| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ve 85 Milletvekilinin, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4058) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 07 .01.2022 |
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 40'ncı maddesinin üçüncü fıkrasına bir bent ekleniyor. "Bu madde para ve kredi konusunda bankanın görev ve yetkileri..." Bu eklediğimiz cümleyle para ve kredi konusunda bankanın görev ve yetkilerinin nasıl bir ilişkisi var, onu bilemiyorum.
Gerekçede diyorsunuz ki arkadaşlar: "Maddeyle, merkez bankaları arasında kurulan ilişkilerin işin gerektirdiği diplomatik hassasiyet ve ekonomik güven temelinde yürütülmesi." Ya, Cemal Bey, ne demek bu yani? Bu kadar genel bir cümleyle, gerçekten kendinize biraz saygı duysaydınız bunu yaparken, bizi bıraktım ya. Ne demek ya? Hiçbir anlamı olmayan, havada bir şey.
Şu soru havada kalıyor ve geçecek bu madde. Ne o? "Bugüne kadar böyle bir sorun yaşamamış bizim Merkez Bankamız." Sayın Genel Müdür Yardımcısı -Başkan Yardımcısı mı diyorlar, ne diyorlar- söyledi. Bugün nereden çıktı böyle bir ihtiyaç?
Şimdi, bugün çok ciddi sıkıntılarımız var. Merkez Bankası kendi paraları üzerinde bile hokus pokus yapıyor. 128 milyar dolar unutulmadı arkadaşlar, bunlar çok konuşuluyorlar. "128 milyar dolar nerede?" sorusunu sorduk; mahkemeler, polisler falan gönderdi üzerimize ve bu soruya cevap da verilmedi. Cumhurbaşkanı ayrı bir şey söyledi, Maliye Bakanlığı ayrı bir şey, Merkez Bankası Başkanlığı ayrı bir şey, hâlâ bir şeyler söyleniyor. Hangi paralardı, kimin paralarıydı, neydi, bu konular belli değil. Böyle bir zamanda geliyor.
Bakıyoruz, şimdi, kim var? Çin'le swap anlaşması yapmışız. En son Güney Kore'yle yapmışız 2 milyar dolarlık ancak beş aydır bu anlaşma yürürlüğe girmemiş. Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerle görüşmeler olduğunu öğreniyoruz. Venezuela'yla ilgili bir sürü spekülasyon var filan. Tam da böyle bir noktada böyle bir düzenlemeyle karşımıza çıkıyorsunuz, "Efendim, işte, diğer şeylerde de var yani bununla çok fazla ilgili değil."
Bir de, arkadaşlar, daha bir süre önce, işte on gün önce Merkez Bankasında tuhaf işler oldu. Yani bu işi Merkez Bankası Başkan Yardımcısı buradayken bize bir anlatsın ya. Yani bir gecede ne oldu, nasıl bir şey yaptınız, nasıl bir hokus pokus, ne, nereden, hangi şapkadan çıktı bu tavşan da 70 milyar lira zarardan 60 milyar lira kâra geçtiniz? Bu 130 milyar lira nereden çıktı? Eksi 56,5 milyar dolar rezervden söz edildiği bir durumda bunları konuşuyoruz. "Bunun bizim itibarımızla bir ilgisi yoktur. Böyle bir ihtiyaç vardır, yapıldı." falan. Böyle bir ihtiyaç şimdiye kadar olmamış, şimdi yapılmış. Bu, anlaşılır gibi bir şey değil. Bizim önergelerimiz var değerli arkadaşlarım, bunu çekelim, biraz daha üzerinde düşünün ya. Eğer Türkiye'nin böyle bir şeyi şimdiye kadar olmamışsa şimdiden sonra niye olsun yani, bunu bir izah edin Cemal Bey.
Şöyle söylentiler de var, bakın Cemal Bey, deniliyor ki: "Türkiye Cumhuriyeti bazı vatandaşlarının belli ülkelerde -bu ismini saydığımız yani işte "kabile devleti" dedikleri ülkelerde, ben demiyorum, böyle değişik devletler var- devletler nezdinde paraları var, o paraları getirecekler. Şimdi, o Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları iktidar değişikliğine karşı paralarını garanti altına alıyorlar Türkiye'de." Çuval değil ki, dikemezsin, büzemezsin, insanlar konuşuyor. Sizin bu teklifle buraya gelmeniz ülkemizi zan altında bıraktı.
Teşekkür ederim.