| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ve 40 Milletvekilinin Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4018) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 16 .12.2021 |
UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, sayın Komisyon üyeleri, Komisyon dışından gelen diğer milletvekilleri, Sayın Bakan Yardımcıları, değerli bürokratlar; ben de sizleri saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle tabii, değerli milletvekilleri ifade ettiler, ben de bir kez daha kayda geçmesi için söyleyeceğim. İskenderun, Mersin ve Antalya gibi Türkiye'nin en önemli limanlarının bulunduğu 18 limanın işletmesinin kırk dokuz yıldan kısa olan sözleşme sürelerinin ihalesiz olarak kiminde on dokuz yıl, kiminde değişen sürelerle 2046-2067'ye kadar uzatılmasının önü açılmakta. Bu, hem Anayasa'ya aykırı hem de kamu yararına aykırıdır, o yüzden bu maddenin çıkarılması gerekir; önce bunu ifade edeyim ama buraya gelme amacım...
Teşekkür ederim söz verdiğiniz için, az önce yoktum, sağ olun, bir kez daha söz verdiniz.
Paketin içinde olan değil, olmayan bir hususla ilgili geldim ve hepimizin yakından tanıdığı dostlarımız gönderdi beni. Kim onlar? Onlar Anadolu'daki, her birimizin illerindeki yerel kanallar ve yerel gazeteler, onlar gönderdi. Hepsinin de tek bir sorusu var, tek bir sıkıntısı var. Anadolu basını, inanın, feryat ediyor. Tabii ki neden olduğunu, yaşananları hepimiz biliyoruz. Türkiye'de şu anda uyduya çıkıp yayın yapabilen yaklaşık 45 kanal var ve döviz kurlarındaki bu oynaklık, ekonomi yönetiminde yaşanan buhran, şu ana kadar sadece geçtiğimiz birkaç hafta içinde İzmir'de, Bolu'da, İstanbul'da 5 yerel kanalın kararmasına neden oldu. Ve bu kanalların genel olarak bizden, bu Komisyonumuzdan ve Meclisimizden beklentisi TÜRKSAT'ın uydu kiralarına ilişkin. TÜRKSAT her kanaldan yaklaşık 7.500-9.000 bin dolar civarında bir kira bedeli alıyor, bu kira bedelinin sabitlenmesi ve TL'ye dönüştürülmesi yönünde bir talepleri var. Bu, anlık talep şu anda. Her biri yaklaşık 30-40 kişi; hepiniz tanıyorsunuz şehirlerinizdeki kanalları. 30-40 emekçi var buralarda; işte muhabiri var, tekniği var, idaresi var, vesaire. Ama bir tarafı istihdam yani "Bu insanları istihdam edemeyiz." diyorlar, bir tarafı da bizlerin hem kendi burada yaptığımız faaliyetleri illerimize iletmemiz hem de onların derdini buradan, millet Meclisinden milletimize aktarmamız. Yani halkın haber alma hakkı, basın özgürlüğü tehlikede değerli milletvekilleri. Anlık talep -dediğim gibi- kiraların mutlak suretle bir kere TL'ye çevrilmesi, sabitlenmesi.
Bir başka sıkıntı var ki bunda da sonuna kadar haklılar. "O da ne?" derseniz, bildiğimiz, hepimizin akşamları, gündüzleri izlediği ulusal kanallar var, bir de bahsettiğim Anadolu'nun sesi olan yerel kanallar var. Şu andaki uygulama, RTÜK'ün uygulaması ulusal, yerel, "Az izleniyor, çok izleniyor." demeden hepsini aynı kategoriye sokmakta. O yüzden, onlar bu konuda bu adaletsizliğin ortadan kaldırılmasını talep ediyorlar. Ve bu kanun teklifinde imkân olursa -keşke buraya konulmuş olabilse- mutlaka bir ayrım getirilmesini yani şehirlerinin haberini yapan, yerelin sanatını, kültürünü vesairesini korumaya çalışan bu kanalların korunması için RTÜK'ün artık bu ayrımcılığı yani ulusal kanal ile yerel kanal ayrımını ve bunlardan alınacak paraları düzenlemesi gerektiğini söylüyorlar ve bizden talep ediyorlar. İstekleri de sabit bir şekilde Türk lirası cinsinden. "Tamam, enflasyona endeksli olarak artabilir ama Türk lirasına döndürülsün bu yoksa biz bu paraları ödeyemeyeceğiz." diyorlar. Mesela, bu ay ödemesi gereken 9.500 dolar; kendi şehrimdeki birine sordum "Her ay 9.500 dolar ödüyoruz." diyor ve artış onları hakikaten sürdürülemez noktaya getirmiş durumda.
