ORHAN SÜMER (Adana) - Mustafa Başkanım, son iki haftadır siz özellikle ya bizim arkadaşlara gol atmak için çok iyi pas atıyorsunuz ya da bizim arkadaşlar bilerek size pas atıyor yani bugünlerde Atila ağabey muhteşem.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Biz gollük pas vermeyiz, biz gol atarız her zaman; son yirmi yıldaki geçmişimize şöyle bir bakın.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Sandıkta da biz atıyoruz golü.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Kendi kalenize bayağı gol atıyorsunuz; gol tablosunu görmek için dolar ve euronun bugün geldiği seviyeye bakarsanız kaç golü kendi kalenize attığınızı görürsünüz.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Sümer, buyurun.

ORHAN SÜMER (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de Sayın Genel Müdüre ve çalışma arkadaşlarına başarılar dilerim.

Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Varlık Fonuna devrolunana kadar yani 2017 yılına kadar her sene kâr açıklayan bir kuruluşumuzdu, 2017'de Varlık Fonuna devrolduktan sonra sürekli zarar etmiş; Deniz arkadaşımız hepsini yıl yıl açıkladı, ben onlara girmeyeceğim. Bu durum maalesef KİT'lerin Varlık Fonu üzerinden sömürülmesini, zarar ettirilmesini ve özelleştirilmesini akla getiriyor çünkü hakikaten iyi niyetle idare edilen KİT'lerimiz Varlık Fonuna devredildikten sonra maalesef ne acıdır ki çok büyük zararlarla günü kapatmaya başlıyor, her sene de bu zararlar artarak devam ediyor.

Ayrıca, Varlık Fonuna devir sonrasında süreklilik arz eden zarar süreçleriyle ilgili sorgulama ve denetleme yapmış mıdır Genel Müdürlük? Kurumun özellikle 2017 yılından sonra zarar eder hâle gelmesinin sebepleri araştırılmış mıdır?

Tüm kamu kurumlarında çay kullanımı olduğu bilinmektedir, Genel Müdürlüğün tüm kamu kurumlarının çay ihtiyacını karşılamak gibi projesi olmuş mudur? Bu durumu destekleyen kurumlar var mıdır, varsa hangileridir?

"Zarar ettir, özelleştir." anlayışı kapsamında acaba Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün de özelleştirilmesi durumu gündemde midir? Bu konuda kurumun görüşü nelerdir veya kurumun bu konuyla ilgili herhangi bir çalışması var mıdır?

Yurt dışından ülkemize çay getirildiği, özellikle İran'dan gelen kuru çayın kaçak yollarla satıldığı kamuoyu gündemine yansımıştır, özellikle bizim Adana gibi illerimizde her gittiğimiz semtte de çok fazlaca bunu görebiliriz; bu aşamada son üç senede tespit edilen kaçak çay tonajı ne kadardır, hangi ülkelerden getiriliyor, önlem amaçlı hangi tedbirleri almaktadır kurumunuz? Şu anda stokta bekleyen çay miktarı ve piyasa değeri ne kadardır? Son üç yıl itibarıyla toplanan yaş çayın ne kadarı ÇAYKUR, ne kadarı özel sektör tarafından işlenmiştir?

Sayın Cumhurbaşkanının gezilerinde dağıtılan çaylar ÇAYKUR'dan mı temin edilmektedir eğer öyleyse bu zamana kadar Cumhurbaşkanlığına kaç ton ya da kaç paket çay temini yapılmıştır? Bunun için Cumhurbaşkanlığından alınan ödeme miktarı ne kadardır? Dağıtılan çaylar, ÇAYKUR'dan temin edilmiyorsa Kurumunuzun bu konuyla ilgili görüşleri nelerdir? Alınan çay daha pahalı ya da kaliteli olduğu için mi tercih edilmemiştir?

Ayrıca, özellikle bizim Ordu Milletvekilimiz ile bir milletvekili arkadaşımız iki gün önce televizyonlara da yansıttı, bu emekli olan arkadaşlardan, personelden sonra son günlerde kamuoyuna yansıyan ciddi anlamda birçok eleştiri var. Rize'de birçok genç arkadaş televizyonlara çıkıp "Her türlü başvurumuzu yaptık, hem İŞKUR'dan hem de müdürlükten gelen yazı müspet ama daha sonra iş hakkımız elimizden alındı." diye hem birçok yayın organında hem de görsel basında bu haberler çıktı. Bu konuyla ilgili kurumun açıklaması nelerdir? Bununla ilgili yazılı cevap verirseniz sevinirim.

Teşekkür ederim.