GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bakan Yardımcılarımıza önce sormak istiyorum ben: Şimdi, Sayın Bakan Yardımcılarım, siz de Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısısınız değil mi; hayırlı olsun öncelikle.

Şimdi, heterodoks politikalardan bahsetti Sayın Nebati yani Bakanınız. Şimdi bu heterodoks politikalar nedir, lütfen bize izah edin. Yani çünkü "Ortodoks politikalardan zaten vazgeçilmişti, şimdi heterodoks politikalara geçtik." diyor. Ben Sayın Nebati'nin açıklamasından bunu anlamadım, lütfen, bunu izah edin. Ve fiyat istikrarını sağlamak için ne yapacaksınız, gerçekten, bunu izah edin. Çünkü fiyat istikrarını sağlayamadığınız için böyle yan yollara girdiniz; döviz garantili mevduat- bunların ben çok sorunlu yollar olduğunu düşünüyorum, sonunun çok karanlık olduğunu düşünüyorum çünkü hani, 1970'li yıllarda uygulamayı Rahmetli Özal eleştirmişti "Büyük bir yanlış yapıldı." diye. Biliyorsunuz, 2000 yılında kur garantisi verilmişti, kur sabitlenmişti, sonra 600 lira olan kur 1.600 liraya fırladı ve büyük bir krize yol açtı. 1998'de damat bey, Hazine ve Maliye eski Bakanımız gine kuru 6,5 liraya sabitlemek için 128 milyar doları eritti, sonuçta yine büyük bir krize yol açtı; efendim, dolar 3,5 liradan 8 liraya fırladı. Şimdi de yeniden kuru sabitlemeye çalışıyorsunuz, faizi de kontrol altına almaya çalışıyorsunuz; imkânsız ikilidir bu yani hem kuru hem faizi sabitlemeye çalışmak imkânsız ikilidir. Gerçi faiz suni olarak şu anda piyasada yükselmiş durumda ama hazinenin verdiği faiz yüzde 14. Bu açıdan bunu nasıl sağlayacaksınız bu fiyat istikrarını, gerçekten merak ediyorum. Heterodoks politika nedir, bunu izah edin; bu bir.

İkincisi, ben açıkça söyleyeyim, burada milletvekili arkadaşlarıma da söyleyeceğim: Arkadaşlar, bu uygulama bir ulusal güvenlik meselesidir. Bakın, altını çizerek söylüyorum, ulusal güvenlik meselesidir. Arkadaşlar, paramızın zaten üçte 2'si dolardaydı, hani yastık altını da katarsak dörtte 3'ü dolardaydı, dörtte 1'i Türk lirasında; şimdi, o dörtte 1'i de dolara bağlıyorsunuz. Şimdi de diyorsunuz ki: "Buna ben hazine garantisi veriyorum." Hangi paraya bağlıyorsunuz? Amerikan dolarına. Hani bugün Biden var, belli olmaz yarın Trump tekrar gelebilir. Üç yıl önce Trump'ın ne yaptığını biliyorsunuz, işte "Rahibi bırakmazsan, gör, canını yakarım." dedi, siz de dediniz ki: "Efendim, bak, o şöyle dedi de dolar öyle yükseldi." falan filan, hâlbuki o bir sonuçtu. Damat beyin dolarları satması üzerine kasamız boşalmıştı, Trump'ın o ifadesi tetikledi, doların yükselmesini tetikledi. Şimdi diyorsunuz ki: "Türk liralarını dolara bağlıyorum." Yani arkadaşlar, düşünebiliyor musunuz, Amerika ile bizim bir süre sorunumuz var değil mi? Yok S-400 füzesi, yok şu, yok ambargo gelecek filan meseleleri var. Düşünün ki bu sisteme şimdi 100 milyar lira girdi, diyelim yarın 600 milyar liraya çıktı sisteme giren. "Sky is the limit." dedik ya, üst limit yok Cemal Bey, getirdiğiniz yasa teklifinin üst limiti yok. Şu anda 1,3-1,4 trilyon mevduat var, yarısının girdiğini farz edelim, 600 milyar TL diyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Döviz ne olur o zaman?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, bu sisteme girecek, fark etmez ki.

ORHAN YEGİN (Ankara) - TL'yle girdiğinde döviz ne olur?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, TL'yle giriyor, dövizle girmiyor ki TL'yle giriyor arkadaşlar.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Kimse TL'de durmuyor, herkes dövize geçiyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Düşmez; TL'sini sokuyor bu sisteme arkadaşlar, Türk lirasında olan para dolar garantisine gidiyor yani "Ben Türk lirasıyla dolar almayacağım ama TL'mi dolar garantisine sokuyorum." dedi.

