ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Temel hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesi hak arama özgürlüğüdür. Bu özgürlüğü vatandaşlarımız da avukatlar aracılığıyla kullanmaktadır. Demokrasinin olduğu ülkelerde, yargılamanın adil ve tarafsız yapılmasının en önemli unsuru savunmanın bağımsız ve özgür olmasıdır. Avukatların özgür ve bağımsız olarak mesleklerini yürütemedikleri ülkelerde adaletten, adil yargılanma hakkından, bireylerin hukuk güvenliğinden ve hak arama özgürlüğünden söz edilemez.

Avrupa Barolar ve Hukuk Birlikleri Konseyinin Avrupa'da Avukatlık Mesleğine İlişkin Temel İlkeler Tüzüğü'nde avukatlık mesleğiyle ilgili olarak "Bir toplumda avukatın mesleki faaliyetine saygı göstermek o toplumda demokrasi ve hukukun üstünlüğünün varlığı için zorunlu bir koşuldur." denilirken, Avrupa Konseyi Avukatlık Mesleğinin İcrasındaki Özgürlükler Hakkında 9 Numaralı Tavsiye Kararı'yla da avukatlık mesleğinin icrasındaki özgürlüğün genel prensipleri belirlenmiş; bu prensiplerden bir tanesi de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ilgili maddeleri dikkate alınarak "Avukatlık mesleğinin icrasındaki özgürlüğün ayrım gözetmeden; hükûmet veya kamudan gelebilecek uygunsuz müdahalelere yer vermeyecek şekilde korunması, teşvik edilmesi ve bağımsızlık prensibine saygı gösterilmesi için gereken tüm tedbirler alınmalıdır." düzenlemesi getirilmiştir. Bu düzenlemelerden de görüldüğü gibi, avukatlık mesleği dünyanın demokrasisi gelişmiş bütün ülkelerinde son derece saygın ve itibarlı bir meslek olup devlet tarafından avukatlığın bu saygınlığını ve itibarını korumak için bütün tedbirlerin alınması gerekmektedir.

Şimdi, getirilen bu düzenlemeyle çok açık, net bir şekilde -Barolar Birliği temsilcisinin de ifade ettiği gibi- eşitlik ilkesi zedelenmektedir yani bu düzenlemeyle 2 no.lu barocuklara bir imtiyaz tanınmaktadır, bir şekilde onun yolu açılmaktadır. Nedir bu? İşte, benzer ölçüdeki, üye sayısı olarak belli çerçevede olan barolara 1 milyon lira ödenek ayrılırken 2 no.lu barolara 4 milyon lira gibi bir ödenek ayrılacağı ve akabinde de bu barolara üye olan avukatların adli yardımdan çok daha fazla yararlanacağı ifade edilmektedir yani bunun önü açılmak istenmektedir. Ben buradaki amacın şu olduğunu düşünüyorum: Bu şekilde genç avukatların, ekonomik durumu iyi olmayan avukatların 2 no.lu baroya kaydolmalarının sağlanmaya çalışıldığını düşünüyorum çünkü aksi takdirde 4 milyon liralık kaynak zaten amacı dışında kullanılamıyor. Üye sayısı artmasa bile 2 no.lu baroda çalışan avukatların çok daha fazla adli yardım ücreti alacağı öngörülüyor. Bu da nedir? Anayasa'da belirtilen eşitlik ilkesini tamamen ortadan kaldıran bir durum. Dolayısıyla, ben açıkça Anayasa'ya aykırı olduğunu düşünüyorum.

Şimdi, burada, tabii, avukatların birçok sorunu varken, avukatlar birçok noktada büyük sorunlar yaşarken ve bu sorunlar çözüleceğine derinleşerek devam ederken... Yani sanki sadece 2 no.lu baro üyesi olan avukatların bir problemi varmış gibi bir madde bu. Ya, bu olmaz arkadaşlar yani bir ayrımcılık derinleşerek devam ediyor. Az önce de dün de ifade etmiştim yani bu çoklu baro sistemi avukatlar arasında bir ayrımcılık ortaya çıkardı ve bu ayrımcılık derinleşerek devam ediyor; bu madde de bu derinleşerek devam eden maddelerden biri. Ya, bunun yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizim, meslekte birliği ve bütünlüğü sağlamamız lazım; bu olmaz arkadaşlar yani bu şekilde, 2 no.lu baroya üye olan avukatlara özel bir ayrıcalık, bir imtiyaz tanınmaması gerektiğini düşünüyorum yani bu "Onların ekonomilerini nasıl güçlendiririz?" şeklinde bir düzenleme. Zaten 2 no.lu baroya üye olan avukatlar -sanırım 380 kişi civarında- adli yardımdan yararlanmak için müracaat etmiş -2 no.lu baro üyesi olan avukatların sayıları zaten oldukça düşük- artı, iktidara tamamen yandaş olan avukatlar ve ekonomileri de son derece güçlü olan avukatlar yani bütün kamu işleri, bütün diğer işler bu avukatlara gidiyor. Bu avukatların yani 2 no.lu baroya üye olan avukatların ekonomik problemi olduğunu ben düşünmüyorum şahsen. Ekonomik problemi olan avukatlar 1 no.lu baroya üye olan ve çoğunluğu oluşturan avukatlar yani 55 bin avukat bir tarafta, 2.500 avukat bir tarafta; bu olmaz arkadaşlar. Ayrımcılık, ötekileştirme bu maddeyle de derinleşerek devam edecek. Ben bu sebeple bu maddenin geri çekilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Saygılar sunuyorum.