KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli katılımcılar; saygıyla selamlıyorum hepinizi.

Bu, 1'inci maddedeki hâkim-savcı yardımcılığı müessesesine doğrusu bir itirazımız yok, yararlı görürüz. Ancak bu yasaya reform gözüyle bakabilir miyiz, orada kuşkularım var. Ne "altıncı yargı reformu" denebilir ne de bundan önce yaptığımız beş reform paketine reform özelliği vardır diyebiliriz. Yargının birikmiş sorunlarını günübirlik çözmeye çalışıyoruz ama düğmeyi yanlış iliklediğimizde de yanlışlıklar serisi devam ettiği gibi sorunları da büyütmüş oluyoruz. Ben hatırlıyorum, 2018 yılıydı zannediyorum -yanlış hatırlıyor olabilirim- Adalet Bakanı Sayın Gül Hâkimevine bizi davet ettiğinde reform paketlerinden, yargının ciddi sorunları olduğundan, reform paketlerine ihtiyaç olduğundan söz etmişti ve en başta da, sözlerinin başında da yargının tarafsızlığı, bağımsızlığı konusunda ciddi kuşkular olduğunu, toplum nezdinde güven kaybettiğini, hatta İnsan Hakları Mahkemesi ile yargının uyumunda ciddi sorunlar olduğundan bahsetmişti ve bütün kaygılarını saydıktan sonra da ben söz aldığımda -hatırlıyorum- "Sayın Bakanım, bütün bu söyledikleriniz Anayasa'mızda dercedilmiştir, Anayasa hükmü hâline getirilmiştir. Sorunları böyle görmek yerine, bunu güçlendirmek, anayasa hukukuna uymak gibi... Asıl sorunumuz budur. Bu konuda güvencelere ihtiyaç var, yoksa bunları yeniden yazmaya çalışmanın, bunların etrafında dolaşmanın bir önemi yok." demiştim ve bu da bize zaten... Biraz önce hatipler de belirttiler, bu konudaki en büyük eksikliğimiz HSK yapısından kaynaklanıyor. "HSK yapısı" dediğimiz zaman, siyasetin ve hükûmetin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusunda etki yapma isteğini belirtir HSK'nin bugünkü yapısı yani yanlış iliklenen bir düğme olarak bundan söz edebiliriz.

Genel gerekçeye baktığım zaman, bakın şöyle başlıyorsunuz: "Yargı sisteminin en önemli unsuru hiç şüphesiz insan kaynağıdır" Çok güzel. "İnsan kaynağının temelinde ise hâkim ve cumhuriyet savcıları bulunmaktadır. Bu itibarla, hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olan adil, etkin ve güvenilir bir yargının temini bakımından hâkim ve savcıların en iyi şekilde yetiştirilmeleri büyük önem arz etmektedir." Yarısı kabulümüz bu sözlerin ama "İnsan kaynağının temelinde hâkim ve savcılar var." der de asıl bireyin savunma hakkını ihmal ederseniz, savunma hakkını görmezden gelirseniz, yine ciddi bir şekilde, daha bu yasaya da başlarken yanlış iliklediğinizin ilk sinyalini vermiş olursunuz çünkü işin özünde, temelinde, odağında insan vardır, kutsal olan insanın savunma hakkıdır. Savunma ayağını ihmal eden bir sistemin başarılı olma şansı ise hiç yoktur.

Dün Avukatlık Yasası'yla ilgili konuşmalar yapılıyordu ve hâlen devam ediyor. Cumhuriyet Dönemi'nde yetmiş sekiz yılda 24 hukuk fakültesi açılmışken döneminizde 62 tane hukuk fakültesi peş peşe açılmıştır. Eğitimine dikkat edilmeden on binlerce hukukçu birikmiştir ve bugün staj yapan 25 bin hukukçu vardır, tüm hâkim ve savcı adedinden fazla ve 20 bine yakın hukukçu mezun olmaktadır, yine, bugünkü hâkim ve savcı sayısına neredeyse yakın. Demek ki bu konuda muazzam bir birikim sağlamışız. Ben 1'inci maddeyi onun için de faydalı görüyorum. Yani hiç değilse bu kadar hukukçuya bir imkân sağlayabilmek, istihdam sağlayabilmek, en azından onlardan nitelikli olanlardan yararlanabilmek için de faydalı görüyorum ama biz daha işin başında düğmeyi yanlış iliklediğimiz zaman, maalesef, o hukuk kavramından, o hazırlıktan, o düzenlemeden sonuç almak mümkün değildir.

Bugün baktığımız zaman, işin temel esasındaki savunma hakkının her aşamada ihmal edildiğini görüyoruz. Yargının tarafsızlığının, bağımsızlığının, bu temel esaslarının, yargıç güvencesinin, teminatların, coğrafi teminatın hâlen sistemimizde olmadığını görüyoruz. Bunlar olmadığı sürece 1, 3, 5, 6 yargı reform paketi de yapsak bunlardan hiçbir sonuç alma imkânımız yoktur. Bizim önce hukukun temel esasları hakkında düğmeyi yerli yerinde ilikleyerek birer birer gitmemiz gerekir ki bunlardan hiç sonuç alamadığımız gibi, bundan sonra da almamaya devam ederiz. Onun için, bunların çok özenle, dikkatle hazırlanması gerekir. Reform paketlerine bu kadar emek çekiyoruz, bunca uğraş oluyor ama temel meselelerde bir türlü işin esasına giremiyoruz, işin özünü kaçırıyoruz ve yanlış iliklemeye devam ediyoruz.

Fazla uzatmak istemiyorum ama bunu bir işaret etmek istedim.

Teşekkür ediyorum.