KOMİSYON KONUŞMASI

ATİLA SERTEL (İzmir) - Sayın Genel Müdür, Yönetim Kurulu üyeleri; sunum yaparken ve maddeler görüşülürken aranızda değildim çünkü Mecliste bir konuşmam vardı, o vesileyle orada bulundum. Öncelikle hoş geldiniz, başarılar diliyorum.

Ben de arkadaşlarımın bıraktığı noktadan devam etmek isterim. Geçen yıl Resmî Gazete'de Özelleştirme İdaresi Başkanlığıyla ilgili Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yayınlanmıştı, kararı yayınlanmıştı. Cumhurbaşkanlığı tarafından imzalanan kararnameyle kamuya ait çok sayıda taşınmazın özelleştirme işlemi başlamıştı. Buna göre, Ankara, Aydın, Muğla ve Adana'da Hazine ve TEİAŞ'a ait 22 adet taşınmaz 2025 yılı sonuna kadar satılacaktı. Ben şimdi bahse konu 22 taşınmazdan hangileri satıldı, onu sormak istiyorum. Satışı yapılan taşınmazlardan elde edilen gelir Kurumun kasasına mı girdi yoksa hazineye mi aktarıldı? Henüz satışı yapılmayan taşınmazlar için nasıl bir yol izliyorsunuz? Son beş yılda hangi ilimizde TEİAŞ'a ait kaç adet taşınmaz satıldı ve toplamda ne kadar gelir elde edildi? TEİAŞ'a ait bulunan bütün gayrimenkullerin listesini bize, KİT Komisyonuna verirseniz biz bunun takipçisi oluruz diye düşünüyorum. İnşallah, Ahmet Akın'ın da bahsettiği gibi "sat-sav-harca" düzenini biz bitireceğiz. Satıp, savıp, harcayıp böyle sonra da kurumları perişan etmenin bir âlemi yok.

Bu anlamda gene bir soru daha sormak istiyorum. Türkiye genelindeki kayıp kaçaklar her gün abonelerden belli oranda kesiliyor para olarak. Elektrik faturalarının katlandığı bir dönemi yaşıyoruz, bir de kayıp kaçak yüklenimi var. Kayıp kaçak oranlarında dünya ortalaması yüzde 9, OECD ülkelerinde yüzde 7'yken Türkiye'de 2019 yılı itibarıyla bu oran 12,9 olarak belirtiliyor. Ben şimdi size bu konuda birkaç soru daha sormak istiyorum: 2021 ve 2022 yılında Türkiye'deki kayıp kaçak oranı ne kadardır? OECD oranları arasında kaçıncı sıradayız, değişti mi bu oran, arttı mı, azaldı mı? Özellikle, elektrik zamlarından sonra kaçak kullanım oranında bir artış söz konusu oldu mu? Türkiye'de kaçak elektrik kullanılan 5 il hangisi ve kayıp kaçak elektrik olmayan 5 il hangisi? Onları rica ediyorum. 81 ilimizin kayıp kaçak oranlarını da içeren bir çalışmanız varsa bizimle paylaşmanızı rica ediyorum.

TEİAŞ GENEL MÜDÜRÜ ORHAN KALDIRIM - TEDAŞ...

ATİLA SERTEL (İzmir) - Buyurun, ekleyebilirsiniz.

TEİAŞ GENEL MÜDÜRÜ ORHAN KALDIRIM - Bir şey ekleyecektim, onu sonra eklerim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Hayır, sonra, söz verdiğim zaman Sayın Genel Müdür.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Hayır, belki önemli bir konu söyleyecektir Başkanım.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Söz vereceğim nasılsa Sayın Sertel.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Peki, tamam.

TEİAŞ GENEL MÜDÜRÜ ORHAN KALDIRIM - TEDAŞ'ın konusu.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Öyle ama siz de ana TEİAŞ olarak bu konuda bilgi sahibisinizdir herhâlde.

Elektrik gibi riskli ve çok tehlikeli işle uğraşılmasına rağmen iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri konusunda zayıf kalındığı belirtiliyor. Tespitlere göre, 2018 yılında 76 iş kazası olmuş ve 75 kişi yaralanmış, 4 kişi de yaşamını yitirmiş. 2019 yılında 82 iş kazası meydana gelmiş, şükür ki ölüm olmamış. 2020 yılında ise TEİAŞ genelinde toplam 79 yüklenici iş kazası ve 44 adet kaza olmuş, 2 ölümlü yüklenici iş kazası meydana gelmiş. İş kazalarında yaşamını yitiren emekçilerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Temennimiz hiçbir kazanın olmaması ve ölümlerin meydana gelmemesi. Ben, 2021 yılında kaç iş kazası meydana geldi ve kaç kişi yaralandı, ölü var mı, onu öğrenmek istiyorum. Bu kazaların kaçı yükleniyici bünyesinde, kaçı TEİAŞ bünyesinde meydana geldi? Kurumun kadrosunda iş sağlığı ve iş güvenliği uzmanı kaç kişi var, bunların sınıflara göre dağılımı nedir? Engelli kadronuz tamam mı yoksa kotaya uygun vaziyette dondurdunuz mu yoksa fazlası mı var?

