| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4336)(Devam) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 31 .03.2022 |
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Şimdi, Sayın Başkan, önce bir sakıncadan daha bahsedeyim. Şimdi, biz, düşük faizle bankalara kredi veriyoruz ya, yüzde 14'le imkân açıyor Merkez Bankası. Bunun karşılığında, vatandaşımız yüzde 28-30'la tüketici kredisi kullanırken bazı şirketler -geçen gün bir arkadaşımla rastlaştım- yüzde 16'yla Ziraat Bankasından kredi kullanılmış mesela. Yani şirket gidiyor, "fatura" diyorlar filan falan, yüzde 16. Şimdi, bu da şöyle bir şey yaratıyor: Yani vatandaş 28'le kullanıyor, şirket 16'yla kullanıyor. Bu, şirketlere de bir kâr transferi anlamına geliyor. Nasıl? Enflasyon yüzde 60, halkın enflasyonu yüzde 100; şirket yüzde 16'yla kredi kullanıyor. Bunu ne yapıyor? Mala yatırıyor, kâr ediyor, onlar da kâr ediyor yani bankalar kazanıyor, şirketler kazanıyor, vatandaşlar kaybediyor. Buna dikkat etmek gerekir diye... Bunu tabii, size sormuyorum ama buna dikkat etmek ve bunun yaratacağı stres testini de... Yani bir stres testi yapacaklar mı? Şundan dolayı: Bu KKM eğer ki... Hani, umarım ben yanılırım; bakın arkadaşlar, sakın yanlış anlamayın, hani "Bu sistem üç vakte kadar batacak." diyorum ama umarım ben yanılırım, batmaz ama eğer ki bir şey olursa bankalar buna dair bir stres testi yapıyor mu? Yani bunun, tabii, sonuçlarını bildirin diye söylemiyorum ama olası senaryolara dair bir hazırlık var mı? Bu, birinci sorum.
İkinci mesele: Sayın Başkan, kârların bu kadar yüksek olmasının iki sebebi daha var. Ya, ben bugün bir EFT yaptım, çok da makul bir rakamdı, bir ödemem vardı; banka ismi vermeyeceğim ama işte, iki ay önce, üç ay önce 10 lira EFT masrafı alırken bir anda 50 lira EFT masrafı çıkardı sistem karşıma. Şimdi, yani, olacak şey değil. Telefon açtım, "Nasıl olur arkadaş bu yani niye benden 3 kuruş için 50 lira EFT masrafı alıyorsun?" dedim, "Efendim, böyle. Masraflarımız yüksek..." falan filan dedi. Yani, vatandaş böyle şeylerle... Yani, ücret, komisyon giderlerinde de bir kontrolsüzlük var. Geçen yıl bir kontrol altına almıştınız, bunlar yeniden mi gevşetildi Sayın Başkan? Çünkü bu mesele önemli bir şey; bu komisyon bedelleri, ücret bedelleri, yok EFT masrafı, bilmem ne, şu bu.
Üçüncü mesele de şu: Döviz meselesinde bir şikâyet daha var. Şimdi, dolar alış satış kurunda bankalar 2 kuruş, 3 kuruş kâr yazarlardı; şimdi bakın "x" bankaların sitelerine, efendim, şu anda dolar 14,70 ya; 14,50 alış, 14,95 satış çıkarıyorlar. Burada bir kontrolsüzlük var yani ciddi anlamda kârlarına kâr katmalarına gerekçe olan durumlarla karşı karşıyayız. Tabii ki rekabete açık bir sektörden bahsediyoruz, ben doğrudan böyle müdahale... Ama vatandaş yararına müdahale etmek de BDDK'nin görevi yani, bu ücret ve komisyonlarda veya bu döviz kurları açıklıklarında. Buna dair ben BDDK'yi göreve çağırıyorum ve bunları soruyorum tabii ki eğer müsaade ederseniz.