TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Özellikle, Şahin, sen ve Komisyon üyelerine; bu teklif metninde en önemli itiraz ettiğimiz maddelerden biri: "...erişimin engellenmesine Reklam Kurulu tarafından karar verilebilir. Ancak, teknik olarak ihlale ilişkin içeriğe erişimin engellenmesi yapılamadığı veya ilgili içeriğe erişimin engellenmesi yoluyla ihlalin önlenemediği durumlarda, internet sitesinin tümüne yönelik olarak erişimin engellenmesi kararı verilebilir." Bu doğru değil. Yani özellikle Komisyon üyelerinin buna itiraz etmeleri gerekiyor. Ya, bu kanunda bürokrasiye, bürokratlara tam bir yetki veriyoruz. Yani istediği siteyi, istediği şeyi kapatabilir. Onun için bu doğru değil.

ÇETİN OSMAN BUDAK (Antalya) - "Ürüne yapılabilir." diyor da...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Bir de İsmail Bey'e bir sözüm var: İsmail Bey, çok teklif gördük biz burada, milletvekilleri o teklife imza atıyorlar ama sahip çıkmıyorlar; bir defa size teşekkür ediyoruz. Yani iyi çalışılmış bir teklif, teklifin tümüne baktığımız zaman 2 tane maddeye itirazım var, grup olarak da buna itiraz ediyoruz. Genel Kurulda bu teklifin daha rahat geçmesi açısından bu 2 maddenin düzeltilmesinden yanayız.

Birincisi, o müteahhitlerle ilgili otuz altı ayın kırk sekiz aya uzatılmasını doğru bulmuyoruz, biz tüketici kanunu yapıyoruz. Yani "İşler iyi değil, uzatıldı, durum kötü." gibi onu ancak müteahhitler kanunu getirin orada tartışalım. O başka bir kanun, onun için tüketiciyi ilgilendirmiyor. Bu birincisi, o, otuz altı ayda kalsın.

İkincisi, bu 15'inci maddede özellikle Reklam Kuruluna kapatma yetkisi verilmesi doğru değil, onu da düzeltmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Bu 2 maddeye itiraz ediyoruz.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Kime verilmesi lazım?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Kanunlar var, yasalar var.

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Başkanım izin verirse ben gerekçesini söyleyeyim.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Buyurun.

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Tahsin Beyciğim, birincisi, öbür mevzuda ben bire bir de görüşmeye hazırım, orada hakikaten iyi niyetle yapılmış bir çalışma var, sözleşmeye müdahale söz konusu değil. Ama Bakanlık yetkililerinin gidip ikide bir ceza yazması vatandaşın gayrimenkulüne ya da edindiği emtiaya bir an önce kavuşmasını sağlamıyor, temin etmiyor, işi biraz daha sıkıntıya sokuyor. Yani 300-500 dairelik bir şeyi düşünün, her birine 70 biner lira ceza kestiğinizi düşünün, adamı bloke edersiniz.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Uzatma... Kırk sekiz ay...

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Uzatma yok orada işte, bakın, kırk sekiz aya kadar ceza yazmama imkânı getiriyoruz.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Uzattın gittin işte.

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Otuz altı ay olunca... Mesela, şimdi "on iki ay" demiş, on iki aydan sonra gidip yine ceza yazamıyor.

Yanılmıyorsam otuz altı ayın dolmasını, değil mi?

TİCARET BAKANLIĞI TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE PİYASA GÖZETİMİ GENEL MÜDÜRÜ AVNİ DİLBER - Efendim, mevcut durumda otuz altı ay dolmadan ceza yazamıyoruz.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Şimdi, kırk sekize uzattı, hiç yazamayacak.

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Yok, sözleşme hükümleri geçerli ancak Bakanlığın oraya ceza yazmasına bir kolaylık getiriyoruz; birincisi bu.

İkincisi...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Ya, Bakanlığı da anlamıyorum, biz Bakanlığı destekliyoruz, Bakanlık da uzatıyor.

ÇETİN OSMAN BUDAK (Antalya) - Evet yani kırk sekiz ay sonra ceza keseceksiniz.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Anlamıyorum, Bakanlık...

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Bakın, Tahsin Beyciğim, şimdi "Yirmi dört ayı geçti mi biz ceza kesmek durumundayız, adam istediği kadar süre yapsın." diyor. Diyelim ki adamla üç yıl, dört yıl anlaşmış...

Ama öbürüne bir cevap vereyim: "Kurul tarafından" diyorsunuz, ben de mahkeme tarafından verilmesi taraftarıyım ancak bazı öyle hâller olabiliyor ki zaman zaman siz de biz de televizyonlarda izliyoruz. Mesela, iki örnek veriyorlar: "Geçen ay karar verilen, adresi belli olmayan düzensiz göçmenleri dolandıran ve POS tefeciliği yapanların internet siteleri yurt dışında olduğu için kapatamıyoruz." diyor, hâlâ reklama devam ediyor. Ceza kesiyoruz, uygulayamıyoruz, adresi belli değil, yurt dışından yönetiliyor. Bu sitelerin bir kısmında, mesela ben balcıları dedim, başkaları da var, tarım ilaçları veya tamamlayıcı tıbbi bilmem ne diyor, onun altında da reklamları yapılabiliyor. Siz müeyyide uyguluyorsunuz, bu müeyyideye muhatap bulamıyorsunuz, adrese tebligat yapamıyorsunuz, kişiye erişemiyorsunuz ve o adam da istediği sonucu elde ediyor, sürekli yayın yapmaya devam ediyor; bunun bir an önce durdurulması lazım. Ancak, bu Kurul bürokratlardan oluşmuyor sadece, burada sivil toplum örgütlerini temsil eden 9... Onu da tartıştık, bana göre aslında çok da fazla, 19 kişi Kurul üyesi var. Mesela, 5'i Sağlık Bakanlığından, 1 kişi olsa bence yeterli. Kurulu daha etkin, daha verimli, daha süratli çalıştırabilmenin de belki önünü açmamız lazım. "Oralara girmeyelim, hazır bunu bir çalışalım." dediler, onun için bunu getirdik. Orada Barolar Birliğini temsilen var, Eczacılar Birliği var, Tabipler Birliği var yani sivil toplum örgüt temsilcilerinin de bulunduğu bir kurul. Bürokratlar... Tüketicilerden temsilciler var ancak tüketicilerin kendi içerisinde bir birlik olmadığı için seçimleri biraz uzuyor herhâlde ya da çok şey yapamadıkları için 1 temsilci gönderebiliyorlar, onlar da temsil ediliyor.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Başkanım...

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Buyurun.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - İsmail Bey, bu kanun maddesi -bir defa, siz hukukçusunuz bildiğim kadarıyla- bizim tarafımızdan Anayasa Mahkemesine götürülür. Bak, biz diyoruz ki: "Temiz kanun yapalım." Bu kanun maddesi çok yüksek yetki... Yani "Türk Ceza Kanunu geçerlidir." Bir şey koymamız gerekiyor orada. Bu erişimi kapatmak...

İSMAİL BİLEN (Manisa) - Onu da mahkemeye yirmi dört saat içerisinde götürme zorunluluğu var.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Nerede var o?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - İşte, koyalım, "yirmi dört saat içinde mahkemeye götürme" ibaresini koyalım ama karar vermesin Kurul.