Yine, 3 Temmuz 2021 tarihinde Resmî Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla TEİAŞ özelleştirme kapsamına alındı. Elektrik sektöründe bu güçlü kurumsal yapının özelleştirilmesi süreci başlatıldı. Kararda özelleştirmenin halka arz yoluyla yapılacağı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığıyla 31/12/2022 tarihine kadar sonuçlandırılacağı yazıyordu. Kurumun özelleştirilmesi noktasında gelinen son durum nedir? Resmî Gazete'de yayınlandığı gibi bu yıl sonunda özelleştirme tamamlanacak mı? Özelleştirmenin takvimi ne oldu? Arkadaşlarımın söylediği gibi gerçekten -kurumun özelleştirilmesi Türkiye'ye yarar mı sağlar yoksa- stratejik konumda olan TEİAŞ'ın özelleştirilmeden korunması mutlaka yarar sağlar düşüncesindeyiz.

Yine, Çanakkale'yle İzmit geçiş projeleri ve Çanakkale Boğaz (Lapseki 3-Sütlüce 3) Geçişi ve İzmit Körfez (Hersek-Dilovası) Geçişi Denizaltı Kablo Bağlantı İşleri Projelerini içeren ihale sözleşmesi 25 Haziran 2021 tarihinde imzalanmıştı. Projenin finansmanı Dünya Bankası kredisinden karşılanacak, Projenin toplam bedeli 140 milyon 743 bin euro, işin süresi Çanakkale Boğazı için yedi yüz elli gün, İzmit Körfezi için yedi yüz seksen gün (yirmi altı ay) olarak tanımlanmıştı. 25 Haziranda ihale sözleşmesinin imzasından hemen birkaç gün sonra, 3 Temmuz'da TEİAŞ'ın özelleştirme kararı alındı. "Alınan bu ihalelerde son durum nedir, işleri teslim edebildiniz mi, TEİAŞ bu işleri tamamladıktan sonra mı özelleştirilecek?" diye soruyorum.

Son olarak Sayıştay raporunda haklı olarak elektriğin tüketicilere yeterli kalitede ve sürekli kullanımının sunulması vurgulanıyor. Bu anlamda, Türkiye genelinde son üç yıllık ortalama elektrik kesintisi gün ve süre olarak nedir? Bu kesintilerin kaçı planlı, kaçı plansızdır? Yıllık ortalamalara bakıldığında en fazla kesinti yaşanan mevsim ve ay hangisidir? Isparta'yı sormuştum TEDAŞ'a, size de soruyorum. Elektrik kesintileri oldu, o süreçte kamuoyuna çok sayıda iddia yansıdı. Isparta'da tam olarak ne oldu? Onları öğrenmek istiyorum. Yine, ülkemiz de zamlardan, elektrik fiyatlarından nasibini fazlasıyla aldı hatta birçok dükkânın elektrik faturası dükkân kirasını geçti. Elektriğe yıllardır peyderpey gelen zamlar 2022 yılında zirve yaptı. 2022 yılının ilk günlerinde elektriğe yüzde 50 ve yüzde 125 oranında zam yapıldı. Şimdi vatandaş adına soruyorum: Tabii ki özelleştirilen kurumlar ve işte o kurumlara verilen yetki sonucunda belki onların yapacağını söyleyeceksiniz ama TEİAŞ da bu işin neresinde? Yani beş yıl önce sanayi ve ticarethane, mesken elektriğinin fiyatıyla bugünü kıyasladığınız zaman yaklaşık 3-4 katı, 3-4 misli bir fatura çıkıyor her esnafa, her kişiye, her kuruluşa. Bunların maliyet artışları ve zamlar umarım devam etmez ama buna ilişkin bir öngörü ve hazırlığınız var mı? İhale yapan bir kamu kurumu halkın parasını harcadığı için ihaleyi önceden duyurması esas. Kamu İhale Yasası'ndaki pazarlık usullerinden biri olan 21/B maddesinde böyle bir mecburiyet yok. Kurum istediği firmayı önceden ilan etmeden çağırabiliyor. Siz de bu maddeye dayanarak çok sayıda ihaleyi pazarlık usulü yaptınız ve birçok KİT'te olduğu gibi istisnai bir uygulama olması gereken doğrudan temin de standart bir ihale yöntemi hâlini almış.

