| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4485) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 10 .06.2022 |
AHMET KILIÇ (Bursa) - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun çok değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren uygulamaya koyduğumuz Sağlıkta Dönüşüm Programı'yla bir model ortaya çıkardık. Bu modelin üç ana başlığı bulunmaktadır. Birincisi, birinci basamak sağlık hizmetlerini yeniden düzenleyerek dünyanın gittiği yere gittik ve aile hekimliği sistemine geçtik. İkincisi, ikinci basamak sağlık hizmetlerinde eş güdümü sağlayarak tüm hastaneleri Sağlık Bakanlığımızın çatısı altında topladık. Üçüncüsü, sağlığın hizmet sunumu ile finansmanını birbirinden ayırdık, sosyal güvenlik şemsiyesi altına aldık.
Yapılan devrim niteliğindeki uygulamalarla da çok önemli gelişmeler kaydettik. Öncelikle sağlık göstergelerimizde önemli iyileşmeler oldu. Bebek ve anne ölüm hızlarını 5 kat azalttık. Hastanelerimizi modernize ettik. Hastane yaş ortalamalarımızı 50'den 10'a indirdik. Şehir hastanelerini kurduk, sağlık çalışanları sayımızı 300 binden 1 milyon 200 binlere çıkardık. Sağlık insan kaynağımızı ülke genelinde adil ve dengeli bir şekilde dağıttık. Bütün bunların sonunda sağlıkta memnuniyet oranımızı önemli ölçüde artırdık. Vatandaşımızı ve ülke kaynaklarını finansal açıdan koruyarak sağlıkta erişim oranını kat kat artırdık. Yani sağlıkta önemli bir başarı hikâyesi yazdık. Bu başarı hikâyesinin mimarı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a, tüm Sağlık Bakanlarımıza ve tüm sağlık çalışanlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Elbette ki bu başarı hikâyeleri muhalefetin görüş alanına girmiyor ama bunları milletimiz biliyor, milletimiz takdir edecek. Yirmi yıldır nasıl takdir ettiyse bundan sonra da takdir milletimizindir.
Özellikle son iki yıl içerisinde tüm dünyada yaşanan Covid sürecinde kaybettiğimiz sağlık çalışanlarımıza ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Türkiye zorlu Covid günlerinde devlet, millet el ele büyük bir mücadele vermiştir ve elbette pandemi sürecinde de görülmüştür ki sağlık altyapımız ve yetişmiş insan kaynağımız Covid'le mücadelemizde en büyük silahımız olmuştur. Bu süreçte yerli ve millî solunum cihazıyla birlikte Covid aşısını ortaya çıkartan bir ülke olarak dünyadan pozitif ayrıştığımızı ifade etmek durumundayız.
Bütün bunlarla birlikte, son dönemde sağlık çalışanlarımızı yakından ilgilendiren önemli çalışmaları da ortaya koyduk, koymaya da devam edeceğiz. Bunların başında sağlıkta şiddetle ilgili yaşanan olumsuzluklar gelmektedir. Kutsal saydığımız bu hizmeti yaparken amacı insanlara hizmet olan fedakâr sağlık çalışanlarımıza yönelik şiddet sadece sağlıkçılara yönelik olarak değil, bütün insanlar için hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği ve sonuna kadar mücadele edilmesi gereken bir sorundur. Bugüne kadar yasal düzenlemelerle birlikte geçtiğimiz günlerde Gazi Mecliste yaptığımız düzenlemeyle sağlıkta şiddet katalog suçlarına dâhil edilmiştir. Caydırıcılık noktasında önemli bir adım atılmıştır. Yine yasal düzenleme içerisinde defansif tıp uygulamalarının önüne geçmek amacıyla "malpraktis yasası" olarak bilinen ve sağlık çalışanlarına hem ceza davalarında hem de tazminat davalarının rücu aşamasında âdeta bir koruma kalkanı olarak değerlendirebileceğimiz bir yasal düzenleme Meclisimizden geçmiştir. Tabii ki buradan hekimlerimize ve sağlık çalışanlarımıza tekrar sesleniyoruz: Sağlıkta şiddet ve malpraktis yasalarında olduğu gibi bundan sonraki süreçte de bizler iktidar olarak hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın yanında durmaya devam edeceğiz. Son iyileştirmelerle beraber, yaşam standartlarının yükseltilmesi için yapmış olduğumuz çalışma bugün Plan ve Bütçe Komisyonumuzda nihai şekline kavuşarak Genel Kurul gündemine gelmesiyle ilgili sürecimizi inşallah tamamlayacağız.
Yapmış olduğumuz bu düzenlemeyle öncelikle uzman hekim ve diş hekimlerimizin emekli aylıklarında önemli bir iyileştirmeyi gerçekleştirdiğimizi ifade etmek isterim. Diğer sağlık çalışanlarını da Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi 3600 ek gösterge üzerinden tatmin edecek iyileştirmeleri gerçekleştirmiş olacağız.
Yine yapılan düzenlemeyle Sağlık Bakanlığı döner sermaye sisteminde ek ödeme tavan oranları artırılarak hekim ve diğer sağlık çalışanlarının mali haklarında önemli iyileştirmelere zemin hazırlamış olacağız. Üniversite hastaneleri ve Adli Tıp Kurumu personeli için de Sağlık Bakanlığıyla paralel düzenlemeler yapılmaktadır.
Yine, bir önemli düzenleme, 4924 sayılı Kanun'a tabi sözleşmeli personel istihdamında pozisyon sayısı 5 bin artırılarak 22 binden 27 bine çıkarılmaktadır yani hekim istihdamında sorun yaşanan bölgelerde istihdam noktasındaki sorunu düzenlemeyle alakalı bir çalışma bu.
Sonuç itibarıyla, kamuda görevli hekim ve sağlık çalışanlarımızın yaşam standartlarını yükselterek onlara vefamızı, uygun bir yasal düzenlemeyle hayata geçirme noktasında bir gayret gösteriyoruz. Tabii ki hekim ve sağlık çalışanlarımızın kazanımlarını tartışmaya çok açmak, bunların önüne geçmek ve buradan siyasi bir rant elde etme gibi bir kaygımız söz konusu değil; bunu daha iyiye taşıma noktasında bir gayretimiz söz konusu ve inşallah, önümüzdeki günlerde de Gazi Meclisimizle beraber bunu bir şekilde ortaya çıkaracağımızı söylüyorum. Samimiyet ve sabır sorunların çözümünde önemli bir kapı açacaktır, bunu ifade etmek istiyorum.
Yaptığımız düzenlemenin hekim ve sağlık çalışanlarımıza ve dolayısıyla milletimize hayırlı olmasını diliyor, emeği geçen başta yasa teklifinin sahibi değerli vekillerimize, Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerimize bir kez daha teşekkür ediyorum.
Saygılarımı sunuyorum.