KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, bütün bankalarda güven üzerine kuruludur bankacılık sistemi ve en önemli şey itibarıdır bankaların. Şimdi, Merkez Bankası şöyle bir madde getirmiş, "Bana başka bankalar para yatıracak, bu paraya haciz getiremezsiniz." diye bir örnek veriyor. Düşünebiliyor musunuz, herhangi bir ticari bankayla ilgili biz böyle bir düzenleme yapsak, oraya kimler para yatırır? Borçlu olanlar yatırır, değil mi? Yani haczedilmeme güvencesi olanlar para yatırırlar, öyle değil mi? Borçlu olanlar, haciz riskiyle karşı karşıya olanlar para yatırırlar ve o paralar haczedilemez. Uluslararası alanda da bunu biz araştırdık. Bakın, bir örnekle açıklayacağım. Venezuela iflas etti, değil mi? Maduro parayı İngiltere Merkez Bankasına yatırmıştı, alacaklılar dava açtılar bununla ilgili ve haczettiler bu alacaklarını. Şimdi, Maduro'yu düşünün, hani, ülkesini soyup soğana çeviren bir diktatör. Kaynaklarını başka ülke merkez bankalarına yatıracak. E, ne güzel. "Türkiye'ye de getirsin." diyeceksiniz belki yarın öbür gün ve "Burada Maduro'nun paraları haczedilmeyecek." diyeceksiniz. Nasıl bir imaj getirir ülkemizle ilgili?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Maduro'nun demiyoruz, devlet diyoruz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, devlet... Ha Maduro ha devlet.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yok, yok, öyle bir şey yok.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yani burada, o tip diktatörlük olan ülkelerde devlet ile diktatör birleşir arkadaşlar. Libya'da bir kabile devleti var, devlet nizamı var mı yok mu belli değil. Şimdi, Libya'dan bizim müteahhitlerimizin alacakları var, öyle değil mi? Bak, müteahhitlerin parasının peşinde Sayın Elitaş. Ne diyor? "Müteahhitleri kurtaralım." diyor. Öyle değil mi? Şimdi, yasa teklifini getirmişler. Şimdi, Libya'dan bizim müteahhitlerimizin milyarlarca dolar alacağı var. Öyle değil mi? Ben, göreceksiniz, bakın, kuvvetle muhtemel Libya'yla ilgili olduğunu düşünüyorum veya başka o tip ülkelerle ilgili olduğunu düşünüyorum. Şimdi, biz, Libya'ya diyeceğiz ki: "Ey Libya, getir 5 milyar dolarını buraya koy." Bizim müteahhitlerin de milyarlarca dolar alacağı var. "Müteahhitler onları haczedemesin." diyeceğiz. Ne kadar güzel bir uygulama değil mi? Bir yandan bizim Türkiye'nin müteahhitlerinin alacağı olacak, Libya parasını buraya kaçıracak, Merkez Bankamızda para duracak ama bizim müteahhitlerimiz o parayı alamayacaklar. Ya, bundan daha büyük bir yaman çelişki düşünebiliyor musunuz? Bakın, merkez bankaları üç şey üzerine kurulu. Birincisi, itibar. Her şeyden önce itibar olacak. Bu, itibarı zedeler. Bakın, 5 kazanırsınız, 50 kaybedersiniz, bunu unutmayın. Daha doğrusu kaybederiz diyelim, 5 kazanırız 50 kaybederiz arkadaşlar. İtibarı yok eden bir düzenlemedir bu ve Amerika'yla ilgili verdiğiniz örneğin doğru olduğunu düşünmüyorum, tekrar bakalım. Amerika'daki kendi federal yani eyaletler arası olan bir düzenlemedir, uluslararası alanda bir koruma sağlamıyor, bununla ilgili davalar sürüyor. Bir örneği pozitif verebilirsiniz başka örnekler negatif çıkabilir. Şimdi, Venezuela'nın parası Amerika'da olsa "Amerika'dan Maduro'nun parasını haczetmiyorum." diyebilir mi?