Kurumun yaptığı ihalelerle ilgili bazı sorularım olacak: Son beş yılda Kolin, Cengiz, Limak, Kalyon ve Makyol gibi gruplara hangi ihaleler ne kadar bedelle verildi? Az önce saydığım grup ve şirketler Türkiye'de elektrik üretiminin, dağıtımının ve satışının neresindedir, sektördeki payları yüzde kaçtır? Yine, son beş yılda pazarlık usulüyle doğrudan teminle verilen ihalelerin toplam tutarı nedir?

Deniz Yavuzyılmaz'ın biraz önce söylediği, daha doğrusu söyleyeceği olayı söylemek istiyorum. Sayıştayın 2020 Yılı Denetim Raporu'nun 50'nci sayfasında şöyle diyor: "Sabit ve döner kanatlı hava araçlarının enerji iletim hatlarını fark etmemesinden kaynaklanan kazaların önlenebilmesi için Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği kapsamında enerji iletim hatlarına ikaz kürelerinin takılması gerekmektedir." Burada zaten bölge müdürlüklerine bağlı olarak eski hatlara takılan ikaz küresi sayısı, eksik ikaz küresi sayısı sizde var. Toplam 23.749 eski hatlara takılan ikaz küresi sayınız var, eksik ikaz küresi sayınız 146.302. Bu konunun çok önemli olduğunu şuradan anlıyoruz: Şırnak Şenoba'da helikopter düşüyor ve bu kürelerin olmamasından dolayı tellere takılan bir helikopterimiz ne yazık ki 2'si pilot, 1'i teknisyen 13 askerimizin şehit olmasına yol açıyor. Bunlar Kato operasyonunun kahramanları şehitlerimiz yani yüreğimizi yakan bir durum var ortada. Çatışmada ya da teröre karşı, terör örgütüne karşı çatışmada mücadele eden kahraman bir ekibin tellere takılarak ölmesi gerçekten bizim için yüzümüzü kızartan bir hadise. Bu konuda 146.302 ikaz küresi sayısının Sayıştayın önerileri doğrultusunda takılıp takılmayacağı noktasındaki bilginizi ve ilginizi rica ediyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Toparlayalım Sayın Sertel.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Toparlıyorum.

Şunu söylemek istiyorum: Arkadaşlarımız bazen konuşurken laf atıyorlar yani, işte, ondan sonra o lafların altında kalıyorlar. Ben inanıyorum ki yapılacak ilk seçimde burada laf atanların lafları da bizim iktidarımız döneminde gerçekten onların "Hayal görüyorsunuz, olamaz, yapamazsınız." dediği noktada... Halk adına bir karar verme yetkisinin kendinde olduklarını zannediyorlar. Halkımız en doğru kararı verecektir, bundan korkmayın, çekinmeyin. Eğer yüreğiniz yetiyorsa, eğer varsa yüreğiniz, sandığı getirin, koyun, sandık en doğrusunu söyler.

METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Geliyor sandık 2023'te.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Geliyor ama ne zaman geliyor?

METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Merak etmeyin, 2023'te sandık.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Getirin, bakın, halkın artık sizi çekecek takati kalmadı, ayaklarında derman kalmadı halkın.

METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Sizin de yüreğiniz yetiyorsa adayınızı belirleyin, görelim bir adayınızı.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Halk gerçekten açlık ve sefalet içerisinde. Yani siz sandığı koyun, biz size en kral, en güzel, en iyi adayı çıkaracağız ve Cumhurbaşkanlığını da en az 12 milyon farkla alacağız; bu da tarihe not düşmek olsun.

METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Kral istemiyoruz biz, kral yok.

ATİLA SERTEL (İzmir) - En güzel adayı çıkaracağız, en güzel.

Kral bu şimdi, şimdikine "kral" diyebilirsin, padişahlık yetkisini üstlenmiş vaziyette kendisi, bizde öyle krallık yok, bizde demokrasi var. Demokrasiyi uygulayacak, halkının tümüne bağrını açacak, herkesi kucaklayacak, halka eşit mesafede davranacak, halka hakaret etmeyecek, halka sevgi saygı sunacak bir Cumhurbaşkanını getiriyoruz, göreceksiniz.

Yani biz halka eşit, bağımsız, Türkiye Cumhuriyeti'nin şanlı bayrağının altında herkesi kucaklayan bir cumhurbaşkanını size... Sizi de kucaklayacak.

METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Ama kral!

ATİLA SERTEL (İzmir) - İnsan olarak kral, insan olarak çok kral, doğru söylüyorsun.

Teşekkür ederim, sağ olun.