DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Sayın Genel Müdür, değerli Yönetim Kurulu üyeleri, Sayıştayın kıymetli temsilcileri ve milletvekili arkadaşlarım; Komisyona hoş geldiniz. Sayın eski Bakan Abdülkadir Aksu, kendisi bugün toplantıda, ben, ayrıca, ona da "hoş geldiniz" demek istiyorum.

Dün itibarıyla, dün yapılan Emlak Konut ve EXIMBANK'la ilgili olan toplantılar gerçekleşemedi KİT Komisyonunda çünkü bu bankaların Yönetim Kurulu üyelerinden yeterli sayıda katılım olmadı. Bu da aslında KİT Komisyonu açısından gerçekten çok üzücü bir durum. Neticede hesap vermek için kamu kaynağını kullanan bu devlete ait kurum, kuruluş ve şirketlerin yöneticilerinin KİT Komisyonunda daha önceden belirlenmiş olan toplantı tarihine uygun olarak gelmeleri ve Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil eden KİT Komisyonuna bu doğrultuda hesap vermeleri gerekiyor. Yani ne gibi bir mazeretleri olursa olsun mümkün olduğunca o mazeretler dâhilinde bile Komisyona gelmeleri beklenirken gelmeyebiliyorlar ve neticesinde, dün itibarıyla, burada bu toplantılar gerçekleşemedi, denetim yapılamadı. Şimdi, tüm bunların ışığında bugün Vakıfbank Yönetim Kurulu üyelerinin, eski Bakanın, yine Meclis Başkanlığı yapmış milletvekillerinin de dâhil olmak üzere bugün burada olmaları önemliydi; bunun altını çizmek istiyorum.

Benim sorum şu... Geneli üzerine söz vereceğiniz zaman...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Vereceğim onu, vereceğim.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Vereceksiniz.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Tabii ki.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - O zaman ben diğer bulgular üzerinden söyleyeyim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Tamam.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Diğer bulgularda, özellikle bankanın... Tabii, üst Yönetim Kurulu siz olduğunuz için kendisine bağlı olan diğer şirketlerin de neticede üstünde yer alıyorsunuz. Bu bakımdan, ben bir konuya dikkat çekmek istiyorum çünkü sonrasında diğer kurumların denetiminde siz burada olmayacaksınız.

Sayıştayın 2020 yılı raporunda bir bulgu var, bulgu çok çarpıcı, yalnız alt komisyondan da üst komisyona çıkmadı bulgu. Neticede, burada, siyasi partilerin üyesi olan milletvekilleri var, onların oylarıyla çoğunluk kimdeyse bu doğrultuda bir karar veriliyor. Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı... Şimdi, konu şu, yani üst komisyona çıkmayan bulgunun başlığında Sayıştay diyor ki: "Yapım işinde sözleşme uyarlanması sonucunda ek protokol ile sözleşmenin imzalanma tarihinden itibaren fiyat farkı ödenmesi." Yani bir şirkete fiyat farkı ödenmiş, fiyat farkı ödenmesi için bir karar alınmış ancak kararın alındığı andan itibaren uygulanabilecek olan -ki orası da soru işaretli, geleceğim- fiyat farkı prosedürü aksine geriye doğru işletilmiş, yıllar önce imzalanan sözleşmenin imzalandığı tarihten o güne kadarki kısım için de fiyat farkı tesis edilmiş, böyle bir durum.

Özetle, sözleşmede açık olarak -şöyle söyleyeyim, projenin adını da söyleyeyim- şirket ile yüklenici firma arasında yani Vakıfbank Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile yüklenici firma arasında sözleşmesi imzalanan ve yapımı devam eden Vakıflar Bankası Genel Müdürlük Hizmet Binası ve Tesisleri Projesi yapım işinde sözleşmede açık olarak fiyat farkı verilmeyeceği düzenlemesi yer almasına rağmen fiyat farkı verilmesine karar verilmiştir.

9/3/2017 tarihli anahtar teslimi götürü bedel ihale yöntemi sonucunda -"anahtar teslim" altını çiziyorum buranın- Türkiye Vakıflar Bankası Genel Müdürlük Hizmet Binası ve Tesisleri Projesi Yapım İşi Sözleşmesi imzalanmıştır. İşin sözleşme bedeli 711 milyon lira artı KDV'dir. Bin üç yüz takvim günü yapım süresi verilmiştir.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, siz Gayrimenkul Yatırım Ortaklığıyla ilgili konuşuyorsunuz şu anda, değil mi?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Doğru yani dolayısıyla da kurumun üst Yönetim Kurulunu da ilgilendiriyor.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Tamam ama ayrı bir denetim yapacağız ya, orada onu dile getirseydiniz, onunla ilgili ayrı...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben tamamlayayım Başkanım. Orada da dile getireceğim zaten.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, tamam.

