| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4031) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 20 .12.2021 |
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Tüm hazırunu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, her ne kadar ülkemizdeki asgari ücretli sayısı 6 milyon 390 bin olarak ifade edilse de bugün ülkemizde asgari ücretli ve asgari ücretli ve asgari ücret civarında ücret alan kişi sayısı 10 milyon civarındadır. Öte yandan, tespit edilen asgari ücret, diğer ücretler üzerinde de domino etkisi yaratmakta ve diğer ücretleri de önemli oranda etkilemektedir. Avrupa'da asgari ücretle çalışanların oranı sadece yüzde 5 düzeyindeyken bu oran bizim ülkemizde yüzde 60'lar düzeyindedir yani asgari ücret bizde ortalama ücret hâline gelmiştir. Bu nedenle, asgari ücret miktarı bizdeki en büyük toplu iş sözleşmesidir ve bu nedenle asgari ücret miktarı son derece önemli hâle gelmektedir.
Değerli milletvekilleri, son beş yılda asgari ücret döviz karşısında eriyip gitmiştir. 2016 yılında 430 dolar olan asgari ücret 2021 Ocakta 381 dolara düşmüştür, bugün ise asgari ücret -az önce hesaplamıştım ama daha da düşmüş olabilir- 159 dolara kadar düşmüş durumda; yıl başına kadar, asgari ücretin 222 doları buharlaşmıştır.
Sayın Uğur Aydemir az önce "Yurt dışıyla kıyaslama yapılamıyor." dedi ama ben şimdi Sayın Uğur Aydemir'in dikkatini çekiyorum, bakın, yurt dışıyla asgari ücreti kıyasladığımızda durumu göreceğiz: Bugün Almanya'da asgari ücret 1.585 euroyken Macaristan'da 476 euro, Bulgaristan'daysa 322 eurodur, Türkiye'deki asgari ücretse 143 eurodur. Türkiye asgari ücrette Avrupa'da son sıradadır, yine asgari ücrette Çin'in bile gerisine düşmüş durumdayız. Bakın, bugün Bulgaristan'daki asgari ücretli Edirne'ye gelip, bütün alışverişlerini ucuz şekilde yapıp ülkesine geri dönebilmektedir; bizdeyse maalesef asgari ücretli son derece zor durumdadır.
Değerli milletvekilleri, 2022 yılı için asgari ücret yüzde 50 artışla net 4.250 TL olarak belirlendi. 4.250 TL asgari ücreti elbette önemsiz görmüyoruz, asgari ücretlinin son bir yıllık kayıplarının giderilmesi açısından son derece önemli bir iyileştirmedir. Elbette, asgari ücret belirlenirken işçi ile işveren arasında bir denge gözetilmelidir ancak asgari ücret belirlenirken günümüzün olağanüstü ekonomik koşulları da ayrıca gözetilmelidir. Bu sebeple, belirlenen bu asgari ücret miktarı asgari ücretlinin son bir yıllık kayıplarını kısmen karşılasa da asgari ücret yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2022 tarihinden sonra, mevcut olağanüstü ekonomik koşulları yani giderek derinleşen ekonomik buhranı da göz önünde tuttuğumuzda, asgari ücretin önümüzdeki bir yılda çok daha fazla eriyeceği ve asgari ücretlilerin kayıplarının çok daha artacağı son derece açıktır. Bu anlamda, asgari ücretin hesaplanması yapılırken kendisinin dışında ailesinin ihtiyaçları ve yaşam maliyetleri de hesaplanmalıdır. Bu sebeple, ILO'nun 131 no.lu Asgari Ücretin Tespiti Sözleşmesi'nin derhâl onaylanması gerekir. Gerçek, hissedilen enflasyonun yüzde 50'nin üzerinde olduğu temel gıda maddelerine ve temel ihtiyaç maddelerine fahiş oranlarda zam gelirken asgari ücretlinin maaşının da buharlaşmasının önlenmesi, asgari ücretlinin yaşadığı kayıpların mutlaka gerçekçi şekilde giderilmesi gerekmektedir.
Değerli milletvekilleri, asgari ücret açıklandıktan sonra Çalışma Bakanı tarafından yapılan açıklamada "Tüm işçilerin ücret gelirlerinin asgari ücrete kadar olan kısmında gelir ve damga vergileri kaldırıldı." denilmiştir. Ancak, bu teklifte, sadece asgari ücretle çalışanlardan gelir ve damga vergisi alınmayacağı düzenlemesi getirilmektedir. Bu da, işçiler arasında kıdem nedeniyle doğan farkların kaldırılması, sendikalaşmadan sağlanan hak ve menfaatlerin yok edilmesi anlamına gelmektedir. Yani asgari ücretlinin, asgari ücret dışındaki mesai ücreti, ikramiyesi ve diğer hakları tehlikeye girmektedir. Bu konuda işçi sendikalarının da çok önemli çekinceleri vardır.
Sonuç olarak, kanun teklifinin bu şekilde kabul edilmesi hâlinde hem Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının açıklaması hem de üçlü mutabakat göz ardı edilmiş olacaktır. Brüt 5.004 TL ve altında ücret alanlar on sekiz saat fazla mesaiye kaldığında 1 lira bile fazla mesai ücreti alamayacak, on sekiz saat mesainin karşılığı 355 TL olmasına rağmen tamamı vergiye gidecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, teşekkür ediyorum.
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Sayın Başkan...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir cümle sadece.
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Diğer maddelerde söz istemeyeceğim, sadece bir dakika rica ediyorum sizden, belki beş dakika avantajınız olacak.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun, kârlı çıkacağız.
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Aynen.
Asgari ücret artı sosyal hakları alan işçiler 5.004 TL'yi geçtiği için vergilendirilecek, 4.200 TL'nin altına düşecek, bu da AGİ'yle birlikte 4.250 TL'ye tamamlanacaktır. Bu durumsa ücretlerin büyük bir bölümünün asgari ücretten bildirilmesine yol açacak olup Sosyal Güvenlik Kurumu primlerinde ve gelir vergisinde ciddi kayıplara sebep olacaktır ve daha da önemlisi, kayıt dışını artıracaktır. Yaklaşık 2 milyon çalışanın dışında hemen hemen herkes asgari ücretli olacaktır. Bu düzenlemeden hiçbir sendikalı işçi de yararlanamayacaktır. Sendikalı işçilerin dezavantajlı olacağı bu düzenlemenin izahıysa mümkün değildir.
Özetle, kanun teklifi Meclisten bu şekilde geçerse hiçbir personel fazla mesaiye kalmayacaktır çünkü vergi kesintisi sebebiyle kaldığı mesainin 1 lirasını bile alamayacaktır. Bu sebeple bu düzenlemenin mevcut hâliyle yeniden gözden geçirilmesinde yarar olduğunu düşünüyoruz.
Saygılarımı sunuyorum. Sabrınız için de teşekkür ediyorum.