| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4336)(Devam) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 31 .03.2022 |
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, Bülent Bey'in söyledikleri üzerine de devam etmiş olacağım.
Şimdi, bakın, şöyle bir durum var: 21 tane şirketin -yeteri kadar denetim yapılmamış olmasından kaynaklanan bir şekilde diyeceğim- başarısız olmasıyla ilgili bir kanun çıkararak bu varlıkları TMSF'ye devrettik. "Bunların bu süreçte tasfiyesini yapın." dedik TMSF'ye. Fakat değerli arkadaşlar, bu maddeyi başka türlü tartışabiliriz. Bu madde, bu tür şirketler dünyasının yeniden regüle edilmesine ilişkin bir perspektif getiriyorsa onu da tartışabiliriz, o ayrı bir konu bence.
Burada önemli olan şu: Kamunun gözü önünde para toplama yetkisiyle yetkilendirilmiş olan birtakım şirketler varlıkları yetmez hâle gelmiş. Yetmez hâle geldiği için esasında müdahale etmek zorunda kaldı.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Varlıkları yetmez hâle gelmiş değil. Bir izin yok, bir kural getiriliyor, kanuni düzenleme; mevcut faaliyet yürütmek isteyenlere bu kurala uygun olmaması...
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Hayır, bundan bahsetmiyorum. O dönemde yani...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, karşılıklı...
Abdullah Bey, rica ediyorum. Bir notlarınızı alın, en sonunda topluca bir değerlendirme yapın lütfen.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - 21 şirketin taahhütleri ile varlıklar arasında bir boşluk ortaya çıkıyor yani varlıkları verdiği taahhütleri karşılamıyor. Zaten TMSF'deki değerli arkadaşlarla biz geçmişte de görüşmüştük.
Şimdi, bu durumda, ortaya çıkan zararın veya mağduriyetin giderilmesi doğrudan doğruya kamuya, devlete ait olan bir şeydir. Dolayısıyla da burada TMSF bu varlıkları sattığında... Ki öyle söylüyor değerli arkadaşlar, diyorlar ki: "Bu TMSF'ye devredilmiş olan bu 21 şirket taahhütleri karşılayamaz." Dolayısıyla da bazı insanlar yoksullaşmış, para kaybetmiş olacaklar bir bakıma.
Burada bu maddeyi tartışmayalım. Kabul edebiliriz bu maddeyi, bu madde önemli değil ama bu olaylar zinciri sonunda mağduriyete uğramış olan insanların sorununu çözmemiz lazım ve bu da TMSF'nin bu malları sattıktan sonra alacağının bir şekilde bir oranla dağıtılması biçiminde olmamalı. Bence hesabı yapıp devlete ait olmak üzere bir borçlanma ya da bir kaynak transferi burada gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü aksi takdirde bu mağduriyeti gideremeyiz bence.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tam da dediğiniz gibi yapılıyor ama.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Yok, öyle yapılmıyor.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hemen ödeme yapıyor TMSF, daha sonra tahsil ediyor kendisi.
Bir açıklasın bunu, bu önemli.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Anladım ama "Kaynak açığını kapayamayız." diyorlar arkadaşlar.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - TMSF bir açıklasın.
TMSF BAŞKANI FATİN RÜŞTÜ KARAKAŞ - Bizim buradaki emelimiz şu: Eğer biz bunu tasfiye masasıyla yapmış olursak zamana yayılacak. Bizim buradaki, kanundaki talebimiz, mağduriyetin giderilmesi için, peşin olarak ödenebilmesi için düzenleme yaptırıyoruz. TMSF yapmış olduğu ödemeyle masada birinci sıraya geliyor. Kanunda o maddede de talebimiz var. Bu yaptığımız tahsilatlarla ödediğimiz parayı TMSF'ye tahsilatını yapmış oldunuz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tercih eden hak sahiplerinin kısa sürede hemen ödemesini yapacaksınız, siz ayrıca uzun bir zaman içinde tasfiye edeceksiniz.
TMSF BAŞKANI FATİN RÜŞTÜ KARAKAŞ - Tercih eden hak sahibine ödemesini yapıyoruz .
Sayın Başkanım, şimdi, burada isterseniz o kalemlere de, bir şey vereyim isterseniz. Şu anda, şu ana kadar finansman döneminde olup da sözleşmeden dolayı kasaya, masaya borcu olan 341 milyon para var. Nakit varlıklar olarak şu ana kadar yapmış olduğumuz tahsilatlar 147 milyon lira. Şirketlerin araçlarının satışına başladık ki bugün de ihalemiz vardı. Araçlarına el koyduk, satıyoruz. Bunlardan da... Bu rakamlar kötümserdir yazdığımız şeyler. 75 milyon bir tahsilat da oradan bekliyoruz. Şirketlerin, bu 21 firmanın gayrimenkullerine de tabii el koyduk. Bunların tahsilatında yaptığımız ekspertiz çalışmasında 70 milyonluk bir tahsilat da oradan bekliyoruz. Şirketlerin menkul satışı... Şirketlerin 402 tane şubesi vardı, bu şubeleri kapattık, menkullerini satış konumuna getirdik. Bunların satışından da 3 ile 12 milyon arası bir gelir bekliyoruz.