Buyurun, devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani kurumda olan bitenlerle ilgili...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Hayır anlatamadım, onu zaten getirin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yönetim Kurulunun da doğrudan ben bilgisi olması ve işlem yapmasını isteyeceğim çünkü.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Gayrimenkul Yatırım Ortaklığının toplantısını yapacağız ya, orada dile getirebilirsiniz demek istedim.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Biliyorum, orada da aynen getireceğim zaten.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Öyle mi? Mükerrer yapacaksınız, peki.

Buyurun, devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Şöyle yani bu konu benim...

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sahibi banka.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Hayır, zaten Sayın Genel Müdürümüzün iştiraklerin denetimi esnasında burada bulunmasını sağlıyoruz. Yani hem Sayın Genel Müdürümüz burada oluyor hem de Gayrimenkul Yatırım Ortaklığının Yönetim Kurulu burada oluyor, o anlamda söyledim yani mükerrer olmasın demek istedim.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Aynı zamanda Yönetim Kurulu üyelerinin kamuda diğer vazifeleri de var yani ben o vazifeleri ölçüsünde bu doğrultuda bu olan biteni öğrenmelerini istiyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, buyurun, devam edin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yüklenici firmayla imzalanan sözleşmenin 2.03 maddesinde yüklenici herhangi bir nam altında ilave bedel ve süre talep etmeyeceğini beyan ve taahhüt ediyor ve bu doğrultuda da götürü bedelle anlaşma imzalanıyor. Aynı zamanda "Fiyatların Artması" başlıklı 2.17'inci maddesinde "Her ne sebeple olursa olsun ilave ödeme yapılması veya sürenin uzatılması talebinde bulunamaz." hükmü yer alıyor. "Bu sözleşme, anahtar teslimi götürü bedel usulü sözleşme olup yükleniciye hiçbir iş ve isim altında fiyat farkı verilmeyecektir." ifadesi yer alıyor. "Yüklenici benzer konularda kararnameler çıkarılması gibi sebeplere dayanarak fiyatlara zam, fiyat farkı, eskalasyon, kur farkı ya da sürenin uzatılması talebinde bulunamaz. Yüklenici, döviz kurundaki olası herhangi bir değişiklikten etkilenmeyeceğini, basiretli bir tacir olarak olası risk faktörlerini göz önüne alarak sözleşmeyi imzalamış olduğunu beyan, kabul ve taahhüt eder." hükmü yer alıyor; imzalanan sözleşme bu.

