CAVİT ARI (Antalya) - Başkanım, şimdi Sayın Bakan Yardımcımız dedi ki: Buradaki sayının, dosya sayısı olduğu yani kişi sayısı değil de dosya sayısı... Dolayısıyla bir kişinin -diyelim ki- 5 bin TL borcu var ama 5 tane dosyadan borcu var yani 25 bin TL. Şimdi, bu borcun takibi... Yani üzerine gidilmeyecek mi? Yani sonuçta bir dosyada 5 bin TL olduğunda biz iyi niyetli sayalım ve borcu silelim ancak şimdi bunu alışkanlık hâline getirmiş; belki parası da var, belli değil. Dosya bazlı değil de kişi bazlı düşünmekte fayda olduğunu düşünüyorum, kamu kaynakları yönünden önemli. Birinci konu bu.

İkinci konu, şimdi şu cümleyi ben yine bir hatırlatayım istedim size: Şimdi "Derdest davalar bakımından, defaten ödeme ve terkin hâlinde karar verilmesine yer olmadığına, icra takipleri bakımından takibin iptaline" Yine (b) bendinde de "ödeme tamam olduğunda davalarda karar verilmesine yer olmadığına" dair karar verilmesi öngörülmekte.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamladınız mı?

Buyurun.

CAVİT ARI (Antalya) - Şimdi buradan yola çıkarak, bir avukat olarak şunu hatırlatmak zorundayım: Şimdi "Derdest davalar bakımından, defaten ödeme ve terkin hâlinde karar verilmesine yer olmadığına"dan anlaşılan şudur: Bir icra takibinde örneğin, alacaklı hakkında ya belgeye dayalı alacak davası açmak ya da borçlunun icra takibine itiraz etmesi hâlinde itirazın kaldırılmasıyla, iptaliyle ilgili dava açmak suretiyle yargılama safahatı devam eder. Şimdi şöyle söyleyelim: Eğer karşı tarafın avukatı var ise "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde mahkeme karar verirse vekâlet ücreti doğabilir karşı tarafa. Yani bugün de 5 bin liralık bir davadan vazgeçerken yine 5 bin liraya yakın bir vekâlet ücretiyle karşı karşıya kalabilirsiniz, hatırlatmış olayım.