İkinci bir talepleri yapılabilirse Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım: Biliyorsunuz, Basın İlan Kurumu yazılı basına destek veriyor; şehirlerimizdeki Anadolu gazetelerine ve ulusal gazetelere. Bu konuda televizyonlar da benzer bir mekanizmanın kendileri için de kurulmasını istiyorlar çünkü kendilerinin de aynı şekilde kamusal bir hizmet yaptığını söylüyorlar; bu konuda da haklılar. Ya Basın İlan Kurumu Yasası'nda bir değişiklik yapmalıyız ve gazetelere olduğu gibi televizyonlara da kamudan bir ilan yardımı yapmalıyız ya da biliyorsunuz, kamu spotları var, kanallar bunu ülkenin de hayrına olduğu için, faydalı olduğu için yayınlıyorlar; örneğin, bu kamu spotlarının yerel kanallar için, işte TÜRKSAT uydu kiralarına karşılıklı gelecek şekilde ücretlendirilmesi gibi bir talepleri var. Bunların, olabiliyorsa -ki az madde var- bu kanun teklifinde, olamıyorsa ilk kanun teklifinde değerlendirilmesi yönünde bir beklentileri var. Şu anda kanun içinde olmaması, tabii, büyük bir hayal kırıklığı yaratmış durumda ve umutlanmışlardı onlar bunun içine girebilir diye.
Üçüncüsü: Ben de gazeteciyim. Gazetelerin durumu feci. Yani işte tonu 600 dolardı iki ay önce, şimdi 1.000, 1.200, 1.300 dolarları bulmuş durumda gazete kâğıdı, boya, kalıp vesaire, bunların hepsi biliyorsunuz dövize endeksli ithal olması sebebiyle. Gazeteler hem yaygın, ulusal olanlar hem yerel olanlar, inanın, çok zor durumdalar. Türkiye'de beş yıl önce yaklaşık 1.800 yerel gazete vardı, şu anda 1.000'in altına inmiş durumda. Eğer gazeteler konusunda... İşte, bunların binalarının elektriğine, ısınma suyuna vesaire, hepsine, biliyorsunuz, zam geldi ve bir gazetenin maliyeti 4 liranın üzerine çıktı ama gazeteler işte bildiğiniz fiyatlarla 2 lira, 2,5 lira, işte ellişer kuruş belki zam yaparak, onu da utana sıkıla okurlarıyla paylaşarak yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Eklerini kapatanlar var, sayfa sayısını azaltanlar var hepimizin şehirlerinde. Hafta sonları bizim Eskişehir'de bir gün çıkmıyor artık gazeteler, bazı illerimizde hafta sonu hiç çıkmıyor, işte haftada birkaç gün çıkıyor, eklerini sonlandıranlar var. Burada da bir formül bulunmalı; tabii, bunu birlikte bulacağız. İşte ilgili kuruluşların, Basın İlan Kurumunun desteklerinin arttırılması bir yöntem olabilir. Tabii, gazete kâğıdında da devletin gazetelere kamusal çıkar olduğu için, halkın haber alma hakkı olduğu için yine sübvansiyon yapması gündeme gelebilir. Bu konuda Anadolu basınının sesini, talebini sizlerle paylaşmak istedim.
Bu imkânı bana verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
Kanun teklifi de hem Komisyon üyesi değerli milletvekili arkadaşlarımızın hem de dışarıdan gelen benim gibi diğer milletvekili arkadaşlarımızın talepleri doğrultusunda hem Anayasa'ya aykırılığı hem kamusal çıkara aykırılığı ortadan kaldırılarak geçerse hayırlı olmasını diliyorum.
Çok teşekkür ediyorum.