ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - Öncelikle hoş geldiniz diyorum sizlere. Bilgilendirme için çok teşekkür ediyorum. Sayın Başkanımıza da bu toplantıyı organize ettiği için çok teşekkür ediyorum.

Tabii, bizim de yakından takip ettiğimiz bir platform LinkedIn. Birçok tartışmanın da biraz uzağında duruyor, daha çok profesyonel çevreye odaklanmış durumdalar. Birkaç sorum olacak tabii ki yine de bu çerçevede. Birincisi, kişisel verilerin korunması noktasında çok ciddi tartışmalar var. Aynı zamanda, tabii, reklam alan bir platform bir tarafıyla da LinkedIn ve aynı zamanda üyelikle de çalışan bir platform, diğer platformlardan, sosyal medya platformlarından da farklı olarak. Burada nasıl bir algoritma şeffaflığına sahip, onu da merak ediyorum özellikle çünkü sadece şöyle düşünmemek gerekiyor: İşte, birilerinin iş aradığı veya iş bulduğu değil, aynı zamanda dönem dönem de belki ticaretleri için de ilişki kurdukları bir platform olarak ya da işte, verdiği eğitimlerle de işte, farklı eğitim kurumlarını öne çıkarma ihtimali olan bir platform. Bunu merak ediyorum öncelikle.

İkinci sorum: 2021 yılının ilk yarısında bir şeffaflık raporu yayınlanmıştı, biz de göz atma fırsatı bulduk buraya gelmeden önce. Özellikle bu raporda hükûmetlerin üye bilgilerine yönelik taleplerinde bir artış olduğunu söylüyorsunuz. Bu artışın nedenlerini ve detaylarını açıklar mısınız? Türkiye, Çin ve Hindistan'la birlikte içerik kaldırma taleplerinde ilk 3 ülke arasında yer alıyor. Toplamda 62 talebin 31'i Çin'den, 7'si Hindistan'dan, 24'ü ise Türkiye'den gelmiş. Yine, örneğin 2020, 2019, 2018 raporlarında Türkiye içerik kaldırma taleplerinin istisnasız gittiği ülkeler arasında. Bu taleplerin detaylarını, gerçeklerini sizden öğrenebilir miyiz? Yine, biraz önce sunumda da bahsettiniz, içerik kaldırma taleplerinin, daha doğrusu sahte hesapların tespitinin arttığından ve engellenmesi konusundaki otomasyonunuzdan da bahsettiniz; gayet başarılı olduğu görünüyor. Siz -özellikle Twitter ve Facebook'ta da çok tartışılıyor- dezenformasyonla mücadelede nasıl yöntemler uyguluyorsunuz? Özellikle yalan haberlerle, işte, nefret söylemiyle nasıl mücadele ediyorsunuz? Çünkü tüm dünya aslında bir yandan da dezenformasyon meselesini konuşuyor.

Son iki sorum: Son olarak, geçenlerde medyada gördüm Twitter Spaces'e ya da Clubhouse'a benzer bir ürün çıkaracağınız tartışılmıştı. Biraz da firmanın vizyonunu merak ediyorum, ne zaman bu ürünü sunacaksınız ve gelecekle ilgili vizyonunuz nedir? Bu ürünü de ne zaman devreye almayı düşünüyorsunuz? Bir de tabii, profesyonel abonelikten ve reklam almaktan bahsedince -belki özel bir soru olacak ama- Türkiye'ye ne kadarlık bir katma değer sağlıyorsunuz? Bir ofis olduğunu görmüyorum, Türkiye'de bir ofis yok anladığım kadarıyla ama en azından bir dijital hizmetler vergisi ödediğinizi biliyorum. Bunun miktarını öğrenebilme şansımız var mıdır?

Ha, bir de son bir sorum Sayın Başkana: Sayın Başkanım, biraz önce yeni bir sosyal medya yasasından bahsettiniz, bir düzenlemenin geleceğiyle ilgili. En yakın zamanda bunu Dijital Mecralar Komisyonunda tartışmak istiyoruz.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Aynen.

ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - Dijital Mecralar Komisyonunun bilmediği bir sosyal medya düzenlemesi varsa da bu konuda hem üzülürüz hem de tepkimiz biraz sert olur.

Çok teşekkür ediyorum.

AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Tartışmak için yeterli zaman verilmesini mi istiyorsunuz?

ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - Yani önce gündeme gelmeli tabii ki Ayhan Hocamın dediği gibi; önce gündeme gelmeli, sonrasında tabii ki bunun bir süreci var.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Teşekkür ediyorum Onursal Vekilim.

Sosyal medya yasası değil dezenformasyon yasasıyla ilgili bir düzenleme yapmak istiyoruz. Birincisi, bunun kayıtlara geçmesini istiyorum. İkincisi, ben de kesinlikle Komisyonumuza gelecek olan dezenformasyon düzenlemesinin yeteri miktarda tartışılmasının, yeteri miktarda konuşulmasının ve sadece Komisyonumuzda değil, tüm paydaşlarla karşılıklı bir diyalog içerisinde konuşulmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Usul bakımından...

ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - Başkanım mümkünse de taslak Meclis Başkanlığına sunulmadan bence paydaşlarla konuşulursa, sonra gelirse çok daha faydalı olur. Yani geçen 5651'de böyle bir sorunumuz vardı. Tabii, misafirlerimizin önünde bu konuyu çok tartışalım istemiyorum ama çok daha faydalı olur ve tekrar tekrar yapılmamış olur yani.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Doğru.

ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - 5651 gibi yapıp yeniden yeniden birbirimizi yormamış oluruz. Uzun bir süreç ama başarılı bir süreç olsun. Herkes dezenformasyondan muzdarip ama tabii, haber alma özgürlüğünün, özellikle ifade özgürlüğünün de kısıtlanmaması gerekiyor, siz de vurguladınız zaten. İnce çizgiyi belirleyebilirsek dünya da dezenformasyonla ilgili bunu tartışıyor.

Teşekkür ediyorum.