| Komisyon Adı | : | ÇEVRE KOMİSYONU |
| Konu | : | Çorum Milletvekili Oğuzhan Kaya ve 87 Milletvekilinin, Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi (2/4222) (Tali Komisyon) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 28 .02.2022 |
AYDIN ÖZER (Antalya) - Şimdi, ben konuşmacı arkadaşları hakikaten dikkatle dinledim ve bu konuda da bilgilendik de. Yani bu kadar endişe, bu kadar yaşanmışlık varken özellikle ülkemizde, dünyada yaşanmışlık varken, Çernobil'i yaşamışken, Japonya'yı yaşamışken ve bunun bize etkilerini hep beraber yaşamışken bu kadar endişeli bir durumda tespitlerini yaptılar, yaşanmışlıkları var.
Şimdi, bir de ülkemizi düşünüyorum ben, şöyle bir bakıyorum hakikaten Türkiye Cumhuriyeti'ne; işte efendim, enerji dağıtımı özelleştirilmiş, enerji kayıpları bir türlü giderilmemiş, bu enerji kayıplarına ilişkin yatırımlar içerisinde bir yatırım yapılmamış, en son Isparta'da beş gün elektrik kesilmiş bir kar yağışıyla ve tüccarlara teslim edilmiş bir zihniyet var şimdi. Böyle bir denetimsizlik içerisinde -ben tarımcıyım- HES'leri düşünüyorum. Geçen yıl büyük bir kuraklık yaşadı Türkiye ve tarımcılar ile HES'ler arasında bir çatışma çıkmak üzereydi, imdada Allah ya Rabbülâlemin yetişti, bu sene yağışlar bol, belki bu seneyi kurtardık ama gelecek sene aynısı olur mu olmaz mı bilmiyorum.
Size küçük bir örnek vereyim: 80 bin nüfuslu bir ilçede yaşıyorum, Antalya'nın Kumluca ilçesinde yaşıyorum ve üç gündür içme suyu verilemiyor ilçeye. İçme suyu kaynağında bir tane HES var. HES'le ASAT arasında büyük bir sıkıntı var, büyük bir çatışma var ve yani bunlarla karşı karşıyayız. Bunlara baktığım zaman, şöyle bir ortam görüyorum arkadaşlar: Sanki bir vizyonsuzluk görüyorum, sanki bir geleceği görememe görüyorum. Yani o yüzden de zaten bu nükleer santral meselesine arkadaşlar hakikaten dikkatle yaklaşıyorlar, biz de ben de dikkatle yaşlaşıyorum. Yani bu kadar yönetilemeyen, bu kadar sıkıntılı bir ülkede bu kadar düzensiz, vizyonsuz yapılanların içerisinde bir nükleer santral gibi... Bir sürü deneyimler yaşamış, bir sürü kaçaklar yaşamış, en son Akkuyu Nükleer Santrali'nde temelde 2 tane çatlak oluşmuş, bunu dahi denetleyememişiz yani daha temelden başlamışız çatlakları denetleyememeye. Bunun sonucunda, bu süreci biz nasıl yöneteceğiz?
Bir de artı -arkadaşlar daha iyi incelemişler, söylediler az önce- Türkiye'nin önündeki yüz otuz yılı ipotek altına alıyoruz, yüz otuz yıl. Ben sanıyorum ki...
Bak, biraz önce Sayın Bakan konuşurken, Sayın Karadeniz konuşurken, diğer arkadaşlar da konuşurken ben sizlere baktım, ben Komisyon üyesi arkadaşlarıma baktım; samimi söylüyorum, ben iyi bir yüz okuyucusuyumdur, iyi okurum yüzü; ben birçoğunuzun bu konuda hiçbir bilginiz olmadığını düşünüyorum yani yadırgadığımı söylüyorum. Bu konuya çalışılmamış, sadece buradaki Bakanlara bırakılmış, sadece Sayın Başkana bırakılmış. Komisyon üyesi arkadaşlarımın bu konuyu ben okumalarını isterdim, bu kanunu bir elden geçirmelerini isterdim. Bu kanun dört yıl niye beklemiş? Dört yıl boyunca, sayısız adamın dediği gibi Avrupa'da bir şeyin bir dakikası bile konuşulurken hiç konuşulmadan, alelacele, bir Rusya-Ukrayna savaşının göbeğinde, hemen başlamışken, birden bu işin içerisine girilmesinin sebebi ne diye sormasını isterdim arkadaşlarımın.
Tabii, enerjiye ihtiyacımız var, mutlaka enerjiye ihtiyacımız var ama bu enerji -arkadaşlarımız, işte tespitlerini söylüyorlar- hem çok pahalı hem de atığı var arkadaşlar. Türkiye'yi bir nükleer atık sisteminin göbeğine terk etme gibi bir durumumuz var. Ha, belki bundan, bu atık ticaretinden bazı firmalar para kazanacak.
Ayrıca, sorularım arasında bir sorum da var Sayın Bakan Yardımcımıza: Bu atık Türkiye'nin içerisinde mi kalacak, yoksa Türkiye burada bir koridor vazifesi mi görecek? Bunu da sizden öğrenmek istiyorum ayrıca.
Şunu söylemeye çalışıyorum: Hiçbir şeyi doğru dürüst yapamadığımız bir ülkede, hiçbir şeyi, çok basit olayları bile kontrol edemediğimiz bir ülkede bir nükleer santral hikâyesine kalkışmayı ben çok uçuk ve denetlenemez bir sistem içerisinde görüyorum. Hele bir de yüzde 51 -arkadaşların dediği gibi- karşı taraftaki ortağa teslim edilmişse, Rusya'ya teslim edilmişse iki gün sonra Orta Doğu'da patlayacak veyahut da kuzeyde patlayacak böyle bir savaş devam ederse biz ülke olarak bunun neresinde olacağız, neresini denetleyeceğiz, çok merak ediyorum.
Ben inanıyorum ki hepinizin kafasında soru işareti var, ben inanıyorum ki Bakan Yardımcılarının da bu denetleme kurulunun başındaki arkadaşın da kafasında soru işaretleri var, ben inanıyorum ki Komisyon Başkanımızın kafasında da soru işareti var.
BARIŞ KARADENİZ (Sinop) - Var var.
AYDIN ÖZER (Antalya) - Son olarak bir şey söyleyeceğim: Az önce Komisyon Başkanım dedi ki: "Umutsuzsunuz." Umutluyuz arkadaşlar, yirmi yıllık düzeltilemeyen bu sistemi düzeltmeye geliyoruz. İlk seçimde de iktidarız; hiç merak etmesin Sayın Komisyon Başkanım da sadece belki yerimiz değişmiş olabilir.
Teşekkür ediyorum.