KOMİSYON KONUŞMASI

ONURSAL ADIGÜZEL (İstanbul) - Ben de yine teklifle ilgili teknik bir konuya değineceğim.

Teklif, kanundaki katalog suçlarla etkin mücadele adı altında idarinin yetkilerini artırıyor. Site içerik ya da yer sağlayıcısının yurt içi ve yurt dışında olmasına göre farklı yürüyen ve BTK Başkanının hızlı erişim engelleme, içeriğin çıkarılması kararını vermesini geciktirdiği savunulan bu ayrım kalkıyor yani yurt içi ile yurt dışı arasındaki ayrım kalkıyor. Mevcut kanunda, BTK Başkanı içerik veya yer sağlayıcısı yurt dışındaysa internet sitesine erişimin engellenmesine ya da içeriğin çıkarılmasına resen karar verebiliyordu yani yurt dışındaki bir sayfa için BTK Başkanı Abdullah Bey istediği gibi karar verebiliyordu. BTK Başkanının resen hareket alanı sınırlı değildi ancak yurt içindeyse sınırlıydı. Şimdiki düzenleme ise, mevcut kanunda, BTK Başkanının erişim engellemesi ve içeriğin çıkarılması için resen karar vereceği hâller çocuğun cinsel istismarı, müstehcenlik, fuhuş, kumar oynanması için yer ve imkân sağlanması içerikli yayınlardır. Teklifte içerik veya yer sağlayıcısının yurt içinde ya da yurt dışında olmasının ayrımı kalktığından, BTK Başkanının yurt içindeki içerik ve yer sağlayıcılarının yayınları aleyhine resen karar vereceği hâller genişletiliyor. Ne var ki teklif, kanunun 8'inci maddesinin ikinci fıkrasında yargının soruşturma ve kovuşturma aşamasında verdiği erişimin engellenmesi, içeriğin çıkarılması kararları hususunda bir değişikliğe gitmiyor. 8'inci maddenin dördüncü fıkrasında, BTK Başkanının resen karar vereceği katalog suçların listesini artırarak yargı ile idare arasında bir ikilik doğurma tehlikesi taşıyor. Üstelik, MİT mensupları ve aileleri hakkında yapılan haberler de katalog suçlar listesine ekleniyor. BTK Başkanına, bu konuda erişimin engellenmesi, içeriğin çıkarılması için yeterli suç şüphesi görüyorsa resen karar alma yetkisi veriliyor.

Değerli arkadaşlar, zaten 2937 sayılı Kanun'da, siz de çok iyi biliyorsunuz ki bu suçlar tanımlı ama bunun katalog suç hâline getirilmesi çok ciddi bir sorun. Bir de yurt dışı, yurt içi ayrımı kaldırılıp Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği başlıkları bile tekrar devreye almak, zaten bile bile gidip lades demek, tekrar iptal edeceği bir uygulamayı da hayata geçirmek demek.

Bir de iki yıl önce sabah altı gibiydi, İstanbul'da evimde uyuyordum, baktım, Tuncay Özkan arıyor. İkinci arayışında açtım -telefonum açık uyurum-hemen "Buyur ağabey." dedim, "Vatan'a gidebilir misin?" dedi, "Tabii ki ağabey, giderim." dedim. Ne olduğunu anlamadığımız bir mesele. Gittik Vatan'a, Oda TV yazarı 2 Barış'ı almışlar, daha doğrusu önce birini gözaltına almışlar, bir de birkaç gazeteciyi almışlar. Gittik, ne yapmışlar? MİT'le ilgili bir haber yapmışlar. Ya, bunlar yerleri belli gazeteciler yani gidecekleri yer de en fazla Oda TV aslında. Gidip Oda TV'den... Ya da "Bilginize başvuracağız." diye bunları çağırmak gerekirken işin sonunda baktık, işte, mesele buraya dayandı. Yani iki yıl önce bir uygulama yapılmıştı, aslında bugün burada bunu bir kanuna bağlayarak direkt, erişimi engelleme kararı aldırma çabasını görüyoruz ve dediğim gibi, gittik, bir MİT görevlisi vefat etmiş, onun cenazesinden bir fotoğraf paylaşılmış; meseleyi de öyle söyleyeyim, cenazeden bir fotoğraf paylaşılmış, orada da MİT'in bir çiçeği varmış, o çiçekten anlaşılıyor zaten orada bir MİT mensubunun olduğu da yani bir teşkilat çiçeği var, çelengi var. Buradan anlaşılıyor, bunun üzerine, yanlış hatırlamıyorsam 3 gazeteciydi, sabahın beşinde gözaltına alınıyor, çocukları, aileleri perişan, işte, küçücük çocukları var, eşleri perişan. Gidiyoruz, mesele bu. Sonra da işte, süreç başka yürüdü zaten; biri çıktı, diğeri girdi, aslında o değilmiş, öbürüymüş derken. Şimdi de buna bir kılıf uyduruluyor ve deniliyor ki: "Buraya direkt bir engelleme kararı vereceğiz." Tabii ki stratejik konularda biz Türkiye'nin güvenliğini her şeyin önünde tutarız ama bu uygulama ve geçmişte yapılan hatalar gösteriyor ki burada da katalog suçları alırken BTK Başkanına yine genişletilmiş yetkiler veriyoruz. Tuncay Bey vurguladı çok uzatmak istemiyorum. Bu yetkilerle donatılmış birinin keyfiyetinin önünü açtığımız bir süreç olur ve her kararı alabilir; bugün iyi biri vardır, yarın kötü biri gelir ama olan memleketimize olur.

Teşekkür ediyorum.