| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Cihat Sezal, Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban ve 37 Milletvekilinin; Türkiye İhracatçılar Meclisi ile İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4441) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 11 .05.2022 |
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Yani şimdi burada yapılmak istenen şey, 4'üncü ve 5'inci maddeler aynı mahiyette bakıldığı zaman. Burada Ticaret Bakanlığına İhracatçı Birliği Yönetim Kuruluna otuz gün içinde Genel Sekreter ve Sekreter Yardımcı atanmaması durumunda resen atama yetkisi vereceğiz. Şimdi, biraz evvel ben soru soracaktım ama soruya cevap verdiniz ama şöyle bir şey var: Şimdi TİM veyahut da birlikler daha önceleri yani 5910 sayılı Kanun çıkmadan önce bağlı bir kamu kurumuydu, bağlı kamu kurumu. Daha sonra bu 5910 sayılı Kanun'la -ki bunu ben Sayıştaydan edindim, Sayıştay raporlarından- kamu kurumu olma özelliğini yitirmiştir. Şu an sizin, TİM'in hukuken vasfınız kamu niteliğindeki meslek kurumu niteliğinde. Öyle mi Başkanım? Yani ziraat odası gibi, esnaf ve sanatkârlar odası gibi, ticaret odası, sanayi odası, işte ticaret sanayi odası, Tabipler Birliği gibi kurumlar hukuken hangi statüdeyse siz de aynı statüdesiniz. Şimdi burada, mesela Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kanunu var, 5174 sayılı Kanun. Şimdi bu Kanun diyor ki: "Oda Yönetim Kurulunun Görevleri" Yani hukuken siz ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği arasında bir fark olmadığından yola çıkarak konuşuyorum.
ŞAHİN TİN (Denizli) - Fark yok mu? Öyle mi diyor?
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Hayır, hiçbir farkı yok, hukuken farkı yok, hayır. Daha önce varmış, daha önce bağlı bir kamu kurumu niteliğindeyken şu anda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğiyle aynı durumda.
Şimdi, diyor ki bu Kanun, 5174 sayılı Kanun, bir görev veriyor oda yönetim kurullarına: "Oda personelin işe alımlarına ve görevlerine son verilmesine, yükselme ve nakillerine karar vermek." Aynı kanunun Beşinci Bölümü 74'üncü maddesi de "Odalar ve Borsaların işlerini yürütmek üzere bir genel sekreter görevlendirilir. Genel sekreterin aşağıda belirtilen nitelikleri haiz olması gerekir." diyor, sıralıyor yani sizin kanununuzda da aynı şeyler söz konusu. Şimdi, herhangi bir oda, herhangi bir sanayi odası veyahut da ticaret ve sanayi odası kendi genel sekreterini, yönetim kurulunu ve meclisinin onayıyla atayabiliyor. Neden Türkiye İhracatçılar Meclisi veyahut da birliklerinde bu, Bakanlığa devredilebiliyor? Esasında, bana kalırsa, burada tartışmamız gereken konulardan bir tanesi Bakanlığın olumlu görüşü. Bana kalırsa Bakanlığın olumlu görüşünün de kaldırılması lazım yani nasıl bir tabip odası, nasıl bir ticaret odası, sanayi odası, bu gibi kurumlar kendi genel sekreterini atayabiliyorsa -şartları bellidir, T.C. vatandaşı olmak, askerlik yapmak neyse- bu şartlar dâhilinde bütün odalar, borsalar kendi genel sekreterlerini atayabiliyorken, yardımcı da atayabiliyorken neden ihracatçı birlikleri için böyle bir yöntem yapılmıştır? Birinci sorum bu. İkincisi, burada, esasında bizim buradaki, Bakanlığın olumlu görüşünü de kaldırmamız gereklidir; benim görüşüm budur. Üçüncüsü, şöyle bir şeyi kurgulayalım, şimdi, bu kanun hâline geldi, otuz gün içerisinde 2 tane koltuk boş sizin dediğinize göre, daha sonra koltuklar da boşalabilir; diyelim ki bir tane birlik veyahut da siz, işte, neyse, 25'inci günde, işte, kanunda size emrettiği, işte, üniversite mezunu olması lazım, beş yıl, neyse bu gerekli şartlar, dediniz ki: "Bir tane profesyoneli ben genel sekreter olarak atıyorum." Bakanlığın görüşüne sundunuz. Bakanlık "Hayır." dedi. Bir tane daha; olabilir mi? Olabilir bu yani burada onun için herhangi bir şey yok. Otuz gün süre geçti, sonra ne olacak? 29'uncu gün siz dediniz ki: "Ben bu adamı buldum, bu kadını, neyse, bu şahsı buldum, genel sekreterliği layıkıyla yapacak; Bakanlıkla aramızdaki diyaloğu en iyi şekilde yapacak olan insan budur." Bakanlık dedi: "Kusura bakma, biz olumlu rapor vermiyoruz, olumlu görüş vermiyoruz." Ne oldu? Ben atadım. Yani şu haliyle bu kanun teklifi buna açık değil mi? Yani kanun tekliflerinin altında imza olanlara soruyorum. Buna açık mı, değil mi?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Bu maddenin başka bir gerekçesi var yani.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Yani bana kalırsa Bakanlığın olumlu görüşüne dahi başvurulmaması lazım.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Başka bir şey var orada yani.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Özerkliği ortadan kaldırıyor bu durum.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bırakın, otuz gün içerisinde resen atamayı.
Teşekkür ederim.