KOMİSYON KONUŞMASI

ATİLA SERTEL (İzmir) - Sayın Başkan, bu dönem üst komisyonda çok önemle, yeniden bir çalışma dönemi olarak başladı. Önce bunun hayırlı olmasını diliyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - İnşallah.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Arkadaşlarımızın, bu çalışma temposu içerisinde birbirlerine karşı geçmişte olduğu gibi nezaket üslubunu asla bozmadan arkadaşlarımızın söylediklerini sabırla dinlemelerinin, eğer yanıt varsa konuşmacının sözleri bittikten sonra yanıt verilmesinin doğru olacağını düşündüğümü ifade etmek istiyorum çünkü biz burada Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak bütün çalışmalarımızda, kurumlarımızın eksikliklerinin saptanması, daha iyiye doğru yol alması ve varsa kusurlar ortaya konularak, o kusurlardan arındırılarak Türkiye'ye yararlı kurumlar hâline gelmesi noktasında bazı eleştirilerimizi sunuyoruz.

Tabii, bu konuda Sayıştaya yönelik de eleştirilerimiz oluyor ve olacak da çünkü yedi yıldır KİT Komisyonunda bulunan bir arkadaşınız olarak, bir milletvekili olarak, giderek incelen, giderek yok olan bulgularla karşı karşıyayız. Birilerinin eli değiyor, ham raporlar birileri tarafından denetleniyor ve o raporlar eksiltilerek, azaltılarak ne yazık ki Türkiye'nin en önemli denetim mekanizması olan Türkiye Büyük Millet Meclisine, milletvekillerine getiriliyor ve biz de onun üzerinden, o bulgular üzerinden görüşlerimizi ifade ediyoruz.

Şimdi, geliyorum 9.2.1'e. Sayıştay burada şirketin yayımlanan yıllık faaliyet raporunun geliştirilmesi noktasında bazı eksiklikler olduğunu saptamış ve sizin dikkatinizi çekmiş. Şunlara vurgu yapıyor: Bir: "Yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, şirketin o yıla ait faaliyetlerinin akışı ile her yönüyle finansal durumunu doğru, eksiksiz, dolambaçsız, gerçeğe uygun ve dürüst bir şekilde yansıtır." diyor. İki: "Yönetim kurulu üyeleri üst düzey yöneticilere ödenen prim, ikramiye gibi mali menfaatler, ödenekler, yolculuk, konaklama, temsilî giderler, ayni ve nakdî imkânlar, sigortalar ve benzeri teminatlar..." Bu, tabii, oldukça önemli olmasına rağmen bu hususların faaliyet raporunda geçiştirildiğine de dikkat çekmiş. O hâlde biz doğrudan bu konuları soralım, burada sizin yazılı olarak bize verdiğiniz yanıtlarla, Sayıştayın getirdiği eleştiri doğrultusunda bu yazılı olarak verilen yanıtlarla gerçek ortaya çıksın.

Yönetim kurulu üyeleri ve üst düzey yöneticilere ödenen ücret, prim, ikramiye gibi mali menfaatler, ödenekler, yolculuk, konaklama ve temsil giderleri, ayni ve nakdî imkânlar, sigortalar ve benzeri teminatlar nelerdir? Çünkü bir kurumun işleyişi içerisinde harcanan paranın hesabını da sormakla mükelleftir KİT Komisyonu. Bunları biz sizden yazılı olarak istiyoruz.

Ayrıca, yönetim kurulu üyeleri ve üst düzey yöneticilere 2020 ve 2021 yılı içerisinde ücret, prim, ikramiye gibi mali menfaatler ile ödenek, yolculuk, konaklama, temsil giderleri gibi ayni, nakdî imkânlar, sigortalar ve benzeri teminatlar adı altında ayrı ayrı ve toplamda ne kadar harcama yaptınız, bunu bize bildirmenizi rica ediyorum.

Yine bir sorum şu: Günümüz itibarıyla yönetim kurulu üyeleri Genel Müdür ve üst düzey yöneticilerine ödenen ücret, prim, ikramiye gibi mali menfaatler ne kadardır? Bunları bize yazılı olarak açıklayın, açıklamazsanız zaten Deniz Yavuzyılmaz bir şekliyle buluyor onları, kamuoyuna açıklıyor ama sizin bunları açıklamanızda büyük yarar görüyoruz çünkü eğer şeffaflık söz konusuysa sizin bunları dile getirmeniz lazım.