6183 sayılı kanunla, TMSF'ye vermiş olduğu bir yetkiyle yapmış olduğumuz, şirketin ortak ve yöneticileri hakkındaki gelirden dolayı 75 milyon bir beklentimiz var. Masa zararının giderilmesi için firma sahipleri hakkında, tabii, suç duyurusunda bulunuyoruz. Bu suç duyurusuna girmeyip "Gelip anlaşayım, ben paramı ödeyeyim." diye masaya davet ettiklerimizden şu ana kadar aldığımız sözlerden, oradan da 68 milyon 355 bin lira gelecek. Bizim şu anki yaptığımız hesaplarda sadece tasfiye masası giderleri açıkta kalmış oluyor. Eğer biz bunu iradi tasfiyeyle yani şu anki mevcut yetkilerimizle yapmış olsaydık, masanın toplanması, masada bütün hak ve alacakların kayıt süresi, bunların tasfiyesi gibi nedenlerle - tabii, bu konuda, TMSF, arkadaşlarımız çok tecrübeli- ancak beş yıla yakın bir sürede bu paraları bölüp hak sahiplerine ödeyebilecektik fakat eğer bu yetki verilirse, Plan ve Bütçe Komisyonumuz onaylarsa bu kanun teklifini, biz, bu kanunla hak sahiplerine 2 tane seçenek sunacağız. Birinci seçeneğimizde diyeceğiz ki yaşayan firmalara onların düzenini bozmayacak şekilde... Çünkü bu işlemin devam edebilmesi için BDDK'nin çıkarmış olduğu mevzuatta beşte 2 ve yüzde 40 maddesi var; yüzde 40 ödemeyi yapması lazım, beşte 2 de ortaklardan para toplanması gerekir sistemin sağlıklı yaşayabilmesi için. Bunun üzerine ilk alanlar kazançsızdır, sonra -Sayın Şener Bakanımızın dediği gibi- farklı şeyler olabilir ama sonuç olarak, o masaları da zafiyete uğratmayacak şekilde masaya üye olabilirler. Masaya üye olurken, geçmiş dönemde ödemiş oldukları aidatlar var bunlardan, peşin ödedikleri paralar var; yaşayan, BDDK'nin uygunluk vereceği bu firmalardan ön görüşmelerde şu sözü aldık: Bunlar ilave bir aidat ödemeyeceklerdir, devam ederlerse ikinci bir para daha ödemeyeceklerdir bu bölüm için. Eğer sadece limiti artırırlarsa yüzde 50'lik bir ödeme yapacaklar. Bunların hiçbiri bunları kabul etmediler, dediler ki: "Ya, biz yatırdığımız parayı alıp çıkmak istiyoruz." O zaman bu paralarını nakden ödeyeceğiz, yolunuza... Dediler ki: "Faiz alacağımız, başka alacaklarımız var." Çünkü faiz gündemde yoktu ama bugün faiz de gündemde artık. Bu sefer de masada 4'üncü sırada yazılacaklar, masanın tahsilatlarında para kalırsa onları da ödeyeceğiz ileriki dönemlerde ama kısa sürede ödemiş oldukları paraları hak sahiplerine ödemiş olacağız devlete zarar getirmeden.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ederiz, bu izahat iyi oldu, mekanizmayı izah etmiş oldunuz.
Sayın Katırcıoğlu, devam edin lütfen.
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Şimdi, tamam, bu açıklamayı anladım ama bence esas itibarıyla bu açıklamanın da eksiği... Daha önce 21 şirketin kapatılmasına neden olan süreçte "Hükûmetin veya genel olarak kamunun bir suçu yoktur." varsayımı içeriyor bunu. Ben de diyorum ki: Burada bir sorumluluk vardı, o sorumluluğu yerine getiremedi devlet. Dolayısıyla da ortaya çıkan mağduriyetlerin giderilmesi için -arkadaşın ifade ettiği gibi- sözleşmelerin en azından devam edebilmesini sağlayacak bir anlayış benimsemeniz lazım ki kamunun yaptığı bu yanlış bir ölçüde özür olarak görülebilir diye düşünüyoruz. Anlatabildim mi ne demek istediğimi?
ABDULLAH GÜLER (İstanbul ) - Sözleşmeler ilk hâliyle beraber...
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Evet, öyle. En azından yeni şirketlere adapte olacakları vakit hiç olmazsa o kurallarla geçsinler.
TMSF BAŞKANI FATİN RÜŞTÜ KARAKAŞ - Bir şey daha ilave edebilir miyim?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, bir ilave daha var.
TMSF BAŞKANI FATİN RÜŞTÜ KARAKAŞ - Bir ilave şeyim de şu olsun: Şimdi, bu sözleşmeler eğer... Sözleşmede geçen süreler var, önemli bunlar çünkü. Eğer vatandaş yirmi ay para ödediyse, bu yirmi aylık süre yeni yaptığı sözleşmede geçerli olacak fakat batan firma ya da tasfiye ettiğimiz firma "Bir yılda ödeyeceğim." dediyse o hakkı elde edemeyecek çünkü yeni firmanın ya da yeni kanunun düzenlemesine tabi olacak.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki.
Tamamladınız mı Sayın Katırcıoğlu?
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Şimdilik evet.
Teşekkür ederim.