HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan. Biz, 8'inci maddenin tekliften çıkarılmasını teklif ettik. Sebebi şudur: Bu maddenin iyi niyetle hazırlanmadığı gibi bir şüpheye sahibiz biz çünkü her ne kadar İstanbul, Bursa, Kocaeli, 3 büyükşehir zikredilse de hedef İstanbul'dur. Doğrudan doğruya İstanbul hedef alınarak bu altı aylık süre içerisinde adım bile atmak mümkün değil, sonra ne olacak? "Ben bunu işlettireceğim, özel kişilere, özel firmalara yaptıracağım." yani Bakanlık yapabilir, yaptırabilir, işletebilir; Bakanlık yapamaz, yetişmez.

Bir hususu daha belirtmek istiyorum arkadaşlar: Artık ne olur 27'nci Dönemin son yılını yaşıyoruz neredeyse, bir sene sonra seçim var. Öyle görünüyor ki bir sene sonra iktidar değişecek. O hâlde bazı şeyleri biraz daha kontrollü, biraz daha makul, biraz daha anlaşılır, biraz daha iyi niyetli yapmak daha doğru olmaz mı ülkemiz açısından? Şimdi burada olmayacak bir işe -üstelik de hangi gerekçeyle- halk sağlığının tehdit edilmesi gerekçesini ortadan kaldırmaya yönelik... Yok kardeşim böyle bir şey, ben buna inanmıyorum bir mebus olarak! Üstelik de Müsilaj Komisyonunda çalışmada bulunan arkadaşlarımızın büyük bir kısmı buradadır. Gördük ki İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bu verilen sürede hiçbir şey yapması mümkün değil. Bütçesi müsait değil, tesisin kurulacağı arazi müsait değil, bunların ihalelerinin yapılma süreci müsait değil; hiçbir şey müsait değil. Üstelik "Ben bunu yaptıracağım -ki özel ağırlıklı görünüyor- ondan sonra da İller Bankasının göndereceği paradan keseceğim." Bunda iyi niyet olur mu? Dolayısıyla bu tip maddeleri 27'nci dönem içerisinde son yıla girdiğimizi de göz önüne alarak keselim, bu kanun maddesini bırakalım daha sonraya; belediyelerin zaten bu işin altından kalkacak durumda olmadıklarını ifade ettim, ondan sonrasına bakalım. Bizim Müsilaj Komisyonunda önerdiğimiz çok güzel, çok önemli maddeler var; onlar kısmen gerçekleşmeye başlarsa, zaten arkasından bunlar da gelirse mesele kökünden çözülmüş olabilir.

Teşekkür ederim.