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Arjantin...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama Arjantin'le ilgili başka bir durum var. Arjantin'in haklı gerekçesi olabilir. Arjantin devleti gitmiş savunmuştur, değil mi? Yani burada haksız bir durum var arkadaş, her davada kazanan olabilir, kaybeden olabilir. Öyle değil mi? Belki Arjantin haklı bir gerekçe sunar. Arjantin çünkü diktatörlük ülkesi değil ki, kısmen demokratik bir ülke. Haklı bir gerekçesi vardır, davayı kazanmıştır ama Maduro'nun Venezuelasının dava kazanma olasılığı var mı Amerika Birleşik Devletleri'nde? Bence yok. Şimdi, siz diyorsunuz ki: "Kim olursa olsun, ister Maduro olsun ister Kazakistan'ın halkını isyan ettiren diktatörü olsun, ister Afrika'nın diktatörleri olsun, getirin parayı, ben size koruma sağlayacağım. Türkiye'nin müteahhitleri dâhil kim alacaklı olursa olsun ben o paraya güvence vereceğim." Ya, böyle bir şeyi akıl etmeniz bile bu ülkenin Merkez Bankasına büyük bir darbe vurur. Bakın, Merkez Bankası, bir, itibar dedik; iki faiz silahı var. Başkan Yardımcımız burada "Faiz silahını kullanmayacağım." diyor. Çünkü talimat var, kullandırtmıyorlar size, yüzde 14'le bankalara para veriyorsunuz, bankalar 30'la, 40'la satıyorlar. Açıkça devleti dolandırtıyorsunuz, bakın, size açıkça söyleyeyim. Yüzde 14'le parayı ver bankalara, banka yüzde 30-40'la satsın; böyle bir düzen kurmuşsunuz. Enflasyonu kontrol etme amacınız var, bundan tamamen kopmuş durumdasınız. Üçüncü silahı da rezerv. Rezervimiz gelmiş eksiye arkadaşlar, eksi 57 milyar dolardayız. Şimdi, eksi 57 milyar dolar olan bir ülkenin Merkez Bankası batmış demektir. BDDK Merkez Bankasına müdahale edebilse bugün el koyması lazım Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun, eksi 57 milyar dolarda çünkü. Bu açıdan, arkadaşlar, rezervimiz bitmiş, ne yapıyoruz? Tefeciye gidiyoruz, kara paracılara gidiyoruz, diktatörlere gidiyoruz "Bana para getir, ben senin paranı haczettirmeyeceğim." diyoruz. Ya, bunun kabul edilmemesi lazım değerli arkadaşlar, bu, ülkenin itibarını bozar.

Bir de bir sorum daha var hazır Başkan Yardımcımız buradayken: Ya, Merkez Bankamız 30 Aralık günü 70 milyar TL zarardaydı. Niye? Kur farkından dolayı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Toparlıyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 31 Aralık günü 60 milyar TL kâra geçirdiniz yani 130 milyar TL'lik bir kâr kalemi yazdınız. Ya, açıkça soruyorum size: Bu 130 milyar TL kârı bir günde nasıl yarattınız ya? Şimdi, hazinemizin paraya ihtiyacı var, bir girdi çıktı işlem yaptınız nasıl becerdiyseniz, 130 milyar TL kâr ettirdiniz ve ocak ayında bu kârı hazineye aktardık.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Soruları not alalım. En sonunda söz vereceğim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 60 milyar TL bu para hazineye yaptırılacak, hazine bu parayı harcayacak enflasyon yaratacak. Ya, nasıl bunu becerdiniz? Bu bir.

İkincisi, yüzde 14'le bankalara neden para veriyorsunuz? Neden yüzde 14'le para veriyorsunuz da bankaların, özel bankaların yüzde 30-35'le satıp kâr etmesine sebebiyet veriyorsunuz? Kamu kaynaklarını bu anlamda...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Son sorum da şu: Şimdi, hazine için biz yasa çıkarıyoruz Sayın Başkan Yardımcım, değil mi, bu, kur garantili mevduat, döviz garantili faiz için? Siz dediniz ki: "Yasaya gerek yok, benim yasam yeterli." Yani fiyat istikrarı maddesine bunu gerekçe olarak koydunuz. Özel bankalara para aktaracaksınız Merkez Bankası kasasından yani dolar çok artarsa para basıp para aktaracaksınız. Bu yasanız buna cevaz vermiyor. Fiyat istikrarı yeterli değil, bu kadar geniş yorumlanabilir mi diye siz açıkça sorayım ve bu madde...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, buraya kayda düşsün, son cümlem, bu madde Türkiye'nin itibarına zarar verecektir ve Türkiye'nin batışına hız verecektir arkadaşlar ve bunun vebali büyüktür Cemal Bey, bunu unutmayın.