| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4485) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 10 .06.2022 |
UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Öncelikle Covid döneminde hepimizin sağlığı için özveriyle, ölümle karşı karşıya çalışan tüm sağlık çalışanlarına minnetimizi ifade etmek istiyorum. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin son bulmaması bizim en büyük üzüntümüzdür. Parlamentonun bu konuda yeterince üzerine düşeni yaptığı kanaatinde değiliz.
Kanun teklifine gelince, öncelikle hazırlayanların emeklerine teşekkür ediyoruz ancak daha önceki, yedi ay önceki tekliften son derece geride, kapsamı dar ve iyileştirmeleri yetersiz bir teklifle karşı karşıyayız. Bu teklif maalesef bu hâliyle yurt dışına yönelik hekim göçünü, hepimizin kaygı duyduğu hekim göçünü engelleyemeyecektir. Bakın, 2012'de 59 olan yurt dışına giden hekim sayısı, sadece bu yılın ilk beş ayında 945'e çıkmış, son on yılda 6.274. Bu teklif, maalesef bu göçü engelleyebilecek durumda değil. Neden? Çünkü sadece çok sınırlı iyileştirmeler getirmekte, emekli hekimler için getirilen düzenleme son derece yetersiz, emekli olup daha sonrasında özel hastanede çalışan emeklilerin ödenek ve ek ödemelerine yönelik kesintiler hepsini kaygılandırmakta ve burada bir düzeltme beklemekteler. Yine, burada sağlık alanında hizmet veren 39 kategorideki sağlık çalışanlarından sadece 3'ü kapsam içine alınırken önemli bölümü yani 121 bin kişiyi kapsayan teklif 4 bin eczacıyı, 154 bin hemşireyi, 53 bin ebeyi, 70 bin sağlık memurunu, 54 bin sağlık teknikerini, işçi ve yine geçici personel kapsamında 167 bin personeli kapsamamakta. Yine, veteriner hekimlerin bu kapsama alınma yönündeki talebi de karşılanmamış gözükmektedir.
Kamu eczacıları gerçekten teşhis tedavide sağlık hizmetlerinin ayrılmaz parçası iken burada, birinci basamak hizmet sunucusu olmalarına rağmen bu teklifte özlük hakları bulunmamaktadır. Yine, bakın, işte "Maaş artı sabit artı performans" deniyor ama çalışanların yüzde 85'i neredeyse hiçbir zaman performans alamıyor. Mesela Eskişehir'de, ben kendim meslek örgütleriyle görüştüğümde son on yıldır sağlık çalışanlarından sadece yüzde 15'i performans alabilmekte; onlar da işte üçüncü basamak hizmetlerinde çalışan doktorlar, yoğun bakımdaki doktorlar, hemşireler ama onun ötesinde ilçe hastaneleri, 112 Acil bakım servisleri... Mesela Yunus Emre Devlet Hastanesinde son dört yıldır neredeyse hiç performans dağıtılmaması bize aktarılan önemli hususlardandır.
Yine, dediğim gibi hemşirelerin burada yok sayılması kabul edilemez; sağlık hizmetleri bir ekip işidir, tüm sağlık personelini kapsayacak bir düzenleme gerekmektedir. Ek ödeme, performans gibi düzenlemeler yerine sabit, temel maaşta iyileştirme şarttır ama bunu burada görememekteyiz; bunun aynı zamanda emekliliğe de yansıması gerekmektedir.
Şimdi, sonuç olarak da -süremi de fazla aşmadan- tüm uyarılara rağmen, bizim tüm uyarılarımıza, iyi niyetli uyarılarımıza rağmen sağlık çalışanlarının çalışma koşullarında giderek artan sorunları, özlük ve mali haklarındaki gerilemeleri görmezden gelmeye devam etmektedir iktidar. Getirilen teklifi kısmi ve dar bir çerçevede olumlu bir adım olarak görmekle beraber hem kapsam olarak dar hem de içerik olarak yetersiz bulduğumuzu bir kere daha vurgulamak isterim. Bu açıdan kamuda ve özel sektörde çalışan 39 kategorideki tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak, sağlık çalışanlarının hem çalışma koşullarını hem de mali ve özlük haklarını çalışanları memnun edecek düzeyde iyileştirecek geniş kapsamlı bir düzenlemeye acil ihtiyaç vardır. Emekli olup özel hastanelerde çalışma durumunda olan hekimlerden kesilen ilave ücretin kesilmemesi gerekmektedir. Çok büyük bir eşitsizlik, hakkaniyetsizlik yaratmaktadır. Çok teşekkür ediyorum verdiğiniz süre için.
Sağ olun.