KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Bakanlık ve diğer kurum ve kuruluşlardan gelen kıymetli bürokratlar, basın emekçileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, Sayın Başkanım, sizi de dinleyemedik. Öyle evraklar geliyor ki bize, mesela, Çevre Komisyonunun raporu geldi, ne teklif sahibini dinleyebildik ne konuşan arkadaşları. Önergede olduğu üzere, herkesin şöyle elini vicdanına koyup şunları sağlıklı bir değerlendirebilme adına... Anayasa Mahkemesi kararı vermiş, bu karar elinize herhâlde cuma sabah gelmedi. Yani biraz bir yasa tekniğini... Bu Meclise saygınlık kazandırarak gerçekten kalıcı bir yasa yapmak istiyorsak, gerekli komisyonlardan geçirilip, olgunlaştırılıp, görüşülerek bu ülkeye yaraşır ve yakışır bir şey yapmamız lazım. Bu noktada yine sakat bir doğum gibi görünüyor. Bizler hepimiz bu ülkede ortak yaşıyoruz, katkı sunmak istiyoruz. Parlamenterlerin dışında da katkı sunmak isteyen çok saygın sivil toplum örgütleri var, onların da olması lazım. Kaldı ki sizin göndermiş olduğunuz şeyde çağrılan birtakım kuruluşların da burada olmadıklarını gördüm. Katılımcı listesi istedim, burada yok. Bu noktada da eksiğimiz var. Onun için, bunun ortak bir anlayışla bir süre ertelenip -yine söylediğiniz makul tarihe yönelik çalışma yapılmak üzere- yani sayısal çoğunluğa dayalı değil; aklı, bilimi, ortak aklı kullanarak doğru bir yasa yapmamız lazım. Benim söyleyeceklerim... Bu anlamda da önergeyi kıymetli buluyorum, gerekiyorsa yeniden bir değerlendirerek bir sonuca ulaşmamız lazım. Bu şekilde olmaz, hiç kimse yeteri kadar hazırlanamadı.

Hepinize soruyorum arkadaşlar: Cumartesi, pazar alanda olağan planladığı işlerin dışında zaman ayırma fırsatınız oldu mu sevgili kardeşim? Olmamıştır, gerçekçi olalım, hiçbirimizin olmadı.

Süremiz var Sayın Başkanım, makul olanı yapalım. Sayısal çoğunluğun insana bazen getireceği kazanımlar da olmuyor.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Kadim Bey, çok teşekkür ederim.

İsterseniz şöyle bir yol izleyelim: Şimdi, teknik olarak bilgi eksikliğimizi gidermesi adına -varsa tabii ki, yoksa bir şey diyeceğim yok- varsa Zafer Bey'e bir söz vereceğim, bir sunum yapması için.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığından kimse yok burada Sayın Başkanım.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Bir cümle kurabilir miyim? Hukuki anlamda...

KADİM DURMAZ (Tokat) - Sanayi ve Ticaret Bakanlığından yok, Kamu İhale Kurumundan yok burada. Bir tane çevreci kurum demiyorum, Avrupa Birliği Uyumdan yok.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Avrupa Birliğinden var mı?

KADİM DURMAZ (Tokat) - Dışişleri Bakanlığından yok.