SEFER AYCAN (Kahramanmaraş) - Sayın Başkanım, tartışılan konuyla ilgili bir açıklama yapmak istiyorum aslında sorudan ziyade.

Şimdi, aslında sağlık hizmetleri verilirken "risk grubu" kavramı vardır. Risk grubu, herkese yüksek düzeyde hizmet veremiyorsanız risk gruplarına öncelik tanırsınız anlamındadır. Risk grubu, diğer insanlardan daha çok hastalanma, daha çok ölme olasılığı olan kişilerdir. Yaşlılar başlı başına risk grubudur ama yaşlıların içerisinde de risk grupları vardır. Mesela "ileri yaşlı olanlar" "kronik hastalığı olanlar" "engelli olanlar" "bağımlı olanlar" "yalnız yaşayanlar" gibi de alt gruplara ayrıştırarak evdeki ziyaretlerin ona göre sıklıkları değiştirilebilir yani her yaşlıyı aynı derecede ziyaret etmek de gerekmiyor. Yaşlıların içerisindeki risk gruplarına daha sık -belki bağımlı olana veya ileri yaşlı, yalnız yaşayana- her gün gidersiniz; bir sorunu olmayana haftada bir, ayda bir ziyaret de yapılabilir. Onun için, bu "evde bakım" "evde sağlık hizmeti" "evde sosyal hizmet" anlayışından vazgeçmemek lazım, bunu desteklemek lazım.

Aslında huzurevi ile yaşlı bakım merkezi de birbirinden farklıdır; ona da dikkat çekmek isterim. Tam bağımlı olanlar, yaşlı ve engelli bakım merkezlerine alınıyor; öbürleri zaten evde idare ettiğimiz, edebileceğimiz kişiler. Yani herkesi huzurevine almak, her yere huzurevi yapmak da çok doğru bir yaklaşım değil, "Tüm yaşlıları engelli bakım merkezlerine ya da yaşlı bakım merkezlerine alalım." yaklaşımı da doğru değil. Bunların içerisinde bir ayrım yapmak, ayırmak lazım. Onun için, evde bakımı desteklemek ve ona yoğunluk veren yaklaşımlar içerisinde olmak lazım. Tabii ki yaşlıların yaşantısı konusunda sosyal merkezler, uğraşı merkezleri, terapi yapılacak yerler yapılabilir toplum içerisinde yani yaşlı bakım merkezine almadan da sosyal rehabilitasyon yapabileceğimiz ya da uğraşı terapileri yapılabilecek yerler de kurulabilir toplum içerisinde.

Teşekkür ederim.