KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL ÖZDEMİR (Kayseri) - Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Tabii, pek çok saygıdeğer Komisyon üyelerimiz burada fikirlerini açık bir şekilde ifade ettiler. Ancak öyle görünüyor ki Emniyet Genel Müdürlüğünün bilhassa teknik boyutta daha fazla bilgi vermesi bu Komisyon üyelerimizin değerlendirmeleri ışığında fayda sağlar kanaatindeyim. Tabii, böylesi bir uluslararası çaptaki organizasyonda Türkiye'nin ve Emniyet Genel Müdürlüğü teşkilatımızın sorumluluk üstlenecek olması olumlu bir adımdır. Ancak bununla birlikte bu konunun da sanki Emniyet Genel Müdürlüğünün, sanki Türk polisinin ilk defa böylesi bir organizasyonda görev ve sorumluluk üstleniyormuş gibi bir algı üretilmesi de ve bu turnuvanın bir Körfez ülkesi, Orta Doğu ülkesinde yapılması da farklı çağrışımlarda bulundurmamalı. Örneğin, Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilimiz zannederim gerekli bilgiyi verecektir. EURO 2020 kapsamında da son olarak yapılan bir faaliyette, sportif faaliyetlerde -Saygıdeğer Başkanım siz de Gençlik ve Spor Bakanlığı yaptınız- yani Türk polisi zaman zaman bazı uluslararası faaliyetlerde bu türden çabaları, destek ve gayret sunabiliyor. Burada yeni bir müşterek tecrübenin sunulmuş olmasını ayrı bir anlam, önemi var. Tabii, burada, şimdi, 3.251 personel, bu personel sadece polis değil aralarında Özel Harekât uzmanları var, görevlileri var, bomba uzmanları var. Yani sanki biz bu polisimizi oraya gönderdik "Hadi orada bütün olaylara siz müdahale edeceksiniz, stadın bütün güvenliği, sorumluluğu sizde." gibi bir algı da var, ondan dolayı "Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilimizin teknik boyuttaki bilgi vermesine biraz daha ihtiyaç var." ifadesini kullandım. Tabii, yadırgadığım bir başka hususu daha ifade etmek isterim: Katar ülkemiz açısından dost ve müttefik bir ülke, değerli bir ülke. Şimdi, bir Komisyon üyemiz kendi konuşmasında, ifadelerinde Katar'ın IŞİD'i desteklediğini söyledi, bir başka Komisyon üyemiz de IŞİD'in Katar'ı hedef alabileceğini söyledi. Dolayısıyla yani burada da tutarlılık boyutunda... Elbette ki hepimizin güvenlikle alakalı hassasiyetleri olabilir, milletvekilleri olarak, aziz milletimizin temsilcileri olarak kendi parti politikalarımız, parti disiplinimiz çerçevesinde öncelikli olarak ülkemizin hak ve menfaatlerini gözetmek suretiyle bu türden hassasiyetleri ifade etmek lazım. Ancak tutarlılığı da öyle görünüyor ki, öyle düşünüyorum ki elden bırakmamak faydalı olacaktır. Varsa bu anlamda bir güvenlik hassasiyeti elbette ki Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilileri burada, Dışişleri Bakanlığı yetkililerimiz burada, bir terör tehdidiyle alakalı da bir endişesi olan varsa bununla alakalı da bilgiler rahatlıkla alınabilir. Yani burada bir endişe varsa örneğin, daha evvel -biraz önce ifade ettim- EURO 2020 kapsamında da Türk polisi görev aldı Avrupa'da, oradaki bir tehdit algısı o dönem yok muydu? Yani illaki burada şimdi Katar olması mı mesele ediliyor? Bu hassasiyetleri gözeterek hakkaniyetli davranmak önemli. Her bir polisimizin, her bir askerimizin, her bir güvenlik görevlimizin hatta her bir hariciye personelimizin veyahut Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletimizi, milletimizi temsilen yurt dışında görev alan herhangi bir personelimizin saçının kılına dâhi zarar gelmemesini istemek elbette ki bizim hem sorumluluğumuz hem de en büyük arzumuzdur. Bu kapsamda, ilgili anlaşmayla alakalı zannederim Emniyet Genel Müdürlüğü biraz daha derinlemesine teknik detaya inerse faydalı olur, böylesi bir günde özellikle. Çünkü ben biraz evvel kendi seçim bölgem Kayseri'den bilgi aldım, örneğin sadece bir rakam paylaşmak istiyorum. Kayseri'de tek bir spor müsabakası için 2 binin üzerinde personelin görevlendirilebildiği durumlar oluyor. Dolayısıyla yani buradaki 3 bin personel arasında Özel Harekât var, bomba uzmanı var, sanki Katar hiçbir güvenlik önlemi almayacak, Katar'ın hiçbir polis teşkilatı, emniyet teşkilatı yok da orada Türkiye veya Türk polisi bunlarla muhatap kılınacak gibi bir algının da aldığım teknik bilgilere göre gerçeği yansıtmadığını ifade etmek istiyorum.

Çok teşekkür ediyorum.