En sonunda, 62 dolara kadar bu adama biz ödeme yapacağız; ya vatandaştan alacak ya benden alacak; problem değil, ben kârlılığını, müteahhidin aldığı parayı izah etmeye çalışıyorum size. Yani bakın, sadece 35 dolarla... 35'ten başlayıp 62 dolara giden ortalaması 47,4 dolar arkadaşlar. Uzman gibi excel üzerinde çalışarak konuşuyoruz. Bu farkı koyduğunuz zaman 4,6 milyar dolar zaten... Ulaştırma Bakanlığının bize verdiği hesap yanlış yani o diyor ki: "12,9 milyar dolarda baş başa geliyor yani makul kârı var." diyor. Ya, sadece geçiş ücretlerindeki revizeden dolayı... Bakın, bütün bürokratlar burada.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son cümlelerinizi alalım lütfen.

ERHAN USTA (Samsun) - Tamam bitiyorum.

Ben, bunu konuşma meraklısı olduğum için değil ama konuştuğum diğer arkadaşların duymuş olması... Ama bugün, herkesin vicdanına havale ediyorum; Allah rızası için bakın şunlara ya! Bu, milletin parası nihayetinde ve bu parayı çoluğumuz çocuğumuz, torunlarımız ödeyecek bizim; demeye çalıştığım şey o.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz bitmiştir.

ERHAN USTA (Samsun) - Burada ciddi bir problem var ve bu problemi siz bugün aşabilirsiniz. Ha, siz aşmazsanız, gelecek hükûmetler zaten bunu aşacak ve bunun altında imzası olan herkes de bunun hesabını verecek, ondan da hiç kimsenin şüphesi olması.

Teşekkür ediyorum.