Proje yüklenicisi firmanın geçici 4'üncü maddeyi referans göstererek fiyat farkı ödenmesi talebinde bulunduğu belirtilmiş. Firma, tüm sözleşmesinde daha önce taahhüt ettiği ve bu taahhütleri verdiği için rakamın, imzalanan sözleşme rakamının bu şekilde belirlendiği anahtar teslim götürü bedel işinde yine de bir fiyat farkı ödenmesini talep ediyor. O da o dönem itibarıyla çıkarılan geçici 4'üncü maddeyle ilgili. Yönetim Kurulu kararı doğrultusunda 9/12/2019 tarihli sözleşmeye ek protokol imzalanıyor "İmzalanan protokol ile protokolün imza tarihine kadar ve protokolün imza tarihinden iş sonuna kadar yükleniciye fiyat farkı verilmesine karar veriliyor." Bakın, şu kısmı tekrar okuyorum: "İmzalanan protokol ile protokolün imza tarihine kadar -sözleşmenin imzalandığı tarihten protokolün imza tarihine kadar- ve protokolün imza tarihinden iş sonuna kadar yükleniciye fiyat farkı verilmesine karar veriliyor." Şimdi, Sayıştay da diyor ki bulgusunda: "Şirket 4734 ve 4735 sayılı Kanunlara tabi olmadığından 7161 sayılı Kanun'un geçici 4'üncü maddesi kapsamına girmediği açıktır. Sözleşme imzalandıktan sonraki yıllarda piyasa şartlarının değişmesinden kaynaklanan fiyat artışlarını sözleşme yılına götürmesinin hukuki bir izahı görülmemektedir. Hak edişe konu imalat tutarı 202 milyon 874 bin 478 lira artı KDV'dir. Bu tutara fiyat farkı hesaplanmaması gerekirken 49 milyon 690 bin 860 lira artı KDV fiyat farkı hesaplanmıştır. Projenin son hak ediş raporunda gerçekleşen imalat tutarı 366 milyon 480 bin 265 lira olmak üzere toplam ödenen fiyat farkı tutarı 159 milyon 422 bin 657 liraya ulaşmıştır. Ana yüklenim sözleşmesinde açık olarak yer almasına rağmen fiyat farkı verilmesi kararının ihale sürecini de doğrudan etkilediği göz önüne alınarak fiyat farkı ödenmemesi gerekmektedir." Bakın, şu ana kadar okuduğum her cümle, her kelime Sayıştayın kelimesi, Sayıştayın cümlesi. Hiçbir yorum katmadan şu ana kadar aktardım. Yüklenici firmaya ek protokolün imza tarihinden önceki imalatlar için ödenen fiyat farkının da Sayıştay tahsil edilmesini istiyor. Hani, protokol imzaladıktan sonraki kısım zaten soru işaretli ama önceki kısım doğrudan usulsüz, yolsuz bir işleme giriyor ve bu bulgu, bu kritik bulgu inanılmaz bir şekilde alt komisyondan üst Komisyona gelmiyor. Yani alt komisyondan üst Komisyona daha ne bulgu gelecek? Yani bir yolsuzluk yapılacak, Sayıştay bunu tespit edecek...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Şimdi, Sayın Yavuzyılmaz, daha gerekli açıklamayı almadan, detaylı dinlemeden, direkt olarak "yolsuzluk" demek çok yanlış bir ifade.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet, yolsuzluk iddiası diyelim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - "İddiası" demek de yani lütfen...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Peki, o zaman daha resmî, daha teknik söyleyelim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yani biraz üsluba dikkat edelim lütfen Sayın Yavuzyılmaz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Benim üslubumda bir ciddiyet var aslında, onu ben açıklayayım.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Biz "ciddiyetsiz" demedik ama böyle itham ediyorsunuz, lütfen ya...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bir dakika, şimdi, sözlü bir itham olmadığını anlatmak için zaten söylüyorum. Bu konuyla ilgili ben suç duyurusunda bulundum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Tamam, bir mesele yok o zaman.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani bu konudaki ciddiyeti göstermek bakımından söylüyorum ve görevi kötüye kullanma ve edimin ifasına fesat karıştırmayla ilgili Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Anonim Şirketindeki görevli kişiler ve Rönesans firmasının -ilgili firma Rönesans- yetkilileriyle ilgili olarak suç duyurusunda bulundum. Dolayısıyla da burada ciddi bir zarar var, bir kamu zararı var. Bu tip bir uygulama eğer Türkiye'deki diğer şirketlere de uygulanabiliyor olsaydı belki on binlerce firmayı batmaktan kurtarırdınız, kurtarılırdı. Yani bir anda şirketler bu döviz kurundaki artışlar nedeniyle kendi dengelerini kurmakta zorlanıp batma sürecine girerken bir yanda bazı şirketler tek kalem, tek imzayla 49 milyon lira fiyat farkı alıyor usulsüz ve işin tamamlanma tarihine kadar da 159 milyon lira fiyat farkı alıyor. Yani dile kolay, milyon derken trilyon, böyle bir para.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, toparlayalım.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani insanların ömrü hayatında bir araya getiremeyeceği bir para bir imzayla veriliyor.

Ben Vakıfbankın özellikle bu diğer bulgulardaki çeşitli yaptığı yapım işleri ve yapım işlerinin dışında kalan işler konusundaki işlemlerinde Sayıştayın bulgusunun çok önemle üzerinde durulması gerektiğini düşünüyorum. Her ne kadar üst Komisyona çıkmamışsa da -niye çıkmadı bilmiyorum ama- ben yasal süreci başlattım. Bu usulsüz fiyat farkının mutlaka tahsil edilmesi gerekiyor. Neticede, bu usulsüz fiyat farkı tutarı ne Yönetim Kurulu üyelerinin ne de bir başkasının veya alttan üste çıkmasın diye oy veren milletvekillerinin kendi şahsi parası değil, kendi cebinden çıkmıyor; bu, vatandaşın parası, kamunun parası. Bu paranın lütfen tahsil edilmesini sağlayın. Konuyla ilgili açıklamanızı da ister şimdi ister Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı geldiğinde...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - İster yazılı...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - ...yanıt vermenizi istiyorum.

Teşekkür ederim.