Biraz önce geçen bir konuya, olaya ilişkin, Deniz Yavuzyılmaz'ın söylediği sondaj gemileriyle ilgili; hangi bedel, hangi yöntem ve ne kadar para karşılığında, kimlerden satın alınmıştır? Doğrusu bunu biz de merak ediyoruz. Bu konuda uluslararası bir ihale yapılmış mıdır? Uluslararası ihale yapıldıysa kimler katılmıştır? Bu gemilerin alım bedelleri ne kadardır? Finansmanı, öz kaynaklarıyla mı, krediyle, borçlanarak mı yaptınız diye soracaktım, Deniz Yavuzyılmaz onun ne kadar yüksek faizle alındığı ve Türkiye'de çok önemli bir kuruluşumuzun, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının zarara sokulduğu noktasını dile getirdi.

Ayrıca o konuda bir şeye daha dikkati çekti, o da SGK'ye ait TPAO'nun hazineye ait hisseleri 2017'de Varlık Fonuna devredildiği zaman ben bu hisselerin tam oranının ne olduğunu öğrenmek istiyorum. Ayrıca bu hisselerin bir kısmının -yüzde 5 küsur- SGK'ye ilişkin olduğu Sayıştay raporlarından ortaya çıktı. Bu SGK hisselerinin akıbeti ne oldu? Yani niçin SGK gibi çok önemli bir sağlık kuruluşu, bir başka bakanlığa ait bir güvence olan bir kurumun parası, hani Deniz'in söylediği çökme ama ben şöyle söyleyeyim: Bu para nasıl iç edildi, nasıl götürüldü ve hâlâ niye bu kuruma dönmüyor? Biz aslında o kurumun çok önemli bir kurum olduğunu da biliyoruz. Bu nasıl oldu da Varlık Fonu'nda bu para yok oldu gitti?

Ayrıca, ben Türkiye Varlık Fonu-TPAO ilişkisinin mahiyetini de öğrenmek istiyorum. TPAO, Varlık Fonuna hâlen kaynak aktarıyor mu? Ve Türkiye Varlık Fonu, TPAO'ya sermaye koydu mu? TPAO'daki hisselerini ipotek ettirerek borçlandı mı? Hazine hisselerini devralmış olan Türkiye Varlık Fonunu bu toplantıda mutlaka birileri temsil ediyor; bu arkadaşların görevi nedir, bunu öğrenmek istiyorum. Çünkü çok önemli bir toplantı yapıyoruz; Türkiye Petrolleri Anonim Şirketinin Genel Müdürü, yönetim kurulu üyeleri, bütün kadro burada. Ve gerçekten bizim göz bebeği bir kurumumuz Türkiye'deki, göz bebeğimiz diye baktığımız bir kurum. Çünkü bizi hem petrol hem de doğal gaz noktasında dışa bağımlılıktan kurtarması için gözünün içine baktığımız bir kurum. Onun için çabalıyorsunuz, bunun için de teşekkür ederiz ama gelgelelim sizin de konuşmanızda ifade ettiğiniz gibi, Türkiye'deki petrol, benzin ve doğal gaz fiyatlarının olağanüstü artması ve halkın artık bu konuda "yeter gayrı" dediği noktaya geldiğimiz noktada siz de aynı şeylerden yakınıyorsunuz ve dünya petrol fiyatlarından söz ediyoruz. Dünyada petrolün yükselmesinden kaynaklanan içerideki zamların kaçınılmaz olduğunu kabul ediyorsunuz. Bütün bunları söylerken şunu da söylemek istiyorum: Yani bizim yerli petrol ve doğal gaz üretimimizin kendimize yeter noktaya geleceği hayali ne zaman gerçekleşir, ne zaman biz bu noktaya varırız; doğrusu bununla ilgili de geneli üzerinde bir konuşma yapacağım.

Şimdilik sözlerimi burada tamamlıyorum. Ayrıca, çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Hoş geldiniz diyorum, belki başında söylemem gerekiyordu. Ama bizim bu söylediklerimize yazılı olarak, açıklıkla yanıt verirseniz, biz de bunun üzerine Sayıştayın eksikliğini kapatmış oluruz diye düşünüyorum çünkü sorulması gereken soruları ve bulguları Sayıştayın getirmesi gerekirken biz kendi çabalarımızla bazı konuları getirip size sormakla mükellef hissediyoruz kendimizi.

Teşekkür ediyorum ben.