(Gürültüler)

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Müsaade edin.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Basılan para var mı?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Arkadaşlar, başka yöntemi de var onun gitmemesinin, siz yan yola girdiniz; onu söylüyorum.

Diyelim ki şu anda 600 milyar lira bu sisteme girdi -hiçbir limit yok ya, limit koymamışsınız getirdiğiniz, imzaladığınız yasa teklifinde- yarın öbür gün Amerika'yla bir sıkıntımız oldu veya içeride başka bir ekonomik sıkıntı yaşadık, dolar bugün 13 lira, bir anda 20 liraya fırladı, yüzde 50 arttı, hazinemize 300 milyar lira yük geldi; Ne yapacak hazine? "Merkez Bankasına bana para bas." diyecek arkadaş veya borçlanmayla bu 300 milyarı ödeyecek. Ne olacak enflasyon sonra? Yüzde 50 olan enflasyon...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Basılan para var mı?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Arkadaşlar, olursa diyorum, bakın, senaryoları söylüyorum. Olmadı değil.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Basılan para var mı, biliyor musunuz?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Müsaade edin.

2000 yılında o zaman dönemin MHP-DSP-ANAP iktidarı da "Dolar sabit kalacak." diye milleti inandırmaya çalışıyordu. 600 lirada sabit kaldı, kaldı; kısa vadede işe yarar bu, her zaman işe yaramıştır kısa vadede. Hani üç hafta, üç ay, on ay işe yarayabilir ama eninde sonunda her zaman patlamıştır. Siz "Seçime kadar beni götürsün yeter." diye bakıyorsunuz ama götürmeyebilir. Ben o açıdan ulusal güvenlik meselesi diyorum. 300 milyar lira, 400 milyar lira hazineye yük geldi. Bak, Hazine orada, Gelir İdaresi Başkanımız orada, Ayşe Hanım orada. Eminim birkaç milyon lira için bize maddeler getiriyorlar, değil mi?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Paylan, buyurun, tamamlayın lütfen.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Efendim, yok "50 milyon lira vergi iadesinde kaçak var." diye maddeler getiriyorlar, 50 milyon lira için. Bak, 300 milyar lira riskten bahsediyorum. Ne olacak arkadaşlar? Enflasyon patlayacak, sistem çökecek, sermaye kontrolü getirmek zorunda kalacaksınız, şimdi getirmediğiniz sermaye kontrolünü o zaman getirmek zorunda kalacaksınız ve büyük bir risk barındırıyor değerli arkadaşlar. Ve size şunu söyleyeyim: Bakın, bu, Anayasa'ya aykırı arkadaşlar. Vergi gelirleri kamu giderlerini karşılamak üzere harcanır. Siz kime para ödüyorsunuz biliyor musunuz? Özel bankalara para ödüyorsunuz. Açıkça size söylüyorum Cemal Bey ve Sayın...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Merkez Bankası müdahaleye yetkili.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Özel bankalara para ödüyorsunuz. Özel bankalar yüzde 14'le mevduatı topluyor, yüzde 35'le satıyor. Oh, ne güzel kâr. Peki, riski kim alıyor? Hazine alıyor. Kimin vergisiyle alıyor? Vatandaşın vergisiyle alıyor. Bu hak mıdır arkadaşlar ya, bu adalet midir? Yüzde 14'le Yapı Kredi Bankası, Akbank, bilmem ne, yabancı bankalar mevduatı toplayacak, yüzde 30-35'le benim vatandaşıma satacak, güzel kârını edecek. Kur yükselirse nereden karşılanacak? Hazineden karşılanacak.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Paylan...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu hak değildir arkadaşlar, bu adalet değildir Cemal Bey.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Tamamlar mısınız lütfen Sayın Paylan.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamamlıyorum Sayın Başkan.

Bu açıdan bu çok önemli bir madde Sayın Başkan. Behemehâl bu maddeden dönün, Ortodoks politikalara dönün arkadaşlar. Yani bakın, size söylüyorum, ben faiz yükseltilmesi taraftarı değilim ama hasta eğer ki yoğun bakımdaysa kortizon vereceksin. Cemal Bey, yoğun bakımdaki hastaya kortizon vermezsen entübe olur.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Teşekkür ediyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yapılması gereken Ortodoks politikalara dönmek. Bu politika kısa vadede işe yarar. Bakın, bu tutanaklar burada kalacak. Üç vakte kadar diyorum, üç hafta olur, üç ay olur, on üç ay olur, bu sistem patlayacak ve hepimizin üzerine patlayacak arkadaşlar ve ulusal güvenlik meselesi olarak patlayacak.